Her yeni gün yeni bir kaderdir . Her anda kaderin değişebilir. Okuldan eve geldiğinde bile. O gün Ferit okuldan geliyordu. Yani liseden. Seyran annesiyle Gülgünla sohbet ediyordu. Merak etti Ferit çalışanları duyunca. " Baksana Dicle ne güzel kızmış! Gözleri orman gibi dudakları kiraz rengi!"diyorlardı. Dedi ki kendi kendine " Ne abartıyorlar ya !". Ama merakına yenik düştü genç adam . Merakına düştüğü gibi aşka da düştü. Kızı bir gördü dibi düştü. Ama küçüktü. Çok!
Günler sonra annesi geldi odasına. Ferit annesiyle her yalnız olduğu anda Seyran ne zaman gelir diye soruyordu. Anlamıştı oğlunun Seyrana olan aşkını.
4 yıl sonra Ferit Hayaline kavuşacaktı. Ne derdi 17 yaşında Ferit diye düşünüyordu. Hızla yataktan kalkıp elini yüzünü yıkadı. Aynaya baktı. Rüya değildi. Gerçekti. Kavuşacaktı Hayaline.
"Good morning Korhan familyy!"diye bağırdı Ferit merdivenlerden. Gülgün oğlunun bu mutluluğuna tebessüm ederek "Good morning Feritciğim!"dedi. Orhan ve Ifakatta öyle. Severdi Ifakat Feriti. Hemde çok! Ifakatın oğlu ve kocası öldüğünde Ferit doğmuştu. Ifakatta ona oğlu gibi bakmıştı.
Halis ağa sofraya oturmuştu. Görüyordu ki torunun yüzümde güller açıyordu." Eee Ferit bey heyecanlı mısınız? Sonuçta sevdiğinile kavuşuyorsun."dedi dedesi tebessüm ederek. " Valla dede gökte miyim ya da zeminde miyim bilmiyorum hala!"dedi gülerek. "Öyle ol evlat! Öyle ol!"dedi Halis ağa kendi kendine. En azından torunu aşkına sahip çıkmıştı. Cesaretle onun karşısında çıkmış ve Seyranı seviyorum demişti. Kendisi gibi aşkıyla özlemle yanmamıştı.
Şanlı Konağı
Seyran belli etmese de heyecanlıydı. Sonunda ilk aşkına kavuşacaktı. Sabırsızlıkla sabahlamıştı genç kız. Sabaha karşı uyumuş. Saat 10 uyandı. Annesi biliyordu onun heyecanını. O yüzden uyandırmak istemedi kızını.
Seyran saati gördüğünde aklı gitti. Hemen hazırlanarak aşağıya indi. "Anne ya neden beni uyandırmadın!"dedi genç kız." Kızım istemen uykulu geçsin istemedim. Hadi hadi dışarı çık da elbiseni al!"dedi annesi.
Seyran, o sabah şehrin canlı sokaklarında kendinden emin adımlarla yürürken üzerindeki kıyafetiyle dikkat çekiyordu. Üzerine hafif mavi tonlarında, düğmeleri kısmen açık, ince ve rahat bir gömlek giymişti. Gömleğin hafif esintide uçuşan kumaşı, ona zarif bir hava katarken, bu rahat tavırla şıklığı birleştirmişti. Yüksek belli, beyaz geniş paçalı pantolonuyla modern ve sofistike bir duruş sergiliyordu. Pantolon, bacaklarını zarif bir şekilde sararken, şehrin hızına ayak uydurmasına da olanak tanıyordu. Siyah büyük güneş gözlüğü, yüzünde gizemli bir ifade yaratıyor, belindeki zarif siyah kemer, kombini kusursuz bir şekilde tamamlıyordu. Elinde büyük siyah bir çanta taşıyor, incecik sandaletleriyle sokaklarda rahatça yürüyordu. Seyran'ın bu sade ama göz alıcı tarzı, şehirdeki koşuşturmaya rağmen her daim zarafetini koruduğunu gösteriyordu.
Isteme elbisesini en sevdiği markadan alacaktı . Tabi isteme elbisesi Chanel'den olacaktı. Ona en şık tarzı Chanel markası veriyordu. Chanele girdiğinde hemen kestirdi gözüne isteme elbisesini. Kalbi gibi elbisesi de beyazdı. Hemen elbisesini alıp deneme odasına girdi. Odadan çıktığında aynaya baktı kendisine. Elbise sanki vücuduna göre yapılmış gibiydi.
"Dilaram, ben en sevdiğimiz kahvedeyim! Gel,bekliyorum seni!"diye yazdı arkadaşına . Ona herşeyi söylemek istiyordu bir an önce.
20 dk geçmedi Dilara gelmişti." Dilaramm" dedi Seyran arkadaşına. Dilara onun olmayan kardeşi gibiydi. "Seyranım aşkım" dedi Dilara. Dilaranın ailesi mardinliydi. Dilara evlenmemek için Mardinden kaçmıştı. Dilara şu anda Muratın asistanıydı. Bu günler tatildeydi .
"Ohaa patron delirmiş harbiden hee!"dedi Dilara. "Yaa biri buzu eline koydu diğeri de suratına! Ama ne komikti bir görseydin! Ciddiyeti nasıl korduğumu bilmiyorum!"dedi Seyran kahkaha atarak. " Heyy unutma gece benimlesinn!"dedi Seyran. En yakın arkadaşını yanında istiyordu.
6 saat sonra
Istemeye yarım saat kalmıştı. Seyran kuğu gibi olmuştu. Beyaz elbisesiyle göz kamaştırıyordu. Takılara ihtiyacı yoktu çünkü kendisi mücevherdi. Aşağıya indiğinde bütün ailesi oradaydı. Dedesi hemen"Güzel kızım" dedi. Çok seviyordu dedesi onu. Seyran ve Miran oğlundan kalan emanetti. Abileri hemen abi moduna geçiş yapmışlardı. Elbise için laf edip duruyorlardı ta ki annesi onları durdurdu.
Sonunda Korhan ailesi gelmişti. Şimdi isteme faslı başlayabilirdii.....
Herkese merhabaaaa
Yeni bölüm nasıl???
Bölüm kısa olduğu için affedin amaa hemen atmak istedin hazırkenn
Görüşürüz canlarımmmm