''Asi Kara!'' Asi adını söyleyen gür sesle rahatsız uykusundan uyandı ve başını Rüya'nın omzundan kaldırdı. Aynı ses Rüya'nın adını da söyledi ve nezarethanenin kapısını açarak ''Çıkabilirsiniz.'' dedi.
Asi ve Rüya ne olduğunu anlamayarak birbirlerine baktılar ve yan yana dışarı çıktılar. Demir parmaklıklı yerden çıktıktan sonra bir kapıdan daha çıktılar ve Asi'nin gözleri anında Alaz'ı buldu.
''Alaz!'' Asi koşarak Alaz'ın yanına giderken Alaz da kollarını açmış onu bekliyordu. Birbirlerine sımsıkı sarılırken Alaz saçlarına öpücükler bırakmayı ihmal etmedi. ''Senin ne işin var burada?''
''Senin için geldim... Geceden gelmek istedim ama avukatı da alıp gelmem gerekiyordu sabahı beklemek zorunda kaldım. İyi misin? Çok korktun mu?''
''İyiyim.'' Asi üstündeki şaşkınlığı atabildiği an ilk cümlesi bu oldu. ''Biraz korktum ama iyiyim.''
''Sana sen benim babamın kim olduğunu biliyor musun diyen dallama rektörün oğluymuş.'' Asi'nin ağzı açık kaldı. ''Babası da rezil olmamak için konuyu kapatmak istedi – herif sizden şikayetçi olamadı o yüzden.''
''Yaptığı yanına mı kalacak yani?''
''Asi maalesef ki kimse kimsenin fotoğrafını çekti diye müebbet hapis cezası yemez zaten.'' Asi gözlerini devirdi. Morali bozulmuştu. ''Siz de herifi dövüp rahatlamışsınız işte – ayrıca ben babasını gördüm ve o herifin bir daha böyle bir şey yapmaya cesaret edebileceğini sanmıyorum.''
''Çok teşekkürler Alaz.'' Rüya geldiklerinden beri ilk kez konuştu. ''Ben bizimkilere söyleyemedim meseleyi... Sen olmasan sürünürdük burada.''
''Rica ederim Rüya.'' Alaz tekrar Asi'ye döndü. ''Burada işimiz kalmadı artık. Gidelim mi?''
''Eşyalarımız vardı-''
''Bana verdiler arabaya koydum hepsini.'' İki kız kafasını sallarken Alaz elini Asi'nin omzuna attı ve beraber karakoldan çıktılar. Rüya da peşlerinden geldi.
''Rüya seni de eve bırakalım.''
''Gerek yok.'' Rüya kafasıyla uzakta duran uzun boylu esmer bir adamı gösterdi. ''Sana bahsettiğim çocuk gelmiş.''
Asi Rüya'nın gösterdiği yere bakıp ''Eyvah.'' dedi. ''Adama da rezil olduk.''
''Garip bir şekilde hoşuna gitti aslında.'' Rüya bir adama bir Asi'ye bakarken sesinde şaşkın bir ton vardı. ''Arkadaşımla beraber birini dövdük deyince baya güldü.''
''Değişik fantezileri var demek ki-''
Yanından gelen boğaz temizleme sesiyle Asi kaşlarını çatarak Alaz'a döndü. ''Aman Kibar Feyzo! Hayatında ilk defa fantezi kelimesini duydun sanki.''
Rüya kahkaha atarken ''Hadi kaçtım ben.'' deyip eşyalarını aldı ve tabiri caizse gerçekten de kaçarak kendisini bekleyen kişiye gitti. O gider gitmez Alaz Asi'ye tekrar sımsıkı sarıldı. ''Sen beni hiç özlemedin mi? Çok az sarıldın bana.''
''Çok özledim.'' Asi kafasını Alaz'ın boynuna gömüp birkaç öpücük bıraktı oraya. ''Sadece seni burada gördüğüme şaşırdım... Yani ben çözerim dedin ama telefonla falan halledersin sanmıştım.''
''Çok korktum dediğin için seni görmem gerekiyordu.'' Alaz Asi'nin saçlarını okşarken Asi çenesini göğsüne yaslamıştı. ''Zaten bu hafta seni göremeyecek olmak hiç içime sinmiyordu-''
''Alaz kuzeninin nişanı vardı!'' Asi aklına gelen şeyle yerinden sıçradı. ''O ne olacak?''
''Bir şey olmaz anlatırım durumu-''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
miss americana & the heartbreak prince | aslaz texting
Teen FictionAsi ve Alaz Twitter üzerinden tanışırlar.