Senin İçindi

BÖLÜM-1 Bütün Hayatım

SELİN BARLAS'TAN

Karşımda duran gelinliğime bakarken son birkaç aydır yaşadıklarım gözlerimin önünde bir film şeridi gibi canlandı. Yarın gerçekten evlenecek miydim şimdi?

Bu imkansız! Ailemi tanıyamıyorum artık. Ailem Barış'ın ailesiyle dost oldukları için bizi evlendirmek istediler. Onlara Barışla evlenmeyeceğimi anlatmaya çalıştım ama beni dinlemediler. Her seferinde onların istediklerini yapmayacağım bu kez olmaz. Bu kez hayatıma karışamazlar. Nasıl anlamazlar beni! Peki ya Barış? Onu sevmiyorum ve asla onunla evlenemem, o resmen bir psikopat.

Onu hayatımda istemiyorum. Ona her şeyi anlatmalıyım. Evet kesinlikle onunla konuşmalıyım. Bunu hem kendim hem de onun için yapmalıyım. Her ne kadar beni seviyor olsa da, bensiz bir hayata alışmalı.

Hayatımda ilk defa kendim için en doğru olan kararı verdim ve biraz cesaretle Barış'lara gitmek için evden çıktım. Arabama doğru ilerlerken düşündüğüm tek şey onu kendimden uzaklaştırmaktı.

Yol boyunca söyleyeceklerimi kafamda toparlamaya çalıştım. Sonunda Barış'ın evine geldim. Kapıyı açan hizmetçiyi ittirerek içeri girdim. "Barış nerede?" diye sordum. "Efendim Barış Bey şirkete gittiler, kalan birkaç işini tamamlamak için. İsterseniz telefonla arayayım." dedi.

"İstemez" diyerek şirkete gitmek için evden çıktım. Arabama bindim ve arabayı çalıştırdım. Yolda giderken benzin almak için arabayı durdurdum ve arabadan indim. Şirkete gitmek için orman yolunu kullanmam gerekecek çünkü yollar tıkanmış.

Ne kadar şaşırdım! Yolların açılmasını beklemek için vaktim yok bir kaç saat sonra hava kararacak acele etmeliyim, ama önce marketten su almalıyım. Marketten su alıp çıktım ve arabaya binip, sürmeye başladım.

Yolda giderken önüme bir çocuk çıktı ve arabayı son anda durdurabildim. Hemen çocuğu kontrol etmek için arabadan indim.

Çocuğun yanına doğru ilerlerken en son hatırladığım şey birinin beni bayıltması oldu. Yavaş yavaş kendime gelmeye başladım. Etraf karanlıktı. "Kimse yok mu! Yardım edin" diye bağırmaya başladım. Birden kapı açıldı ve içeriye iri yapılı mavi gözlü bir adam girdi. "Ne istiyorsunuz benden" diye sordum mavi gözlü adama.

"Yakında öğrenirsin" diyerek sustu. Bir süre konuşmadık sonra adamın telefonu çaldı. "Evet ona öyle söyleyin." kime ne söyleyecekler hiçbir şey anlamıyorum."Eğer o ihaleyi imzalarsa nişanlısını öldüreceğim.

Aynen dediğim gibi söyleyin. Seçim onun ya işi ya nişanlısı" deyip telefonu kapattı. Yani eğer ihaleyi imzalarsa beni öldürecekler mi bu imkansız, buradan kaçmanın bir yolunu bulmalıyım. Hem de hemen...