Multimedia:
Mekselina - Meyra
İzgi - DideMekselina balkonda saskin saskin etrafina bakarken teyzesi once Mekselina'yi durttu. Daha sonra bogazini temizledi. Mekselina durtulmesinin ardindan silkindi ve salak bakislarini normale dondurdu. Teyzesi konusmaya basladi. :
- Sevgili Kraliyet Satosu Vampirleri size cok iyi bir haberim var. Yani biri var yanimda.
Dedi ve Mekselinayi disaridan gorunebilecek kadar one cekti. Mekselina halkin gorus acisina girince herkez birbirine bakti ve bir uğultu olustu. Mekselinanin teyzesi konusmasina devam etmeden once oksurdu boylece ugultu kesildi. Ve teyzeside devam etti. :
- ... Bu kizda sizler gibi vampir. Ama sizler ve benim icin ozel bir vampir. O Kralice Sara'nın kizi. Yani sizin Prensesiniz.
Dedi. Herkezde bir sessizlik vardi. Hic kimse gozlerini buyultmek disinda bir tepki vermemisti. Derken bir kiz cilginca alkislarken bir yandanda "Yaşasin Prenses! Yaşasin Prenses!" Diye bagirmaya basladi. Kizin bunu yapmasiyla bir kac kisi daha eslik etti ve 10 sn kadar sonra herkez o kizin yaptigini yapiyordu. Cilginca alkislayarak bagiriyorlardi. Kimseden ses cikmayinca endiselinip utanan Mekselina simdi gulumsuyordu.Balkon konusmasi bittikten sonra Mekselina ve teyzesi satonun ust katinda kocaman bir odaya cikmislardi. Iceri girdiklerinde 3 tane kiz onlari bekliyordu. Teyzesi onlari gorunce, " Ahhh! Iste benim enlerim Mekselina. Bu Meyra, Kendisi benim en iyi savascilarimdan. Ayrica kendisini cok severim."
Dedi bu sirada o kizin belini tutuyordu. Sonra hemen yanindakinin elini tuttu ve konusmaya devam etti. "... Buda Izgi, oda benim savascilarimdandir. Ve Meyra icin soyledigim sey onun icinde gecerli. Onuda cok seviyorum." Dedi. Daha sonra hemen yanindakinin omzuna elini atti ve konusmaya devam etti. "... Ve buda Dide, o Meyra ve Izgi gibi savasci degildir. O bana yardimci olur. Benim sağ kolumdur. Herşeyi cok iyi yapar. En iyiside ne biliyor musun, Ajanlik. Yari vampir yari insan oldugu icin güneşten bizim kadar etkilenmez. Yani güneş onun için oldürucu degildir. Günduz islerimi o halleder." Dedi.
Mekselina hepsiyle tek tek el sıkışmaya basladi. Meyra'yla el sıkışti. Izginin elini tuttuğunda ona şaşkinca bakti ve:
- Hey! Sen teyzem balkonda konustuktan sonra alkisi baslatan kiz degilmisin ?
- Ta kendisiyim .
Dedi gulerek. Mekselina da ayni sekilde guldu. Daha sonra son olarak Dideyle el sıkısti. El sıkışma mevzusu bittikten sonra oturdular. Duvarin dibindeki sandalyelere teyzesi ve Mekselina tam karsilarina ise Diger uçü oturdular. Ve teyzesi yuzunu eksiterek konusmaya basladi. " Sizleri yiğenim Mekselina'ya enlerim olarak tanittim. Ve benim en sevdigimin bir parcasi olan Mekselina'ninda su anlik korunmaya ihtiyaci var en azindan egitimi bitene kadar ve benim en sevdigimi korumak icin en guvendiklerimden baskasina gorev vermem uygun olmazdi, herhalde."
Deyince Mekselina kafasini teyzesinin oldugu yere cevirdi ve hafiften sinirlenmis bir sekilde:
- Benim korunmaya ihtiyacim yok. Kendimi koruyabilirim. Ayrica beni korumak icin gorevlendirdigin kisilerle buyuk ihtimalle ayni yastayim. Teyze !
Teyzeyi bastirarak soylemisti. Teyzeside tabiki Mekselina'nin bu sitemine karsilik vermisti. :
- Tabikide, normal insanlara karsi kendini koruyabilirsin. Ama kurtadamlarla boy olcusmek icin daha cok zayifsin. Yani en azindan gucunu kullanamiyorsun. Seni koruyacak kisilere gelince onlar cok iyi savasci ve yardimci. Senin onlari koruman olarak gormene hic gerek yok. Arkadasmis gibi gor. Eminim oyle hissetmene yardimci olacaklardir. Oyle degilmi ?"
Dedi. Ve o üc kafadara döndü. Onlarsa Mekselina'nın onlari kuçumser gibi konusmasina aldirmamislar ve hala gulumsuyorlardi. Bu sorunun ardindan anlasmiscasina ses cikarmadan baslarini assagi yukari salladilar. Teyzeside Mekselina'ya, " Ha, ne dersin ? Daha olumlu yaklasabilir misin ?" Bakislarini atmisti. Mekselina'nin bir sey demesine izin vermeden
Meyra " Bugun sana şatoyu gezdirmemize ne dersin ?" Deyince Lafinin devamini biliyormuş gibi ortaya atlayan Izgiyle ayni anda ayni seyi soylediler :
-... Hem konusuruzda.
Dedikten sonra uçü birden gulmeye basladilar. Mekselina ve teyzeside onlara gulumseyerek eslik ediyordu. Daha sonra Mekselina " Peki." Dercesine basini salladi. Bunun üzerine Dide :
- Eeee ? Hadi o zaman ne bekliyoruz, simdiden gezmeye baslayalim. Cunku bu sato gezmeleri biraz zor bitiyor.
Dedi. Gulerek...
Mekselina teyzesine bakti. Bakislariyla " Ben gidiyorum." Deyince teyzesi gulumsedi ve kafasiyla onayladi. Meyra, Izgi, Dide ve Mekselina odadan disari ciktiklarinda durdular. Meyra konusmaya basladi :
- Seyyy. Ben konusuruz diye dusunmustum. Nasil olsa eninde sonunda bu koca evi ogreneceksin. Senin icinde-
Meyra lafini tamamlayamadan Mekselina devamini anlamis gibi, " Evet, uygun." Dedi. Ve devamina onunda onlari tanimak istediğini ekledi. Dide :
- Peki nerde konusucaz ? Yani biseylerde yiyebilcegimiz bir yer olsun. Pasta falan.
Dedi gülümseyerek. Surat ifadesi " Ben hep açim; beni idare edin." Seklindeydi. Mekselina'nin aklina o an okulunun karsisindaki pastane geldi. Cok guzel pastalari vardi. Ve aklina orasi gelince birden bağirdi.
- Aaaaaa ! Buldum, buldum !
Kizlar birden silahlarini cikarip etrafta gezdiyor bir yandan da ne oldugunu soruyorlardi. Mekselina onlarin bu tedirgin hallerini gorunce bir kahkaha patlatti. Sonra Silahlarini eliyle yavasca assagi dogru itti. Sonrada :
- Bağirmamin nedeni ne bir kurt adamdi ne de baska bir tehtid. Asil iyi birsey icin bagirdim. Gidicegimiz yeri buldum.
Dedi. Iki uc adim geri atti ve agzini yamultarak, " Ama boyle gidemeyiz. Hadi daha seker seyler giyelim. Ve deri olmasin." Dedi. Gulerek. Herkez yuzune saskin saskin bakinca oda, " Ne oldu? Niye ökuzun trene baktigi gibi bakiyorsunuz ?" Bakisini atti. Onlarda yine ayni anda :
- Bizim "şeker" kiyafetimiz yok ki.
Dediler. Mekselina onlara onu takip etmelerini soyledi. Ve odasina dogru kosmaya basladi. Digerleride onu takip ediyordu. Odasinin kapisindan iceri girdi. Ama onlar kapida durdular. Mekselina," Neden iceri girmiyosunuz ?" Deyince Meyra, " Biz bu odaya giremeyiz ki." Dediginde Mekselina alayci bir yuz takindi; onlari kollarindan tuttu ve " Kim demis ?" Dedi. Onlarda Mekselina'nin bu samimi tepkisine guvenerek iceri girdiler. Mekselina :
- Bu dolabin icindeki kiyafetleri teyzem benim icin yaptirmis. Bunlarin icinde normal insanlarin icine girebilecek sekilde "tatliş" kiyafetler vardir. Yani sabah giyinirken gormustum sanirim.
Dedi ve dolabin kapaklarini acip icindeki kiyafetlerde elini bir modaci ahenki ile gezdiriyordu. Sonunda bir t-shirtte eli durdu. Onu Izgiye uzatti. Altinada bir pantolon ve ayakkabi verdi. Bunlarin onun icin oldugunu soyledi. Devam etti ve hepsine birer t-shirt ve pantolon verdikten sonra kendisi icin bir seyler bakmaya basladi ve eli pembe bir t-shirtte durdu. Eline aldi ve onlara dogru dondu. Gulumsedi ve basini sağ tarafa dogru yatirdi. Onlarda bas parmaklarini kaldirarak onaylama isareti yaptilar. Hepsi giyindikten sonra Mekselina :
- Kim makyaj yapmak ister ?
Dedi heyecanla ama karsisindakilerde ayni heyecan yoktu. Sadece Meyra'nin istermiş gibi bir hali vardi. Mekselina istedigi tepkiyi alamayinca :
- Zaten bende sadece ruj surecektim. Bence sizde yapabilirsiniz.
Deyince bir karsilik geldi :
- Bende surmek istiyorum. Ama cok hafif.
Bunu soyleyen Meyra'ydi. Mekselina ve Meyra rujlarini surdukten sonra hepsi birden aynanin onune gectiler ve Mekselina :
- Iste kelimenin tam anlamiyla çok "tatliş" olduk.
Dedi. Gercektende oyle olmuslardi. Daha sonra Mekselina, İzgiye dondu ve," O gözlükler ihtiyaçtan mi takiliyor ? Yani gözlerinde problem mi var ? "
Dedi. Izgide ona gozlerinin bozuk oldugu icin taktigini soyledi. Ayrica gozlukleri seviyormusta. Ama savasirken lens tercih ediyormus. Aralarindaki bu ufak diyalog bittikten sonra Mekselina:
- Hadi, gidelim !
Dedi. Kizlar yataga egildiler ve yatakta duran kiyafetlerinin kemerinden silahlarini aldilar. Hatta Dide iki tane almisti. Ve birini Mekselinaya uzatiyordu. Mekselina saskinca ne yaptiklarini sorunca Meyra :
- Nereye gidersek gidelim yanimizda bu silahlari tasimaliyiz. Ayrica seninde bir tane alman gerek.
- Aaa ! Lutfen sacmalamayin. Yoksa ciddi misiniz ?
Deyince dudaklarini yukari kaldirarak baslarini salladilar. Mekselinada elleriyle dur isareti yaparak :
- Tamam ama bunlari boyle ellerinizde sallayarak goturemezsiniz. Hadi. Birerde canta bakalim. Onlarin icine koyalim en azindan.
Dedi. Ve tekrardan dolaptan bir seyler aldilar. Simdi kesinlikle hazirdilar...*********
Arkadaşlar bu bölümde ilk kez tanistiginiz karakterler ve Mekselina karakterini yazarken gercek hayattan kisiler kullandim. İste bu kişiler :Mekselina : Dilara KARA ( ben )
Meyra : Zeynep HÜSREV
İzgi : Nisa YALÇIN
Dide : Sahra Öykü ŞUORUÇAyrıca vote verip yorum atarsanız sevinirim. Yorumlarınız benim için değerli
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAMPİRLERİN PRENSESİ
VampireAnnesini cok kucuk yasta babasinida 14 yasinda kaybeden ve babasinin olumunden sonra vampir oldugunu idda eden bir teyzeyle hayatindaki olagan disi degisiklikleri anlatan buyuleyici ve olagan ustulugun oldugu bir roman... Bilim kurgu,Fantastik Macera