Ikizler de baba krizi deprem etkisi yaratmıştı.Nazlı babasını bulmaya karar verirken Selin umursamaz görünmeyi tercih etmişti.Periyse ikizlerin aksine olaylara biraz daha duygusal yaklaşmıştı.Güneş kızlarına yarattığı uygun baba modelinin yalan olduğunu söylemek zorunda kalmış ve asıl babalarını anlatmıştı.Bunu atlatmalarının kolay olmayacağını biliyordu.
Nazlı Savaşı da alıp Urlaya babasını bulmaya giderken yine dayanamayıp olay çıkarmış Savaş da Nazlıyla kavga eden adama yumruk atmıştı.Tabii Savaşın yumruguyla adamın arkadaşları adama yardıma gelmiş bunun üzerine maceracı ikili kaçmayı tercih etmişti.Ama takip ediliyorlardı.Adamlar onları rahat bırakacak gibi görünmüyordu.Ta ki polisleri görene dek... Ama polisler Nazlı ve Savaşı dinlemeden sanki suçlularmış gibi onları karakola götürmüşlerdi.Bunu duyan Haluk Savaşı kışkırtıp onunla kavga etmiş ve son günlerde olanları bahane ederek onu tekrar akıl hastanesine kapatmıştı.Nazlı ne yaptıysa dinletememişti.Savaşı götürmüşlerdi.
Nazlı ve Savaş için olaylar böyle kötü sonuçlanırken Selin ve Ali de durum biraz farklıydı.Ali Selinden uzak durma kararını bir kenara bırakmış ona destek olmuştu.Onu yalnız bırakmamış başını belaya sokmasına da izin vermemişti.Birlikte güzel vakit geçirmişlerdi.Ali Seline arabasını bile vermişti.Arada tatlı tatlı atışsalarda birlikte eğlenmişlerdi.Ali Seline iyi gelmişti.
Güneş ve Haluk da olaylara direnmeye çalışıyorlardı.Güneşin kafası çok karışıktı.Sürekli Halukun ona söylemediği şeyleri öğrenmişti ve bu sonradan öğrendiği meselelerden sonra ona olan güvenini kaybetmeye başlamıştı.Gerçi olaylarda Halukun bir suçu yoktu bela gelip onu buluyordu.
Nazlı odasında bir oraya bir buraya yürüyordu.Savaşın akıl hastanesine kapatılmasını düşündükçe deliriyordu.Savaş orda olmamalıydı.Onu orada bırakmazdı.Çünkü Savaş onun için önemliydi.Çünkü ondan hoş..Hayır dedi kendi kendine bunun şu an hiç sırası değil.Onu kurtarmalıydı çünkü Savaş onun tek arkadaşıydı.Onu kurtaracaktı.Ama bunu yalnız yapamayacağını biliyordu.Ani bir kararla Selinin odasına gitti.Sonuçta uygulama da pek benzemeselerde teorik olarak ikiziydi.Yine de iyi bir fikir mi diye düşünmeden edemedi ama denemeye değerdi.Odaya girdiğinde Selini ayna karşısında görünce hiç şaşırmamıştı bazı şeyler hiç değişmiyordu.Selin nolduğunu anlayamadan onu çekti yatağa oturttu.
S:Noluyor Nazlı?
N:Savaşı oraya kapattılar.
S:Evet biliyorum da sen iyi misin?
N:...
S:Ne Savaşmiş arkadaş yaa..Bana bak sen yoksa gönlünü mü kaptırdın bu manyağa?
N:Ne alakası var Selin yaa?!
Nazlı tam kalkıp gidecekken Selin onu tekrar oturttu.
S:Tamam hadi söyle neden geldin odaya?
N:Bana yardım et.
S:Tamam ediyim de napicaz?
N:Savaşı ordan çıkaralım.
S:Biz napabiliriz ki?
N:Bilmiyorum buluruz biz yolunu.
S:Hmm yalnız yapamayız o zaman bir suç ortağı daha lazım bizeNazlı ne dediğini anlamazken Selin onu da yanında sürükledi. Yeni suç ortaklarini aramaya gittiler.Onu bahçede müzik dinlerken yakalamışlardı.
S:Alii kalk gidiyoruz.
A:Nereye?
S:Hadi yürü arabada anlatırım.
Ali başta biraz etse de Selinin tatlı bakışlarına Nazlının üzgün oluşuna Savaşın haksızlığa uğramasına dayanamamış planı kabul etmişti.Hastaneye gittiler ve yaptıkları planı uygulamaya başladılar.Aslında basitti ama işe yarayacaktı inanıyorlardı.Ali tekerlekli sandalyedeki Selini sürerken sırıtıyordu.
S:Arabada böyle konuşmamıştık.Ben doktor olacaktım.
A:Sen adamı sağlığından edersin kızım ne doktorluğu?
Selin tam ona cevap verecekken Nazlının telaşlı bir şekilde onlara doğru geldiğini görünce durdu.Bu sırada da siren çalmaya başladı.
S:Sen hastaneyi mi yaktın?!
N:Ya hadi çabuk kalk acelemiz var.Savaş kendine geldiğini hissetti.Ilaçlar yine onu kendinden geçirmişti.Bu hastaneden de o ilaçlardan da nefret ediyordu. Yavaş yavaş gözlerini açtığında odada yalnız olmadığını fark etti
Melisa elini tutmuş ona bakıyordu.Savaş inanamamıştı.
S:Melisa?
M:Efendim sevgilim?
S:Sen burada mısın?
M:Evet burada yanındayım