Bölüm 17:Canımın Acısı

2.3K 148 43
                                    

"birikti her acı içimde,
   kendime yer kalmadı"

Hodges-My Side of The Story



Vote ve yorumlarınızı merakla bekliyorum koruyucu meleklerim!

Keyifli okumalar:)

Bölüm 17:Canımın Acısı

Gözlerimi zor olsa da açmayı başarmıştım.Etrafıma bakındığımda bodrum kata benzer bir yerde olduğumu anladım.Penceresi küçücüktü ve oldukça yüksekteydi.Arkada bağlanmış olan ellerimi oynatarak çözmeye çalışırken kapının dışından konuşma sesleri geliyordu.Sesleri dinlemeye başladığımda Kamerinde sesini duymuş gibi oldum.Biraz sonra sesler kesildi ve kapının bir çok kez kilitlenmiş olan kilidi açılmaya başladı.İçeriye tüm şerefsizliğiyle Zeki ve yüzü gözü dağılmış olan Kamer girdi.Ayakta bile zor durduğu halde bir hışımla yanıma gelip yüzümü avuçlarının arasına yerleştirdi Kamer hemen ardından alnını alnıma yasladı.Fısıldayarak "Özür dilerim" dedi.Zeki bizi izlerken yanında ki adama bir kaç şey söyleyip çıktı.Kamer tek elini bağlı olan elime indirdi ve "Seni çözücem tamam mı?" dedi kulağıma oldukça yaklaşarak.Kafamı evet anlamında sallayınca ipi çözmeye başladı.Arkasında ki adam öylece bize bakıyorken "Eve gitmek istiyorum" dedim."Gidiceksin meleğim gidiceksin" dedi bir yandan ayağımda ki ipi çözerken.Bileklerimi ovalıyorken ayağımda ki iplerden de kurtuldum.Kamer ayağa kalktı ve biraz sendeledi.Gerçekten çok kötü görünüyordu.Ellerini belime yerleştirip beni ayağa kaldırdı ve bir elini belime koyarak bana destek oldu.Bende tek elimi omzuna koyduğumda "Artık gidebiliriz" dedi yalandan gülümseyerek.Başımızda dikilen adamın yanından geçip gittik ardından önümüze merdiven çıktı.Merdivenlerden zar zor çıkarken Kamer nefes almakta güçlük çekiyor gibiydi."Canın çok acıyor mu?" dedim ona bakmaya çalışarak.Belime daha da destek çıkarak "Canımın acısı" dedi."Sensin" diye ekledi ardından.İçim burkuldu.Kalbim acıdı yine.Merdivenleri bitirip düzlüğe çıktığımızda Zeki ellerini arkasında birleştirmiş adeta bizi bekliyor gibiydi.Ben meraklı gözlerle Kamer'e bakıyorken Zeki "Milan seninle işimiz bitti artık gidebilirsin" dedi sinsice bana bakarak.Kamerden kendimi uzaklaştırıp Zekiye doğru bir adım attım."Hayatımda bir çok şerefi olmayanı gördüm ama senin kadar şerefsiz olanı görmedim!" dedim bağırarak.

Hafif kahkaha attı ve "Kamer benimle kalıcak" dedi.Kamer bir elini duvara koymuş duruyorken "Kapat çeneni" dedi güçlükle.Zeki "Direnmene bayılıyorum" dedi."Aynı baban gibi,oda ölmeden direnmeye ça-" lafını bitirmesine izin vermedi Kamer o saniye üzerine atladı Zeki şerefsizinin.O anın şaşkınlığıyla bakıp kalmışken Kamer Zekinin yakasına yapışmış ve onu yere sermişti.Zeki Kamere ufak bir tekme atınca Kamer yan tarafa yuvarlandı,Zeki fırsattan istifade elini beline uzattı ve silahını çıkardı.

Kamer yavaşça yerinde doğrulduğunda Zeki silahı bana doğru doğrulttu ve Kamere "Eğer benim tarafımda olmazsan kız ölür" dedi ölür kelimesine vurgu yaparak.Kamer ağır adımlarla Zekiye doğru gitmeye başlayınca "Kamer gitme" diye bağırdım ana bana sanki hiç bir şey olmıcakmış gibi baktığında yerimde kalmaya çalıştım.

Zeki silahı Kamere doğrulttuğunda istemsizce öne doğru gittim.Kamerin gözü hiç bir şeyi görmüyordu resmen.Zeki "Seni vurmak zorunda kalıcam oğlum" dedi.Kamer muzipçe gülümseyip "Ben senin oğlun değilim senin piçine ne olduğunu hatırlamıyor musun yoksa?" dedi.

Neler döndüğünü bilmiyordum ama tek isteğim Kamerle burdan sağ salim çıkabilmekti.Zekinin o an sinirden elinin titrediğini gördükten hemen sonra tetiği çekti ve namluyu Kamerin kalbine doğrulttu.

Koruyucu Melek Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin