Bazıları

218 19 3
                                    

Bu kitabı yayımlayıp yayımlamama konusunda kararsızdım. Öylesine eğlence için yazmaya başladım açıkçası bir beklentim yok. Yazmışken de niye yayımlamayayım, öylece kenarda durmasın dedim. Bence iyi de ettim djjsbxsjhxxj

Ben yazarken eğleniyorum. Umarım siz de eğlenirsiniz.

İyi okumalaaar :))

2012/İkizdere

"Evet sayın seyirciler, dört yıllık hasret bu gece son buluyor!" diye coşkuyla bağırıyordu spiker. "Kadıköy'de 2011-2012 yılının şampiyonu Galatasaray oluyor!"

Televizyonda gösterilen futbolcuların sevinçlerine şuan evdekiler de eşlik ediyordu. Metin Bey, Yüksel Bey ve tabiki Barış Alper.

Birbirlerinin omuzlarına kollarını atmış bir yandan bağırıyor, bir yandan da zıplıyorlardı.

"Lay lay lay lay lay... Ooo Cimbombom!"

Güz, bu hâllerine anlam veremiyordu. Bunda bu kadar mutlu olacak ne vardı, hiç anlayamıyordu ve hiç anlayamayacağını düşünüyordu.

Nergis ve Emine de yan yana oturmuş gülerek eşlerini izliyorlardı. Onların da futbolla alakaları pek yoktu tabii. Eşlerinin bu çocuksu mutlulukları hoşlarına gidiyor, onları güldürüyordu.

Güz yanında oturan en yakın arkadaşı Yelda'ya döndü ve konuştu.

"Şu hâllerine hiç anlam veremiyorum."

Yelda'da gülerek konuştu.

"Bende," Kıkırdadı. "Aman boş ver! Şimdi çok mutlular ya birkaç gün ne istersek izin verir, yaparlar."

Sırıtarak karşılık verdi Güz. "Doğru, haklısın. Keyfini çıkaralım bari."

Onlar bu durumun işlerine gelişine kıkırdarken Barış Alper önlerinde belirdi. Bakışlarını Güz'e dikmiş, sırıtarak üstten üstten bakıyordu.

"Ne oldu?" dedi Güz'e ithafen göz kırparak. "Hani şampiyon olamazdık. Bak sahanızda kupa kaldırıyoruz."

Güz'ün futbola ve takımlara bir ilgisi yoktu. Sırf Barış'a gıcıklık olsun diye fenerbahçeli olduğunu söylüyor ve Barış'ı sinir ediyordu. Çünkü ikisinin de en sevdiği şey birbirlerini sinir etmekti.

Gözlerini devirdi Güz konuşmadan hemen önce. "Aferin mi istiyorsun, Barış? Ne yapabilirim?" dedi gıcık gıcık.

Sinsi sinsi sırıttı Barış Alper. "Anlaşmamız vardı, unuttuysan hatırlatayım."

Barış'la bir iddiaya girmişlerdi. Galatasaray şampiyon olursa Güz, Barış'ın istediğini yapacaktı; olmazsa da Barış, Güz'ün istediğini yapacaktı.

Ofladı Güz.

"Unutmatım Barış." dedi ardından somurtarak.

"Güzel." dedi sinsi sinsi sırıtmaya devam ederek Barış Alper.

Güz kaşlarını çatarak konuştu. "Ne isteyeceksin?"

"Zamanı gelince öğrenirsin Tipsi."

Tipsi, Karadeniz yöresinde yavru balık demekti. Barış Alper, Güz'e bu lakabı takmıştı.

Barış Alper, Güz'den iki yaş büyüktü sadece. Ancak ona göre güz oldukça ufak tefekti ve bu Barış Alper'in oldukça hoşuna gidiyordu. Bu yüzden hem hoşuna gittiğinden hem Güz'ü sinir etmek istediğinden ona Tipsi diyordu.

Güz Esintisi [Barış Alper Yılmaz]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin