Bondage and Marriage [BL Novel TR Çeviri +18]

Bölüm 75

"Anladın mı?"

Ian, Noah'ı salonun pek kimsenin giremediği sessiz bir köşesine sıkıştırarak tehdit etti.

Ian, August'u uzaklaştırdığından beri çatık kaşlarında hiçbir rahatlama belirtisi göstermiyordu.

"Anladım..." diye cevapladı Noah kasvetli bir şekilde.

Ama lan ayrılır ayrılmaz Noah'ın gözleri sanki hiç mahzun olmamış gibi parladı.

"Başka biriyle oynarsam eğlenceli olmayacağını mı söyledi?

"Vay canına, çok eğlenceli olacak sanırım..."

Noah sessizce sandalyeye oturdu ve Ian'ın uzaklaşan figürünü izledi.

Çok fazla görüş alanından çıkmamış olmasına rağmen, Ian belli bir mesafeyi koruyordu.

Noah'a bir kez bakan lan, kısa süre sonra başka biriyle konuşmaya başladı.

Aralarında Rus aksanlı kişinin de bulunduğu grupla, sohbet kısa sürede uzadı.

Noah ayağını yere vurarak etrafına bakındı.

Bu salonda Betalardan çok Alfalar ve Omegalar vardı.

Bu oran farkı çoğu toplumda ortak bir özellikti.

Tıpkı sporcuların yarısından fazlasının Alfa, çocuk bakıcılarının önemli bir kısmının Omega olması gibi, üst sınıfın da Alfa ve Omega oranı her zaman yüksek olmuştur.

Alfalar doğal olarak baskınlık arayışındadır ve liderlik pozisyonlarını işgal ederler. Omegalarla ilişki kurma olasılıkları diğerlerine göre daha yüksektir.

Çocukları bu genetik özellikleri miras alır, daha fazla Alfa veya Omega'ya sahip olurlar ve döngü tekrar eder.

Bunun sonucunda üst sınıftaki Betaların oranı giderek azaldı.

Ancak son yıllarda savaşların ardından gelen yeni zenginlerin akını bu çevrelerdeki Betaların sayısını artırdı.

Neyse, önemli olan bu salonda bir hayli genç Alfa'nın bulunmasıydı.

Noah, sandalyesinde oturmuş, masum masum etrafına bakıyordu.

Ian geri dönmeden önce birinin kendisine yaklaşmasını umuyordu.

Ve sanki bu isteğine cevap vermiş gibi, beş dakikadan az bir zaman geçmişti ki, birisi köşede oturan Noah'ı fark edip yanına geldi.

Kişi sanki yeni yetişkin olmuş gibi görünüyordu.

"Herkes burada mı?"

Ancak soru Almancaydı.

Sadece İngilizce ve Fransızca bilen Noah şaşkınlıkla gözlerini kırpıştırdı.

Bunu bir teşvik olarak algılayan adam, genişçe sırıtarak onun yanına oturdu.

Noah, adamdan gelen Alfa'nın belirgin ve güçlü feromonlarını hissetti ve oturdukça feromonlar daha da güçlendi.

Adam Noah'ın yanına oturdu ve anlamadığı bir dilde, coşkuyla Almanca konuşmaya başladı.

Noah hem İngilizce hem de Fransızca cevap vermeye çalıştı, ancak adam Noah'ın şaşkınlığına rağmen kararlı bir şekilde Almanca konuşmaya devam etti.

Noah, Ian'ın baktığı yöne baktığında onun hâlâ başkalarıyla derin bir sohbet içinde olduğunu gördü.

Vazgeçen Noah, dikkatini tekrar Alman adama çevirdi.