Paramparça Barış

2.Bölüm Sessiz çığlıklar.

    Berk adasında güneş yeni yeni doğmaya başlarken, Hıçkıdık yüzüne vuran güneş ışığından dolayı mırıldanıyordu. "Hmm, 5 dakika daha," Hıçkıdık başını çevirdi ve bir süre sonra yataktan zorlukla kalkmayı başardı.

    "Esneme~" Hıçkıdık yataktan kalktı, kollarını iki yana doğru uzattı ve esnedi. Uyanmak istemiyordu ama bugün yapması gereken işler vardı ve artık uyanmalıydı. Uykusuzluktan etrafında kararmış halkalar olan göz kapaklarını ovuştururken zorlukla kalkmayı başaran Hıçkıdık, dün gecenin yorgunluğunu atmak için merdivenlerden aşağı indi ve yüzünü ıslattı.

    Hıçkıdık yürürken gözü babasının koltuğuna takıldı. Ona kısa bir bakış attıktan sonra derin bir iç çekti ve devam etti.

    "Bu gün uzun bir gün olucak". Bunu söyledikten sonra Hıçkıdık evin kapısından dışarı ilk adımını attı ve Demirhaneye doğru yola koyuldu.

    Giderken Yolda bir sürü çalışan Viking ile karşılaştı ve bir o kadar da gözetmen Avcı vardı. Güneş yeni doğmuş olmasına rağmen, tüm Vikingler çoktan dışarı çıkmış ve çalışıyorlardı.

    Ejderha Avcıları Berk'i ele geçireli 2 yıl olmuştu ve şimdi tüm Berk Ejderha Avcıları için çalışıyordu. İlk başlarda işler zordu, ama biz Vikingleriz, her şeye uyum sağlayabiliriz. Kısa bir süre içinde buna alışmaya başladık, ya da daha doğrusu kendimizi buna zorladık. Sonuçta kimse bir Ejderhanın yemeyi olmak istemezdi.

    Hıçkıdık sonunda Demirhaneye varmıştı. İçeri girdiğinde onu Geğirik karşılıyordu. "Neredeydin evlat? Görmüyor musun çoktan sabah oldu!" Hıçkıdık fazla aldırış etmeden devam etti "Üzgünüm Geğirik, uyuya kalmışım" duvarda asılı duran önlüğünü giyerken söyledi ve kenarda duran baltayı alıp bilemeye başladığı zaman konuşamaya devam etti "Bilirsin, dün gece ölene kadar çalıştım" sesi kinciydi. Geğirik buna gülerek cevap verdi "Merak etme evlat, dün çok sıkı çalıştığımız için bugün sadece geri kalanıyla ilgilenmemiz gerekiyor. Öğleden sonra silahları verdikten sonra bu gece erken uyuyabileceksin!"

    Hıçkıdık dediklerini fazla umursamadan alaycı bir şekilde karşılık verdi "Harika~Yaşasın~".

    "Ah hadi ama evlat. Evet biliyorum son günlerde çok çalışıyoruz, özellikle dün. Ama iyi tarafından bak. Kotayı doldurduk! Bu artık rahatlayabiliriz demek oluyor!"

    "Ah harika! Artık tekrar verecekleri kotayı doldurmak için hafatalarca cehennem ateşi içersinde çalışıp, günlerce uykusuz kalmadan önce bir kaç gün dinlenebilirim! Ne kadar da iyiler!" Hıçkıdık baltayı daha sert bir şekilde bilemeye başlarken kızgın ve imalı bir şekilde söyledi. Ada ele geçirildiğinden beri Berk Ejderha Avcılarına hizmet ediyordu ve onlara hizmet eden diğer tüm yerler gibi onlarında Ejderha Avcılarına kaynak sağlamak zorundaydılar. Bu istekeler genellikle silahlardı. Ama Berk'te demirciliği bilen yalnızca iki kişi vardı ve istenilen miktar çok fazlaydı. Bu yüzden Hıçkıdık ve Geğirik gece gündüz demeden çalışmaları gerekiyordu. Özellikle dün en zor gecelerden biriydi, o ve Geğirik gün doğumundan gece yarısına kadar çalışmışlardı. Bunun nedeni, talep edilen miktarın her zaman bir öncekinden daha yüksek olmasıydı. Ve bu böyle devam ettikçe, iş orijinal miktarın dört katından daha fazla talep edilmeye başlandı. Ve bu sadece iki kişinin üstesinden gelebileceği bir şey değildi. Yeni insanlar işe almaya çalıştılar, ancak yetişkinlerin hiçbiri bu işe uygun değil ve kendi görevleri vardı. Tüm çocuklar avcı olmak için eğitim alıyordu. Durumu Krogan veya Johann'a açıklamaya çalıştılar, ancak aldıkları cevap her zaman aynıydı. "Berk bu kadar küçük bir miktarı bile sağlayamıyorsa, o zaman onları elde tutmanın bir anlamı yok."