12. Bölüm

218 41 13
                                    

Ağustos 2024, İstanbul

"Yağmur..."

"Neyse konuşmayacağız bu konuyu şu an."

"Konuşalım." Elini kavradı Yağmur'un.

"Ateşini bir düşürelim de Barış." Dedi Yağmur. Soğuk suyla ıslattığı iki bezi getirdi. Birini alnına yerleştirdi. Diğerini de boynuna, kollarına tuttu. Atletini sıyırıp karnına da tuttu. "Biraz bekleyelim bakalım. Takım bangi hastaneyle anlaşmalı? Ateşini düşüremezsek hastaneye gidelim."

"O zaman Volkan Abi'yi ararım, sağlık sorumlumuz. Ayarlar birilerini. Aslında eve de doktor çağırabileceğimizi söyledi."

"Ama hastanede bir test, tetkik falan yaparlar Barış. Biz gidelim."

"Tamam tamam sen nasıl dersen." O sırada bezin biri hala karnındaydı. Yağmur bezi tutarken göz ucuyla karın kaslarına baktı. "Çok tuttun sanki karnıma ya dondum." Dedi Barış gülümseyerek. "Atleti çıkarayım da göğsüme tut biraz." Barış atletini çıkarttığında Yağmur göz devirdi.

"Ateşin düşsün diye uğraşıyorum Barış." Barış Yağmur'un eline uzanıp sol göğsüne yerleştirdi. "Bak ama burası da yanıyor." Yağmur gözlerini devirdi ve buz gibi bezi birden kasıklarına bıraktı. "Yağmur çok soğuk, çok soğuk, çok soğuk alır mısın?" Barış çocuk gibi inledi. Yağmur bezi hemen aldı. "İşkence mi etmeye çalışıyorsun?"

"Hakediyorsun."

"Yavrum hakediyorum ama nolur konuşarak çözelim. Kız, bağır, çağır istersen ama şu konu havada kalmasın." Dedi Barış.

"Peki." Dedi Yağmur pes ederek. "Beni neyin olarak görüyorsun? Sevgilin mi, takıldığın biri mi? Çünkü bana sadece hayatımda ol dedin, bu ne anlama geliyor? Vereceğin cevaba göre de... neden beni medyadan gizlemek istiyorsun? Bunları cevapla.

"Hemen." Dedi Barış ve oturur pozisyona geçip ellerini tuttu. Alnındaki bezi yukarı kaldırarak düşmesini engelledi. "Her şey çok ani gelişti Yağmur. Antrenmanlar, maç yoğunluğu, sonra Deniz geldi. Yanlış anlama Deniz'i çok seviyorum. Ama seni doğru düzgün bir yemeğe çıkaramadım. Hatta eve çağırıp ben yemek hazırlamayı düşündüm önce ama sonra dedim ki boğaz manzaralı en güzel yere gidelim." Diye başladı Barış. "Bu konuşarı o şekilde konuşmayı isterdim. Ama madem şu an konuşuyoruz... ben seni sevgilim olarak görüyorum."

"Çıkma teklifin bu mu?" Diye sordu Yağmur. "Boğaz manzarasında bana bunu mu diyecektin? Eee?"

"Ya güzelim ben ne bileyim, hayatımda çıkma teklifi ettim mi sence?"

"Ay ne olur edersen, delikanlılığın mı bozulur?" Yağmur sinirle yüzünü buruşturdu.

"Yağmur, benimle sevgili olur musun?" Barış pes ederek asla söyleyeceğini düşünmediği bir şey söyledi. Kelimeler ağzından yabancı bir dil konuşuyor gibi çıkmıştı.

"Düşünmem lazım." Dedi Yağmur omuz silkerek. Barış güldü.

"Nazlan güzelim." Dedi yanağından makas alırken.

"Hemen gevşeme." Dedi Yağmur. "Sana kızgınım hala. Açıklaman gereken şeyler devam ediyor."

"Evet medya konusuna gelelim." Dedi Barış. "O konuyu Tuncay Abi'yle konuştum. Bu arada seni anlattım ona, seni çok sevdi." Barış çocuk gibi gülümserken Yağmur ciddiyetini koruyunca devam etti. "Tamam bunu sonra konuşuruz. Neyse, o da tamamen senin iyiliğin için dedi. Güzelim şu an çok göz önündeyim. Mereye gitsem gizli gizli çekiyolar duyuluyor. Şimdi hayatımda biri olduğu yayılırsa seni hedef alacaklar. Benim yüzümden olacak. Diyelim sahada kötüydüm, gol kaçırdım, hatalı pas attım, Beyaz Futbol'un konusu Barış Alper karı kız peşinden koşuyor diye performansı düştü olacak." Yağmur sessiz kaldı. Barış alnındaki bezi düzeltti. "Bir şey demeyecek misin?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: 5 days ago ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sensiz Olamam | Barış Alper Yılmaz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin