PLAN .

27 3 7
                                    

    Saat 6.05 ti. Bu kadar erken uyandığım için şaşkındım.
Başım dayanılmaz bir şekilde ağrıyordu. Okula gitmeme fikrini kafaya koymuştum ancak aklıma o paçoz kız ve Çağancığım gelince vazgeçmemek elde değildi. O kezban kız gelmeden önce ne kadar güzeldi.  Her şey de kontrolüm altındaydı oysaki.Fakat ben cemreyim. Cemre Hasoğlu. Asla pes etmem. Bir yolunu bulacağım ve o kız ile Çağan'ın arasını bir şekilde bozacağım.

Gece 3 gibi uykuya dalmıştım.
Evet Çağanı seviyordum hâlâ da seviyorum ancak neden abisi Çınar ile beraber oldum bilmiyorum.
Belki de Çağan hakkında bir şey öğrenmek içindi.
Onu sarhoş edip ağzından laf almaya çalışıyordum ancak işler saçmalaşıp başka yerlere gidiyordu.

Çınar hâlâ derin uykudaydı.Ona kahvaltı hazırlayabilirdim.Mutfağa yöneldim.Gerçekten fazlasıyla büyüktü.Çağan'ı anlayamıyordum.Abisiyle iyi geçinip bu evde yaşayabilirdi oysaki. Bu mutfak devâsaydı.

Buzdolabından birkaç tane domates çıkardım. Bir bıçak ve kesme tahtası alıp domatesleri kesmeye başladım.Bu işlerde beceriksiz olduğumu biliyordum.Beni hiç şaşırtmadı ki parmağımın ucunu kestim. Bir damla kan akmıştı ancak gene de acımıştı.Bir yara bandı yapıştırmak iyi gelirdi belki de.
Hemen banyoya doğru yöneldim.
Bir sürü çekmece vardı. Neredeyse hepsine baktım ancak bir tane bile yara bandı yoktu.
En alttaki derin çekmeceyi açtım. İçinde havlular vardı. En alttaki havlunun altına elimi soktum. Belki de orada bir şeyler bulurum diye ancak ellediğim şey yara bandını hiç andırmıyordu. Tutup kendime doğru çektiğimde ise gözlerime inanamadım
Oha!
Uyuşturucu mu?
Havlunun altında 15-20 tane uyuşturucu dolu poşetler vardı.
Bu Çınardan beklenebilecek bir hareketti.Zaten psikopatın tekiydi.
Büyük ihtimalle daha fazlasına sahipti ve bunları satıyordu.Bu işe burnumu sokmamalıydım.
Derken aklıma işe yarayacağına bir nevi emin olduğum bir plan geldi.eğer her şey tıkırında giderse olacaklar bir süre unutulmayacaktı.
İşte bu be!

Uyuştucu paketlerinin fotoğraflarını çektikten sonra kahvaltıyı hazırladım ve Çınar'a okula gittiğimi belirtmek için bir not yazdım ardından yola çıktım.
Okul pek uzakta değildi. 30 dk kadar sonra okulun bahçesine adımımı attım. Gözlerim Çağan'ı arıyordu bir andan da bu planın işe yaraması için dua ediyordum.
Bir süre sonra okul kapısının biraz ötesinde duvara yaslanmış bir şekilde duran Çağan'ı gördüm.Umarım her şey yolunda giderdi de istediğim olurdu.

Hızlı adımlar ile Çağan'ın yanına doğru yol aldım.
Oraya vardığımda meraklı gözlerle bana bakıyordu ve sordu bana
"Ne oldu ne bu acele?"
  "Ah Çağancığım bomba gibi bir haber ile geldim."
  "Cemre senin saçma sapan dedikoduların ile uğraşamam git başkalarının tepkilerine tanık ol"
"Duyduklarından sonra fikrin değişecek eminim"
"Söyle o zaman ne oldu?"
  "Şey ya şimdi abinden rica ettim ödevime yardım etmesi için. O da evine çağırdı beni sonra karnımız acıktı ben de mutfakta elimi kestim işte banyoya gidip yara bandı alacaktım çekmeceleri karıştırırken bi baktım ki ne göreyim!"
Telefonumu acele etmeden keyifli bir şekilde elime alıp fotoğrafı açtım ve Çağan'a göstererek
"Bak abin galiba biraz yaramazlık yapmış"
Çağan'ın değişen yüz ifadesi her şeyin tam da istediğim gibi ilerlediğini gösterdi.
Ses tonunu değiştirmemeye çalışarak devam etti konuşmasına
"Yani ne olmuş??"
  "Bilirim abin seni sevmese de sen onu çok seversin.Tehlikede olması kötü oldu dimi ya?"
  "Cemre abim senin de arkadaşın bir şey yapmayacağını ikimizde biliyoruz şimdi konuşman bittiyse izninle ben gidiyorum"
Adımını atacaktı ki önüne geçip onu durdurdum.
"Benden her şeyi bekle Çağan tamam mı? Yaparım. Kimseden de korkum olmadığını iyi biliyorsun."
Çağan sıkılmıştı.
"Dur tahmin edeyim şimdi sen benden bir şey yapmamı isteyeceksin yaparsam fotoğrafı silip sessiz kalacaksın. Gerçekten çok yaratıcısın"
"Başka çaren var mı ki? En kolay yol bu teklifi kabul et ve kurtul hemen"
Çağan bir an duraksadı.
"Aslında bir şekilde telefonunu çalsam şifreyi kırdırtsam fotoğrafı silebilirim ancak o vakite kadar ne yapacağın belli olmaz senin belki daha kolayıma gelir bu söyle bakalım ne istiyorsun benden?"
Bir kahkaha patlattım. Çünkü kabul edecekti biliyordum. Her şeyi anlattım en ince ayrıntısına kadar. İlk önce kabul etmeyecek gibi bir havası vardı ancak onu ikna etmek benim işimdi.
Gene geldi paçoz kız
Gözlerimiz buluştu.
Bir kahkaha daha patlattım.
  Kız umursamıyormuş gibi davranıp okul kapısına doğru yürümeye başladı. İşte sonunda her şey kontrölüm altındaydı.
Artık huzura kavuşacaktım.
Çok yakında

Yarın..
.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 01, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KAPIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin