⋅˚₊ ୨chapter fifteen୧ ‧₊˚

126 33 68
                                    


Jisung abisinin nasıl ikna olup da onu bırakıp gittiğini anlayamadığı sırada hala sedyede uzanan Chan'ın yanına kıvrılmıştı ona zarar vermeye korkaraktan.

O bu kadar korkarken yine de onun sebep olduğu bu yaralar burnunun direğini tekrar sızlatırken Chan anında bunun farkına vararak kemik ağrısını umursamadan onu daha da yakınına çekti.

"Senin bir suçun yok. Lütfen artık kendine eziyet etmeyi bırak bebeğim." dedi yumuşak bir tonda.

Jisung konuşup cevap vermeye çalıştı ona. Boğazında düğümlenen özür cümleleri midesinde ağrı yaparken sadece burnunu boynuna bastırdı onun yavaşça.

Küçük sayılabilecek yatakta iki kişi yatmaları çok zor olmamıştı aslında. Çünkü Jisung zaten farkında olmadan kilo vererek git gide daha da küçülmüştü. Üstüne bir de Chan'ın kolunun altında çok da büyük gözükemezdi.

Sevgilisinin hassaslığının farkında olarak çok da zorlamadı onu. Bir süre sonra ikisi de yorgunluktan uyuduğunda ilk gözlerini aralayan ağrıdan uykusu kaçan Chan olmuştu.

Yastığın altında kalan ve o darbeler esnasında arka cebinde olmasına rağmen sadece kamerası hafifçe çatlayan telefonuna uzandı.

San'a yazdığı kısa mesaj sonrası burnunu tekrar Jisung'un kafasına bastırmıştı. Algıları uyusa bile tamamen kapanmayan Jisung ona bir şey oldu korkusuyla doğruldu hemen bu temasla.

"Chan, bir şey mi oldu? Doktoru çağırayım mı tekrar?"

Chan ona güven verici bir gülüş sundu canı yansa da. "Yok yok. Sakin ol. Bu arada San birazdan gelip bizi alacak."

Jisung emin olamayarak baktı ona yanaklarını avuçlayıp. "Aşkım emin misin? En azından bu geceyi burda geçirsek?"

"Evde daha rahat ederim. Hem ben alışkınım böyle şeylere pek sorun olacağını düşünmüyorum. Uyuyamıyorum burda."

Jisung içi sinmese de onayladı onu. "Peki. Eve gidince sana güzel bir yemek hazırlayacağım öyle uyuyacaksın ama."

Chan onun serçe parmağını uzatıp beklemesiyle gülümsedi. Bu sefer gülümsemesi canını yakmamıştı.

Kendi serçe parmağını onunkine dolarken gözlerinin içine baktı. "Söz. Yemeden uyumayacağım."

Bir saatin içinde San yanlarına gelmiş, hayretler içerisinde olanları dinlemişti. Jisung'un yanında abisine küfür etmemeye çalışarak sinirini gösterirken nihayet evin önünde durmuştu polis arabası.

"Teşekkürler. Gel sen de bir yemek yiyelim beraber." dedi Chan saatler geçtikçe dinçleşen bedenini arabadan zorlanmadan çıkarırken.

San reddetti onu. Hem sevgilisiyle ikisini tek bırakmak, hem de boş zamanını yalnız kalarak değerlendirmek istiyordu bu gece. "Sağ ol yedim ben. İyi geceler size." dedi baş selamıyla çoktan araçtan inmiş ikiliye göz gezdirirken.

"Teşekkürler San. Dikkat et kendine, iyi geceler." dedi Jisung Chan'ın elini ilk defa birisine yakalanma korkusu olmadan kendi ellerine kenetlerken.

El ele içeri girdiklerinde Chan arkalarından kapıyı kapatmış, ve çoktan evin içinde ordan oraya yürüyen ve mutluymuş gibi gözükmeye çalışan sevgilisine çevirmişti gözlerini.

"Evim evim güzel evim!" dedi gerçekten içinde mutlu ve kendi gibi hissettiği evin yatak odasına ilerlerken.

Chan da onu arkasından takip edip odaya ilerledi arkasından. "Ben duş alacağım güzelim."

I love me after you ★ chansungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin