1.Bölüm(yetimhane gülü )

328 26 8
                                    


Yepyeni bir hikaye ile karşınızdayım. İnşallah Seri 1 derki gibi bu seriyi de seversiniz..... Geçmişin Günahı 2 ....
Berzan ve Asu karahan'ın hayat hikayesi... Geçmişin Günahı bitmedi sadece olayları eşitlemek adına biraz ara verdim...

.
.
.

5 YIL ÖNCE

İstanbul _ (....) Yetiştirme yurdu...

...

Yepyeni umutların ve gelecek güzel günlerin ,hayalleri eşliğinde güneş bir gün daha, o zifiri karanlığa meydan okuyarak yeniden belirmişti gökyüzünde.

Bakıcı anne ,kızları kahvaltı için uyandırıyordu. Bugün çok sinirliydi.
Tüm, katları uyandıran yaşlı kadın her zaman ona başkaldıran asla sevmediği o 3 kızın odasına gelmiş ve,

"Hadi ,kalkın çabuk saat geçiyor. Birde sizlerle mi ugraşacagım yeter. Eğer 5 dk içinde yemekhanede olmazsanız gerisini müdüre hanıma anlatırsınız. Anlaşıldı mı? " demiş ve tam cevap beklemeden hızla çıkacagı sıra erkenden kalkıp hazırlanan ve burada son günü olan genç kız Asu.

"Peki bakıcı anne... (demiş ve kızlara dönerek) Hadi kızlar" demişti.

Bakıcı anne sinirle odayı terk etmiş ve hemen ardından Asu büyük bir "Öfff " çekerek topladıgı bavulunu dolabının yanına koymuş ve kızlara dönerek,

Odasını paylaştıgı kızlar Nilüfer ve Ayşegül'dü. Biri 14 diğeri 16 yaşında iki pırıl pırıl kimsesiz genç kızlar....

Biri istenmeyen ilişkiden dünyaya gelen bir çocuk ( Nilüfer) diğeri ise daha 10 yaşinda üvey babasının tacizlerinden kaçan bir çocuk... (Ayşegül)

Kızlar geldiğinde onları hor görmeyen tek kız kardeş abla veya bir anneydi bu koskoca ıssız sevgiden bir haber taş binada...

Şimdi ise yuvadan bir kuş uçuyor yuvayı iki küçük kuşa bırakıyordu. Zordu belki ,belkide çok şey olacaktı. Yaralar, isyanlar ve asla yaşanmamış bir hayat ama güçlü bir yürek...

Genç kız ,gecenin yalnızlığını andıran simsiyah gözlerinden ne zaman aktıgını bilmediği yaşları kızlara belli etmeden elinin tersiyle silmiş ve,

"Kızlar bugün burada son saatlerim. Benden sonra sizi kimse kurtaramaz lütfen biraz daha suyuna gidin şu kadının" demişti sahte bir tebessüm eşliğinde....

"Ama Asu abla oda çok kötü" demişti Ayşegül sitemle...

Hemen ardından yataktan kalkıp hızla Asu'ya sarılıp, "Evet çok kötü üvey anne gibi. Sen herkesden çok iyisin tıpkı hiç görmedigim annem gibi. " demişti...

Ayşegül ise dolabına ilerlediği sıra Nilüfer'e dönerek,

"Kızım sen hiç anneni görmemişsin nasıl biliyorsun ki o hissi ? " demişti ama demesi ile pişman olması saniyelerini bile almamıştı.

Asu ,omzunda ağlayan kızın saçlarını okşayarak "Şşş Nilüfer ama ayıp yapma.. Sakın bir daha böyle bir cümle kurma arkadaşlarına" demiş ve hemen Ayşegül'de çagırmıştı sarılmak için..

"Bilmiyorum belki evet ama o sevginin boşluğuna düşen her sevgi ve şefkat benim için bir anne sevgisi tamamı. Hem sen odada en şanslı kızsın. En azından annen var"

"Özür dilerim. Öyle demek istemedim. Hem benim annem olsa ne olur ki beni evlendiği adama tercih eden bir kalt*-

Ayşegül'ün sözlerini kesen Asu,

"Ayşegül " demesi ile genç kız başını hızla aşagı eymişti.

Sarıldıgı iki kızıda yatağa oturtup, ellerini tutarak;

Ağa'nın Öksüz Gelini //DiyarbakırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin