Bölüm-11 "Sizin Şirket Olmaz"

49 6 2
                                    

Arkadaşlar bölümü biraz geç yazdım ama eğer okunma, yorum ve oy artarsa daha erken yazabilirim. İyi okumalar... Multimedya Selin

Selin'den

Sonunda eve gelebilmiştik. Cenk'i ne kadar ısrar etsem de buraya getiremedim. Ama olsun her insan kendi evinde rahat eder diyerek ayağımı sehpaya uzattım.

 Ayağıma çarparak yanıma oturan Barış'a ters bir bakış attım. Vee ben size Barışla aynı evde yaşadığımızı söylemedim. Neyse ki üç veya dört gün kalacak.

 İş için gelmiş, inanmamıştım ama öyleymiş. Aramızdaki bu gerginlik çok uzun sürmeden konuşmaya başladım.

 "İstanbul'a döndüğümüzde bizim şirkette çalışmayı düşünüyorum!" bu sözüm daha çok haber verir gibi çıkmıştı tamda istediğim gibi.

 "Sen zaten benimle evlenecektin istersen bizim şirkette de çalışabilirsin" dedi istifini bozmadan. OHA. Bir şey diyemiyorum, sanırım konuşmayı unuttum. Bu çocuğa ne oldu iki günde bütün dediklerimi kabul ediyor.

 Ayrıca o bizim şirkette çalış mı dedi?? Tam anlayamadım da? "Sizin şirket olmaz!" dedim. "Neden?" demesiyle hemen cevapladım.

 "Daha evlenmek adı üstünde ayrıca bizim evleneceğimize nasıl bu kadar emin olabilirsin ki!!" dedim yükselen sesimle. O da düşünür gibi yaptıktan sonra hemen devam etti.

 "Senin Pınar olayından önce benden hoşlandığını biliyorum. Bizim için artık bir engel kalmadı ve bende öyle düşündüm..." dedi ve hemen devam etti.

 "Ayrıca düşünecek çok zamanın var diyorum yani" dedi ve bana alaylı bir gülücük yolladı. Ya tamam Pınara bir şey olmadan önce onu seviyor olabilirdim ama o zamanlar sadece hoşlantıydı ve ben önemsememiştim bu yüzden onu kolayca unutmuştum.

 Ama şimdi benim nefretim filan hiçbir şey kalmadı sonuçta bunu babam yapmış... Bir saniye babam mı dedim ben o adama bir daha baba dememeye kendime söz verdim.

 "Demek sen benim için Pınarı öldüren adamın suçunu üstlendin???" bu sorumla duraksamadan "Evet" dedi. Büyük ihtimalle babama Pınarı öldüren adam dememe çok şaşırmadı.

 Ne diyebilirdim ki beni tanıyor. Peki ya bizim şirket kötü işlere bulaştıysa?? Aklıma gelen bu soruyla ağzımdan bir hıçkırık kaçtı hayır şimdi ağlamayacağım. Hemen Barış'a döndüm. 

"Barış bizim şirkette kötü işlere bulaşmış mıdır??" dedim merakla. "Üzgünüm ama evet" demesiyle neden onların şirketinde çalışmam gerektiğini anladım ve konuşmaya devam ettim. 

"Peki ya sizin şirket böyle şeylere kalkıştı mı??" dedim. "Hayır kendimi bunu karıştırırım ama şirketi asla o bana dedemden kaldı.

 Dedem için o şirketi yönetebilecek tek kişi bendim ve ben de bu yüzden şirketi kullanmadım." demesiyle şaşırdım.

 Barış'ın dedesini bu kadar sevdiğini bilmiyordum. Aslında Barış'ın dediği gibi büyük ihtimalle onunla evleneceğim -başka çarem yok- bu yüzden şirketlerinde çalışabilirim. Aklıma gelen şeyle konuşmaya başladım. "Barış..."

Senin İçindiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin