Hayatta bazen keşke unutsam dediğimiz anlar vardır ve bu anlar sürekli hafızamızda dönüp durur. Unutmak istersin, unutamazsın
Neler olduğu umrumda bile değildi. Kafamın içinde büyük bir kargaşa vardı ve artık içerdeki sesleri susturmamın bir yolu yoktu
Ofisteydim, mücevher tasarımı ile uğraşıyordum. Bu seferki müşteri şirkete iyi kazanç sağlıyacaktı ama umrumda değildi. Olanları düşünüp duruyordum
Annem bin de hatta milyon da bir ihtimali gerçekleştirip bana hamileyken Eftalya'ya da hamile kalmıştı. İmkansız gibiydi ama gerçekti. Aslında bir bakıma ikizdik ama babalarımız çok farklı insanlardı
"İyi misin sen?" diyen Arda'nın sesiyle kendime geldim. 'Misiniz?' değil 'misin?' demişti gerçekten iyi görünmüyor olmalıydım. Yoksa Arda hep saygılı davranırdı
"Sorma bir şey" mücevher tasarımını ona uzattım "Al şunu, nerde hangi taş kullanılacak belirttim. Önce Leyla hanıma gösterin sonra işleme sokun" cümlemi bitirdiğimde ofisten çıkıp hastaneye gittim. Beni Tayfun amcam karşıladı.
Karşılamaz olaydı...
Her zaman bana sevgiyle bakan gòzlerin içinde bugün öfke gördüm. Ergün'e olan nefreti bana yansıyordu.
"Öğrenmişsin" dedim dalga geçer gibi
"Eftalya uyandı, ama seni görmek ister mi bilmem" dedi hiç tepki göstermeden.
hızlı adımlarla Kardeşimin odasına gittim. Ama orda da bana olan bakışlar aynıydı. Eftalya'nın yanında oturan Yankı olmasa yüzüme kimse gülümseyerek bakmıyacaktı. Omzumda Tayfun amcamın elini hissedince döndüm.
"Açelya konuşmalıyız" dedi tek solukta
"Ne konuşucaz?" derken belli etmesem de gerilmiştim
"Artık Dolunay'ları temsil edemezsin, Eftalya senin yerine lider olucak" dediğinde gözlerimde bir şok ifadesi belirdi ama hemen bu ifadeyi sildim
"Eftalya mı?" dedim panikle "Amca hasta o! Senin niyetin kardeşimi öldürmekse önce beni karşına alıcaksın!"
"İyleşti, ve sen bir Dolunay değilsin bir Soykamer'sın Açelya" bana düşmanıymışım gibi bakıyordu. "Hem seni eğitirken Eftalya da boş durmadı"
"Ne saçmalıyosun sen?"
"Baban liderliği boş bırakamazdı, bu yüzden seni ve onu ayrı ayrı eğitti"
"Liderlik koltuğuna beni oturtan kimdi Amca?" dedim dalga geçer gibi
"Bendim, ve şimdi geri alıyorum" dedi o da ciddiyetle
"Kaldır o zaman beni koltuğumdan kaldırabiliyorsan Tayfun" dedim ve çıkışa yöneldim
"Tayfun ha?" güldü "Kendi kardeşine düşman olmayı mı seçiyorsun?"
"Gerekirse evet. Sizin gibi iki yüzlülerin yanında olmaktansa Öz babam olacak o şerefsizin yanında olurum daha iyi" dedim ona dönmeden
"O adam senin anneni öldürdü!" dedi gür bir sesle bir an duraksayıp ona baktım.
Güldüm. "Annemin öldüğüne bu kadar emin misin? Ben inanmıyorum da artık" dedim ona dönerek "Benim hiç bir şeye inancım kalmadı. Ailem dediğim insanlar bile şuan karşımda duruyor"
Sustu, sadece susup bana baktı
"Senin bu ailede yerin yok" dedigini duydum ama umursamazca arabama binip tam gaz yeni evime ah, pardon otele sürdüm.
Ertesi gün uyandığımda beni Atakan'ın kahkahaları değil yüzüme vuran güneş ışığı uyandırdı.
Ne yapmalıydım bilmiyordum ama hata yapma lüksüm yoktu. Hata yaparsam biterdim. Acil toplantı istemiştim bugün için. Doruk ve oz abisi Hazar da orda olacaktı Bozkurt ailesini onlar temsil edecekti. Aile karmaşasında olan tek ben değildim.
Arabada giderken yan koltukta duran yeni kimliğime baktım. 'Açelya Soykamer' yazıyordu. Yeni soyadım yeni bir başlangıç olmuştu. Ailem dediğim insanların bir bir kaybolduğu bir başlangıç
Toplantı salonuna girdiğimde tüm gözler bana döndü. Lider olduğum için mi yoksa eşofman takımıyla, mahalle kekosu gibi içeri girdiğim için mi bilmiyordum.
Bir kaç saniye etrafa baktım ve Eftalya'yı gördüm. Bana bakışından amcamın onu doldurdugu belli oluyordu
"Sizde sıkıldınız değil mi sayın Dolunay örgütü üyeleri" dedim koltuğuma otururken "her şey karman çorman bu aralar. Kimin babası kim belli değil" güldüm "Dolunay ismi sizce de çok sıkıcı değil mi? Bu ismi değiştirmemiz gerek, fikri olan?" Herkez bana boş boş bakıyordu. "Tamam ben seçerim"
Muhtemelen çoğu delirdiğimi düşünüyordu ama tam delirmemiştim.
"Aslında bu kargaşa çıkmaz sokak gibi ha?" dedim gülümsiyerekten "Çıkmazlarla ilgili bir şey olsun"
"Büyük Çıkmaz" dedi arkamdan tanımadığım bir ses ona baktım
"Çok iyi fikir Hazar Bozkurt" dedim fikri beğenmiştim. Tabiki onu tanıyordum
Doruk ayağa kalkıp abisine bir sandalye getirdi yan yana oturdular. Bizim ailenin aksine onlar çok iyi anlaşıyordu.
"Evet bu örgütün yeni adı Büyük Çıkmaz oluyor. Üşenenler için BÇ de diyebiliriz" dedim hiç gülümsememi bozmadan
"Harika bir fikir kızım" dedi arkamdan gelen bir kadın sesi. Ardından Eftalya'nın korku dolu sesini duydum.
"Anne"
Arkamı dönmemle o yüzü gördüm. Yıllar önce kanlarla dolu olarak gördüğüm yüzü
"Anne" derken sesim titredi
Tüm üyeler şokla bakıyordu ve ben de çok içindeydim. Hiç yapmıyacağım bir şey yaptım ve kontrolü kaybettim. Gözlerim karardı.
Bölüm Sonu
Beni görenler şaşkın softonic saolsun artık depresyondan çıktım. Wattpad yükleyebildim. Bıktım ama neyse
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BÜYÜK ÇIKMAZ [Psikolog'un Kızı]
RandomBugünden sonra hayatımın değişeceğini, bütün yüklerin benim omuzlarıma yükleneceğini biliyordum. Çünkü babam beni seçmişti ♧♧♧ "Ben Açelya Dolunay bundan sonra Dolunay holdingin ve bu örgütün lideri benim" bana gergince bakan örgüt üyeleri olaya anl...