[BL] After Mistakenly Binding The Matchmaker System

B.79: Patronun Favorisi-41

Olay bir anda meydana geldi. Li Shu'nun etrafında kimse yoktu ve kör bir noktadaydı. Saldırgan bu kadar iyi bir fırsatla karşılaşmayı beklemiyordu. Yaklaştıkça, Li Shu yüzündeki heyecanı ve vahşeti görebiliyordu.

Sadece bir anda, Li Shu hafızasında arama yaptı, ancak bu kişiyle ilgili herhangi bir anı bulamadı ve şaşkın bir bakışla kaşlarını çattı.

Adam hızla hareket etti. Sadece birkaç saniye içinde, sanki başarının sevincini zaten görebiliyormuş gibi neredeyse üzerine gelmişti. Adamın gülümsemesi genişledi ve gözleri ışıl ışıl parladı.

Adam elinde bir cam şişe tutuyordu. Şişe kahverengiydi ve bilinmeyen bir sıvı ile doluydu. Hareketlerine bakılırsa, sıvıyı Li Shu'nun üzerine dökmek niyetindeydi.

Li Shu gözlerini kıstı. Adam yaklaştığı anda, kendisine atılan kahverengi şişeden kıl payı kurtularak kenara çekildi. Şişe net bir sesle arkasındaki duvara çarptı, yere düştü ve paramparça oldu.

Kırık şişeden dökülen sıvı, halıyı lekeledi ve şiddetli bir aşındırıcı reaksiyona neden oldu. Halı siyaha döndü ve kömürleşerek kötü bir koku yaydı.

Saldırı başarısız olduktan sonra, adam Li Shu'ya vahşice saldırdı. Bu sefer Li Shu kaçmadı. Adamın momentumuna ayak uydurarak adamın kolunu tuttu ve onu kolayca bastırdı.

Adam nefes nefese kaldı. Vücudu gergindi ve Li Shu'nun pençesinden kurtulmak için mücadele ediyordu.

Genç adam narin görünüyordu, ama şaşırtıcı bir güce sahipti. Adam ne kadar mücadele ederse etsin, Li Shu'nun kısıtlamasından kaçamazdı.

Adamı duvara bastıran Li Shu, gözlerini tehlikeli bir şekilde kıstı. "Söyle bana, seni kim gönderdi?"

Adam kaşlarını çattı, konuşmayı reddetti.

Li Shu tutuşundaki baskıyı artırdı ve adam acı içinde haykırdı, alnında boncuk boncuk terler vardı.

"Konuşmuyor musun?"

Kargaşa sonunda başkalarının dikkatini çekti. Li Shu'nun ayaklarının dibindeki parçalanmış parçaları ve yakındaki zemini aşındıran garip sıvıyı ve Li Shu tarafından bastırılan adamı gören izleyiciler temkinli bir şekilde yaklaştı ve "Polisi aramalı mıyız?" diye sordu.

Li Shu başını salladı. "Önce yönetmeni bul."

Müdür hızla geldi, ardından partinin güvenlik personeli geldi.

Kuliste bir şey olduğunu duyduktan sonra, baş yönetmenin kalbi neredeyse duracaktı. Bu gece partiye davet edilen yıldızlardan herhangi birinin başına gelen bir kaza, göze alamayacağı bir şeydi. Durumu hızla müdür yardımcısına devretti ve ekibiyle birlikte koştu.

Ciddi bir şey olmaması için tüm yol boyunca dua etti.

Şu anki pozisyonuna ulaşmak için çok çalışmıştı. Böylesine önemli bir etkinlikte, daha önce sahne almış olan veya olmayan konuklarla ilgili bir şeyler ters giderse, sonuçlarla başa çıkamazdı. Kimse yaralanmamış olsa bile, vicdansız bir kişinin sahne arkasına girmesi onun için büyük bir mesleki başarısızlık olacaktır. Bu olaydan sonra rütbesi düşürülebilir, hatta pozisyonunu kaybedebilirdi, ancak yine de birinin yaralanmasından daha iyiydi.

Kimse yaralanmadıysa, geri dönüş için hala yer vardı. Ancak biri yaralanırsa, kariyeri sona erebilir.

"Acele et, oradaki durum nedir?" Haberi duyan yönetmen olay yerine koştu.

"Kişi bastırıldı, ama o kişi..." Konuşmacı tereddüt etti, "Yönetmen, kendiniz görseniz iyi olur."

Hafifçe hafifleyen kalbi anında tekrar gerildi. Derin bir nefes alan yönetmen adımlarını hızlandırdı. Hangi durumla karşı karşıya kalırsa olsun, şimdi bundan kaçınmanın zamanı değildi. Hızlı bir şekilde çözülebilirse, bu en iyisi olurdu.