Kitap Tanıtımı: "Gölge Avukat"
Adaletin peşinde koşarken, karanlık sırlarla dolu bir dünyaya adım atmaya hazır mısınız?
Elif Yılmaz, hırslı bir avukattır ve adalet arayışını, babasının haksız yere hapse girmesiyle daha da derinleşir. İstanbul'un kar...
Sabahın ilk ışıkları odaya süzülürken uyandım. Hafifçe gözlerimi araladım, saat altıyı gösteriyordu. Yataktan doğrulup içimdeki o tanıdık gerginliği hissettim. Bugün babamın davasının ikinci gününe çıkacaktım ve bu, belki de onun suçsuzluğunu kanıtlamak için son şansım olacaktı.
Hızla banyoya yöneldim. Aynadaki yansıma çok da iç açıcı değildi; gece boyunca bu dava hakkında düşünmüş, uykusuz kalmıştım. Dişlerimi fırçalayıp yüzümü soğuk suyla yıkadım, bu bana biraz olsun kendime gelme fırsatı verdi. "Başarılı olmalısın, Elif," dedim kendi kendime. Babam için, onun özgürlüğü için güçlü olmak zorundaydım.
Sonra saçımı topuz yapıp kombinimi yaptım Duruşmada ciddiyetle karışık bir şıklıkta olmam gerekiyordu. Son olarak ayakkabılarımı giydim ve çantamı hazırladım; bilgisayarımı, dava dosyalarını, her ihtimale karşı not aldığım belgeleri yerleştirdim. Babamın suçsuzluğunu kanıtlamak için gereken her şeye sahip olmalıydım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Saçını böyle düşünün"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Kombini bu şekilde"
Mutfakta annem beni bekliyordu. Gözleri yorgun görünüyordu; babam hapiste olduğundan beri annem de kendini toparlayamamıştı. “Günaydın, Elif,” dedi sessizce. Ona küçük bir gülümsemeyle karşılık verdim. “Günaydın, anne.” Çayımı hızlıca içtim, biraz peynir ve zeytin atıştırdım. Annemin gözlerinde babamı kurtarmamı isteyen bir umut ışığı vardı, ama ne kadar gergin olduğumu ona belli etmek istemiyordum.
Evden çıkıp arabaya bindiğimde derin bir nefes aldım. Duruşma salonunun önüne vardığımda, içeride beni bekleyen bu zorluğun farkındaydım. İçeri adım attığımda Zeynep de yanımdaydı. Her zamanki desteğiyle, bana cesaret vermeye çalışıyordu. “Bugün başaracaksın, Elif. Baban için en iyisini yapacağına eminim,” dedi.
Duruşma başladı. Savcı, babamın organize suçlarla bağlantılı olduğunu iddia eden bazı ses kayıtları ve telefon dökümlerini delil olarak sundu. Söz sırası bana geldiğinde, derin bir nefes alıp başladım: “Sayın Hakim, babam suçsuzdur. Babamın bu işlerle alakası yoktur, yalnızca geçmiş dostlukları yüzünden bu görüşmeleri yapmak zorunda kalmıştır.” Sözlerimdeki kararlılığı hissettirmeye çalışıyordum.
