Yazım yanlışları için çok özür dilerim... İyi okumalar...
Rei- ah canım sevgilim
Yazar dan
Asilin ameliyatı sorunsuz geçmiş ve normal odaya alınmıştı. Nehir ise hala ameliyat daydı. Azat sinir kırizi geçirmiş sakinleştirici ler ile uyutuluyordu. Azatın timi ve manevi abilerin hepsi (Çınar dışında) Ameliyat koridırlarında Nehiri bekliyorlardı. Berke ve mine ise Asilin başındaydı.
Çınar ve Asrın ın timi ise hâlâ her yerde tunahanı arıyordu.
3 saat sonra... Furkan'dan
"Oğuz siz ne zaman geldiniz hiç fark etmemişiz"
"Yarım saat oldu.. Nehirden bir haber varmı? "
"Yok... Aras gile haber verdin mi""Hayır daha haber vermedim Nehir hiç birinizi görmek istemiyorum dedi için hemen geri dönmüşlerdi".
" Anladım " yarım saat sonra ameliyathane nin kapısı açıldı. En önde doktor ve arkadan sedye ile çıkan Nehir.."Ameliyat biraz zorlu geçti durumu kritikti.. Ameliyat sırasında 1 kez kalbi durdu karnına aldığı bıçak darbeleri çok derin di. İlk darbe karın boşluğuna gelmiş diyeri ise dalağının tam altına gelmiş... Gereken müdahale yapıldı yoğun bakıma alıp uyunmasını beklicez. Geçmiş olsun.. (Dalak yazdım ama dalağın nerede olduğunu bilmiyorum salladım gitti)
Asil den
Gözlerimi zorlukla açtıım. Etrafa bakındığımda hastanede olduğumuzu fark ettim. Benim uyandığımı fark eden berke mineye dikkat ederek kalktı ve doktor çağırmak için çıktı. Benim se aklımda Nehir vardı. O neredeydi? nasıldı?
2 dk Sonra Berke doktor lâ geri döndüğünde mine de uyanmıştı. Nehirin nasıl olduğu sormak için uyandırmıştım. Fakat hiç birşey söylememişsin.
"Kendinizi nasıl hissediyorsunuz"
"İyi" kötü ama bu seni ilgilendirmez doktor bey.
"Ağrınız varmı? "
"Yok"
Doktor kafasını sallayıp Odadan çıktı."Berke Nehir nasıl? İyi mi?"
"Yoğun bakıma aldılar uyan masını bekliyoruz"Hızla yattığım yerden doğruldum ve serumun kablosunu çıkardım. Mine bir şeyler zırvaladı ama dinlemedim. Hızla doğrulduğum için yaralarım hafif sızlamıştı.
Hızla yoğun bakımın bulundu kata çıktım. Koridorda yıkılmış Bir Güngör(manevî aile) ailesi vardı.
Furkan abi "Sen neden kalktın yatıp dınlen sene oğlum"
"Yok abi nehir içerde iken ben rahat edemem bundan sonra asla onu bırakmicam" Bir süre sesizce oturduk. Bu sesizliği Furkan abi bozdu.
"Çok yıkıldı... Nehir sen gittik den sonra çok yıkıldı... Kaç defa intihar etmemeye kalkıştı Zor toparladık onu. Şimdi seni gördüğünde sevinmiştir ama bu sevinç yıkık bir sevinç"
"Abi.. Vatan için gitmem gerekiyordu. Herşey vatan için milletimiz için. Asla pişman değilim birdaha olsa birdaha yaparım hem Nehir beni anlar.."
"Sen de Nehiri anla."bir süre sesiz kaldık.
yarım saat sonra. (Biliyorum habire zaman atlıyorum)
" Nehir hanım uyandı ama biz onu tekrar geri uyuyun(keyfim kahyası öyle istedi çünkü) . Durumu iyi. Birazdan normal odaya alıcaz. Geçmiş olsun."diyip gitti.
"Furkan abi"
"Söyle Asil"
"Sen doktorla konuşsan nehirle aynı odada kalsak."
"Olamaz Asil bunu yapamam. Eğer uyanınca o isterse aynı odaya alırız sizi. Ama şimdi seninde dinlenmen gerek iyi gözükmüyorsun". Furkan abi haklıydı kendimi şuan hiç iyi his etmiyordum gözümün önü kararıyordu ama bu benim asla umrumda değil.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Buda benim hayatım
Teen FictionNehir annesinin ölümünden sonra kuzeni Onur ile hayatına devam etmeye başlamıştı. Ancak bir gün abilerinin olduğunu öğrendikten sonra küçüklükten beri hayali olan polislik mesleğine iyice hırslanmıştı. Nehir bu yolda hem bazı sırları açığa kavuştura...