BÖLÜM 11

180 4 1
                                    

Sabah uyandığımda yine hareketlerimi kısıtlayan ve bana ahtapot gibi sarılan biri vardı yine
Dün geceyi hatırladığımda bu kişinin batı abim olduğunu hatırladım
Yüzüne baktığımda uyuyordu daha doğrusu taklit yapıyordu fakat batı'da öyle bir yetenek yok

"Abi bence sen oyuncu olmayı deneme bile"dedim bir anda gözlerini açıp "ne dedin sen"dedi "bence sen oyuncu olmayı deneme bile"
"Yok ondan önce"dediğinde bende jeton düştü

Batıya abi dedim

Hemde yanlışlıkla!

Fakat bundan sonra ona abi demeye devam etmeliyim çünkü bir daha demezsem kalbi kırılır

"Abi"dediğimde üstüme atladı
"Abisinin gülü" dedi
Fakat benim aklımda olan şey saat'ti
Telefonu alıp baktığımda yarım saatimin kaldığını gördüm yataktan nasıl kalktığımı ben bile anlamazken hemen tuvalete girdim kendime elimi yüzümü yıkadıktan sonra dişlerimi fırçaladım bu sırada batı abim odamdan çıktı

Şimdi sıra kremdeydi ayaz abimin masamın üzerine bıraktığı kremleri aldım tam lavaboya girecekken kapı tıklatıldı "gelebilirsin"
Ayaz abim odama gelip "güzelim kremlerini sürdünmü?"
"Şimdi sürecektim"dediğimde
"Gel ben beline süreyim"dedi başımı salladım ve yatağa oturdum abim elimdeki kremleri alıp arkama oturdu "abicim bizden utanmana gerek yok tamam mı"dedi yine biraz utanıyordum fakat üstümü çıkarttım abim kremleri sürmeye başlayınca soğuk olduğu için bir an ürperdim fakat sonra alıştım abim kremleri sürmeyi bitirince hemen kolumu tuttu

Evet yanık izine bakıyordu

"Bu nasıl oldu" "boşver önemsiz birşey". Hayır aslında hiçte önemsiz değil o benim ilk ve çocukluğumun bittiği yaramdı fakat söylemeye gerek varmı? Yok  "yarın bunun için ayrı bir krem getireceğim"dedi başımı sallayıp üstümü giymeden giyinme odasına gittim hızlıca bir kombin yapıp giydim

 Hayır aslında hiçte önemsiz değil o benim ilk ve çocukluğumun bittiği yaramdı fakat söylemeye gerek varmı? Yok  "yarın bunun için ayrı bir krem getireceğim"dedi başımı sallayıp üstümü giymeden giyinme odasına gittim hızlıca bir kombin yapıp giydim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Çanta yok temsili)

Aşağıya indiğimde okula geç kalacağım için "okulda yemek yerim"deyip kaçtım bugün bizi evin şoförü bırakacağı için hemen arabaya bindim Efe gelince yola çıktık emir zaten hasta olduğu için gelmiyecekti bu yüzden arabada  bir sessizlik vardı işime geldiği için bir şey demedim ve yolu izlemeye devam ettim

Okula geldiğimizde Ayla,çağan ve alaz
Kapıda bekliyordu arabadan indiğim gibi onların yanına gittim
Önce alaz sonra herkes "günaydın"diyince "gün aydı mı sizce?" Dedim "aymadı sen yatmaya devam et"diyen kişi tabiki de ayla'ydı
"Ya hadi geç kalıcaz"dedim

Sınıfa girdiğimizde sınıfın yarısı gelmemişti bizde hemen yerlerimize oturduk yani ben ve Ayla önde Alaz ve çağan'da hemen arkamızda oturuyordu biraz bekledikten sonra hoca sınıfa geldi ve ben dersin tarih olduğunu görünce kafamı sıraya koydum bu hoca dersi ayrı bir sıkıcı ankayıyordu çok mayışmışken bir anda sıralarda bir hareketlilik oldu ben gözlerimi açıp bakamazken bir el saçlarımı okşamya başladı ve daha çok direnemeden uyudum

................

Birinin kolumu dürtmesi ile uyandım
"Noluyo lan"dedim yorgun bir sesle
"Kanka öğle arası oldu hadi birşeyler yiyelim" "ne o kadar uyudum mu ben" "evet malesef.. hadi gidelim çağanlar bizi bekliyor" "tamam ama önce lavaboya gidelim elimi yüzümü yıkayacağım" "tamam hadi ya"
Sıradan kalktım salık bıraktığım saçlarımı düzeltirken gidiyorduk
Ama Ayla beni durdurdu"gökçen şirin sana çok kötü bakıyordu derste ya sana birşey yaparsa" dedi
"O benim kılımı bile kesemez"dedim Memati havasıyla lavaboya girdiğimizde elimi yüzümü yıkadım tam çıkıyorduk ki şirin yanımıza geldi
"Gökçen seninle özel bir şey konuşabilirmiyiz?"dedi 'özel' kelimesine baskı yaparak "Ayla sen kantine in beş dakikaya geliyorum"dedim Ayla endişeli bir şekilde gitti şimdi sıra şirindeydi

"Benimle gelirmisin bir yere gidelim orda konuşuruz"dedi masum gözükmeye çalışıyordu içimde farklı bir his var bu kız bana birşey yapacakmış gibi duruyordu fakat gitmek istedim ve peşinden gittim

Beni Bodrum'a getirdi biraz daha ilerledi ve durdu burası bodrum katı olduğu için kimse yok ve karanlıktı biraz tırsmadım değil fakat onu dinlemeye başladım

"Biliyormusun alaz sınıfa geldiğinde ondan çok hoşlandım fakat gelip senin arkana oturdu ayrıca bugün sen uyurken yanına gelip saçlarını okşadı ya biliyormusun çok kıskandım ve bunun tek çözümü bu"dedi ben ne olduğunu anlayamazken kendimi küçük ve karanlık bir odada buldum kilit sesi duyunca hemen arkamdaki kapıya döndüm ve yumruklamaya başladım bir yandan da bağırıyordum
"Şirin aç şu kapıyı.. bak beni bulduklarında okuldan atılacaksın bu yaptığından sonra alaz senin yüzüne bile bakmaz aç şu kapıyı.. bak şimdi açarsan kimseye bir şey söylemem"diyordum fakat klastrofobim olduğu için gücüm yavaş yavaş tükeniyordu biraz önce Memati havalarındaydım ben hangi ara böyle olduğumu anlayamadan  belimi kapıya döndüm ve yavaşça yere çöktüm koridordan bir kaç ses gelince ses çıkarmaya çalıştım fakat sesim çıkmıyordu bu yüzden son gücümle kapıya vurmaya başladım

Bayılmadan önce gördüğüm şey bu seferde alaz'dı

Alaz'dan

Çağan ile kantinde Ayla ve gökçeni bekliyorduk aslında ben gökçeni iki yıldır tanıyorum hatta ona ne kadar aşık olduğumu bile bilmiyorum tabii onun bundan haberi yok bulduğum her fırsatta peşinden gidiyor veya ben gidemezsem adam takıyordum peşine fakat fark ettiğim şeyler vardı gökçen evden çıktığında genelde bitkin ve saçları dağılmış bir şekilde oluyordu pek anlam veremesemde son zamanlarda şiddet gördüğünü düşünüyordum fakat gerçek ailesinin ortaya çıkmasıyla içim rahatlamıştı
Hatta kaçırıldığı zaman benim sayemde kurtulmuştu dedim ya sürekli ben veya adamlarım gökçenin peşinde ona zarar gelemez

Kantine Ayla girdiğinde yanında gökçen yoktu ve endişeli gözüküyordu hemen yanına gidip ne olduğunu sorduk ve 'şirinin ona sabahtan beridir kötü kötü baktığını şimdide onunla konuşmak için yalnız bir şekilde gittiklerini söyledi ben bir şey olmaması için üst kata çıkmak için merdivenkere gittiğimde bodrum katından elindeki anahtarla mutlu bir şekilde çıkan şirini gördüm hemen yanına gidip kolundan sıkıca tuttum
"Gökçen nerede?" "Bilmiyorum" "karşında çocuk yok şirin söyle nerede"dedim birşeyler düşünüyordu büyük ihtimalle yalan düşünüyordur diyip elindeki anahtarı her ihtimale karşı aldım ve Bodrum'a indim
Birinin kapıya vuduğunu duyunca kapıyı açmaya çalıştım açılmayınca
Şirinden aldığım anahtarı denedim kapı açılınca onun hesabını sonra sormaya karar verdim çünkü gökçen bayılmıştı

Kucağımdaki gökçen ile hemen kantine gittim çağan ve Ayla hemen yanımıza geldi "çağan koş arabayı hazırla"dedim çağan koşarak giderken Ayla ağlıyordu ayrıca."onu tek bırakmamalıydım..hepsi benim suçum"diye sayıklıyordu onu sakinleştirmek amacıyla "senin hiçbir suçun yok herşey şirinin altından çıktı hadi şimdi gökçeni hastaneye yetiştirmemiz lazım"dedim ve koşarak okuldan çıktık çağan arabayı hazırlamış bekliyordu Ayla arkaya geçecekken ben onu durdurdum "sen öne bin"diyerek arkaya bindim çünkü gökçeni yanımdan ayırmak istemiyorum

_______________________________________
Kestikkkkk
Selamınhellooo arkadaşlar

Oy vermeyi unutmayınız

GökçenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin