Derûnî his✨

204 28 18
                                    

İstanbul semâlarını alaca bulutlar kaplamıştı,birazdan rahmet'i ilâhi yağdı yağacaktı.Asr'ı Salât' vakti olmuştu.Faniler dergahın bordo halılarına saf saf oturmuşlardı.Genelde olduğu gibi Sadi Hüdayi Efendi ikindi namazına imâmetlik yapmıştı.Namazdan sonra birkaç ilim ve hizmetler hakkında kelam etti.Cemaat ağır adımlarla dağılırken,Arif Efendi yanında bir adamla çıkageldi.
Sadi Efendi gelen adamı baştan aşağı bir süzdükten sonra
-Hoşgeldiniz Arif,biraz geciktiniz sanki

Arif Efendi mahcubiyetle boynunu büktü.
-Efendim mâlumunuz İstanbul trafiği,bir de konser mi ne varmış ayrıca yoğunluk vardı.

Sadi Efendi biraz sinir biraz da sitemle;
-Allah Allah yav,hacca git desek,yook param yok,camiiye gel desek yook uzaktır.Saçma sapan ne idüğü belirsiz kişileri başımıza meşhur edip ki yaptığı vazife ne menfaate hizmet ediyorsa.

Naim efendi ve Arif Efendi sadece susmakla yetindi.
Sadi Efendi bu gösterişten uzak,taşra insanına muhabbet beslemişti,zirâ ilk nazarda insanları tanıyan biriydi.Ellerini bu zatın ellerine uzattı;

-Selamun aleyküm,hoşgeldin Naim Efendi.

Naim efendi tevazu ile Sadi'nin ellerini öptü.Eteğine yüz sürdü.

-Aleynâ ve Aleykümüsselam.Hoşgeldim,hoşgördüm.Sizlere Manisa dergahımızın ulularından selam getirdim.Dergahımıza,şeyhimize hasret vuslat oldu,şükürler olsun kavuşturana,lâyık görene.

Sadi Efendi iletilen selamları alıp bilmukabele iade ettikten sonra;

-Haydi geç bakalım Naim Efendi,hem soluklan,hem muhabbet edelim,Muhabbetsiz sohbet olmaz,zira sohbetin kelime manası bile hub'dur.Yani sevmek,muhabbet beslemektir.Hanımın ve kızında hoşgelmişler.

-Hoşbulmuşlar Efendim.Onlar da eşyaları yerleştirirler.Akşam sohbetine gelecekler inşallah.

Sadi Hüdayi Efendi tebessüm etti.
-Tamamdır,yerleşsinler,hanımlık kolay değil,evin yükünü onlar alırlar sırtlarına.

İkisi konuşurlarken Arif Efendiyi unutmuştu bir anlık dalgınlıkla.Ayakta bekleyen Arif Efendiye döndü;

-Arif sen bize müsaade et,Kuran Kursu yardımı ile ilgili fanileri ara.Eli,gönlü zengin kardeşlerin sadakası ile tez elden Kur'an Kursumuz tamam olacaktır biiznillah.

Arif Efendi hürmet ile sağ elini göğsüne koyup vazifeyi teslim aldı.
-Tamam efendim başımla beraber.

Yaveri huzurdan ayrıldıktan sonra başını tekrar Naim Efendiye çevirdi.Sadi Efendi dergahın usullerinden,fâniye ne lazımdır?,kısa ve öz şekilde bahsetti.Varmak istediği konuya başladı.Kız babasına sormak için kelam'ı kibar lazımdır.Onun gereğince sordu;
-Naim Efendi konuştuğumuz konuyu kerimene haber verdin mi?

Naim Efendi hüzün ve mutlulukla-ki kızına çok düşkündür.Şöyle dedi;
-Benim söylemem pek münasip olmaz,Anası söyleyecek.

Sadi Efendi bu işi hızlı tutmak gerektiğini,kızın kabullenip bir an önce yeğeni ile izdivacının vâki  olması gerektiğini söyledi.

Naim Efendi utanç ve tebessüm ile;
-Haklısınız Efendim,bugün yarın haberi olacak kızımın.İnşallah gönlüne de siner,onu üzmek,kırmak bu cihanda isteyeceğim son şey dedi,buruk tebessümle.

Sadi Efendi onu iyi anlardı,zirâ o da bir kız babasıydı.
-Bilirim,seni anlarım benim de yaşları yakın bir kızım var,ee izdivaç Allahın emri.Bende onu evlendirirken çok zorlanacağım.

İkisi de duygusallaşmıştı.Konuyu değiştirmek adına biraz daha dergahtan,hizmetlerden konuştular.Onlar konuşurken yağmur atıştırmaya başlamıştı,ama on dakika sonra sağanak yağacağını bulutlar adeta mesaj veriyordu.Naim Efendi dergahın küçük,demirli penceresinden baktı.
-Müsaadenizle ben gitsem,ev ahvaline bir bakayım akşam namazına buradayız inşallah.

Sadi Efendi memnuniyetle;
-Tabii müsaade sizin Naim Efendi yalnız koşarak git,az sonra sağanak yağacak,Allah'ın rahmetinden kaçılmaz ama rahmetine de ayakla basılmaz,Nasreddin Hoca misâli diyerek gülümsedi.

Naim Efendi de tebessüm ve tâzimle dergahtan  ayrıldı.


✨ İnşallah beğenerek okursunuz yeni bölümün ne zaman geleceği meçhul,elimde hazır ama bakalım imkan nispetinde hemen atmaya çalışacağım,Selametle kalın♥️

Esef Güvercini | CünzeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin