5.Bölüm( zindan )

134 25 4
                                    


Gelini ,gelini kürdün gelini... Bu gelen kimin gelini Diyarbakır gelini...

.
.
.

3 Ay sonra İtalya...

Tam tamına 3 ay olmuştu buraya geleli. Beni zorla bu şatoyu andıran kocaman eve hapsetmiş. Resmen gökyüzünü haram zıkkım etmişti bana. O şeytan pek yanıma gelmez gelse de yorgunum der çalışma odasında sabahlardı. Ne olduğunu bilmiyordum. Her sabah siyahlara bürünür ve bir ordu adamla onlar kadar da bir sürü araba ile giderlerdi.

Berzan aşiret ağası olduğunu duymuştum. Ama onun her zaman, asıl ağa Agir abim demesi ile pek irdelemezdim bunu.

Peki bu adam nereye niçin gidiyordu?.
Yanlış anlamayın umrumda değildi. Ama bu yerden tez zamanda kaçmalı bu piskopatan kurtulmam lazımdı. Bu olaylar hiç hayr'a alemet değildi. İçten içe korkuyordum. Bu yüzden ne yaptığını bilmeliyim.

Sabah evden çıkmadan önce benden akşam yemeği hazırlamamı istemişti. Mecburdum, eğer dediğini yapmazsam neler olacağını az çok tahmin ediyordum. Gönlünü hoş tutmalıydın ki bana güvenmeliydi. İşte o zaman çok kolay kaçabilirdim burdan.

En sevdiği yemekleri yapmış, şimdi ise sofrayı kuruyordum. Bana zamanında verdiği uyku ilaçlarından bir kaç tane çalmıştım odasından. Bunu şimdi yapmazsam bir daha yapmaya cesaretim olur muydu? ya da yapacak ömrüm olur muydu? bilmiyorum.

Buralar yazardan sizlerle...

Genç kadın Berzan'ın da dediği gibi herşeyi hazır etmişti. Şimdi ise çalan kapıya ilerlemiş ve korkudan titreyen elleri ile açmıştı kapıyı. Ama Berzan'ın arkasında bekleyen kardeşleri Polat ve Baran'ı görmesi ile dumura uğramıştı.

Asu içinden "Nereden çıktı ki şimdi bunlar? " demiş ve yüzünde hafif bir sahte tebessüm ekleyerek.

"Ho...hoşgeldin..niz... Hoşgeldiniz" demiş ve kapıdan çekilerek içeri geçmeleri için yol vermişti.

Mahcubiyet ile "Hoşbulduk yenge, kusura bakma. Böyle densizce haber vermeden geldik ama. " diyen Polat'ın ardından.

Asu'nun konuşmasına bile izin vermemiş. " Çok konuşmayın da geçin oturun sofraya "demişti öfkeden alnında ki damarlar belli olan Berzan.

Bu adam neden bu kadar sinirliydi? Asu içinden duâlar ediyordu. Bugün olacaklar için. Genç kadın da Berzan'ın bu haline en son kaçırıldığı gün rastlamıştı.

Asu fazla uzatmadan gergin havayı dağıtmak için hemen " Şey ben yemekleri getireyim. " demesi ile. Yemekleri masada gören Berzan.

"Evde dura dura kafayı yedin herhalde ya da benimle dalga geçiyorsun. " demişti dişlerini sıkarak. Resmen öfkesini içine gömüyordu.

Asu korkudan "N.. Ne..neden ki? " diyerek genç adama bakıyordu. Öyle ki gözlerinin halkasına kadar kan çanağı olmuştu.

" Yemekler masada ya beni yine sinir etmek için elinden geleni yapıyorsun" demesi Asu'yu daha da germişti.

Baran, Asu'nun korktuğunu yüz ifadesinden anlamış olacak ki

"Yenge sen işine bak. Yardıma ihtiyacın olursa da bizi çağır çekinme. Bizde masaya geçelim " demiş ve onu seyreden iki abisine dönmüştü yüzünü genç adam.

Ağa'nın Öksüz Gelini //DiyarbakırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin