8.BÖLÜM

313 32 6
                                    

-Love Me Please?-



Çeviri: Betriss



''Seni seviyorum, Yeol. Söz veriyorum umm Oh Sehun gibi olmayacağım.. ''

''Yah Park Chanyeol! Beni dinliyor musun ? ''

Chanyeol nerede olduğuna baktı, ve kollarını çaprazlayıp dudağını ısıran Sehun'a göz gezdirdi.

''Niçin şimdi soruyorsun ? ''

Sehun rahatsızlıkla iç çekti ve yeniden söyledi.

''Baekhyundan ayrıl ve benimle randevuya çık. ''

5 sene önce duymak istediği sözcükleri duyan Chanyeol boğazındaki yumruyu yutmakta zorlandı. Sehun'un oturduğu taraftan ufak bir öksürük sesi geldi. Sehun'a cevap vereceği sırada Baekhyun'la ilk aşklarını yaşarkenki sözleri aklına geldi.

''Seni seviyorum, Yeol. Söz veriyorum umm Oh Sehun gibi olmayacağım.. ''

''Üzgünüm, Sehun ama Baekhyun'dan ayrılamam yada seninle randevuya çıkamam. '' Chanyeol elleri dizlerinde kafasını eğmiş bakarken söyledi. Sehun o ismi duyduğu için sinir oldu ve yumruklarını sıktı. ''

Onunla ayrıl diyorum, Chanyeol!'' Sehun bağırdığında Chanyeol'ün gözleri büyüdü. ''Lanet! Senin sorunun ne,Sehun ? Neden şimdi ? Niçin birden bunu yapıyorsun ? '' Kızgınlıkla ve derin sesiyle Sehun'a bağırdı.

''Ben-''

''Defol git buradan. ''

''Fakat Chanyeol--''

''Defol dedim sana. ''

Sehun Chanyeol'ün ona bağırması üzerine ağlayacak gibi hissetti. Kapıya doğru yaşlı gözleriyle ilerledi, elindeki bardağı masaya koymuştu giderken ve ardından büyük gürültüyle kapıyı çarptı. Chanyeol vücudunu koltuğa bıraktı ve iç çekti. ''Tanrı aşkına, neden şimdi ? '' Şakaklarını ovdu, patlayacak gibi hissediyordu başını...

Bardaklar,tabaklar ve parçalanmış yastıklar Sehun tarafından harap ediliyordu. Bardağı parçaladığında eli kan olan Sehun histerik şekilde kahkaha attı. Chanyeol'ün söyledikleri aklına gelince gülmeyi kesti.

''Üzgünüm, Sehun ama Baekhyun'dan ayrılamam yada seninle randevuya çıkamam. ''

Dolan gözleriyle yeniden kahkaha attı. ''Teşekkürler,Yeol. Fakat seni bu kadar çabuk kaybetmeyeceğim. '' Kanla kaplı elini sıkarkan acıyla daha fazla hıçkırdı. En yakın arkadaşına ait olan zil sesini duydu. Oturma odasında telefonuna yavaşça yürüdü ve yeşil tuşa dokundu. Luhan birşey söyleyemeden konuştu.

''Lanet olası beni reddetti,Luhan. '' Sehun daha fazla hıçkırırken sesi odada yankılandı. Tekrar Luhan hiçbirşey söyleyemeden Sehun konuştu. ''Fakat bu kadar kolay pes etmeyeceğim. Ne olursa olsun onu elinden alacağım. ''Sehun tekrar histerik şekilde gülerken, Luhan'ın endişesini kazanmıştı.

''Sehun, dur ne yapıyorsun sen ? '' Luhan tısladığını duyan Sehun kaşlarını çattı.

''Niçin yapmayayım ? Chanyeol BENİM. DUYUYOR MUSUN ? SADECE BENİM!'' Sehun bağırdığında Luhan ve Kris ne olduğuna yönelik gözleri büyüdü.

''O, Sehun. Şuan mutlu . Neden ikinci kez onu kırmak istiyorsun ? ''

''Niçin onun tarafındasınız ? Benim arkadaşım olduğunuzu sanıyordum? ''Sehun yeniden ağladı ve telefonu tahta zemine fırlattı, Luhan böylelikle hattan düştü.

Baekhyun ve Chanyeol mutlulukla koridorda yürürken, Sehun'un arkadaşlarının karşı taraftan onlara geldiğini gördüler. Bunu gören sevgililer yollarını değiştirmek istediler. Baekhyun Chanyeol'ün elini tutarak kaçmaya çalıştı. Fakat Sehun'un arkadaşları onları engelledi.

''Bekle, bizi dinleyin.''

''Bizden ne istiyorsunuz, beyler ? '' Baekhyun sorarken Chanyeol'ün elini daha sıkı tuttu. Bu sıkı tutuş üzerine Chanyeol hafifçe inledi. ''Sadece Chanyeol'le konuşmamız gerek. '' söylediğinde Baekhyun daha fazla rahatsız oldu. ''Olmaz, şuan biz çok meşgulüz. '' Baekhyun sevgilisini çekerken diğerleri önlerini kestiler. ''Birazcık konuşmamız gerek. '' Sert bakışlar eşliğinde onlara baktı ve surat astı.

''Baek belki önemli birşeydir.İzin ver.''Baekhyun'un surat asmasına Chanyeol sıcak bir gülümseme verdi.

''Peki ama fazla uzun sürmeyecek. '' Baekhyun Chanyeol'ün yanağını öptü ayak sesleri zeminde yankılanırken yeniden döndü ve uzun öpücük verdi. Öksürük seslerini duyduğunda geri çekildi sırıtarak onları yalnız bıraktı ve tabiki ölümcül bakışlar atmayıda ihmal etmemişti.

~~~

''Öyleyse biz ne hakkında konuşacağız ? ''Chanyeol okulun bahçesinde onlarla otururken sordu.''Biliyoruz seni rahatsız ediyoruz ama lütfen Baekhyun'dan ayrıl. '' Chanyeol kaş çatarken diğeri söyledi.

''Üzgünüm ne , Bayım-''

''Beni Luhan, onuda Kris diye çağırabilirsin. '' Luhan söyledi ve Kris'i işaret etti. ''Fakat cidden niçin ? '' Chanyeol yeniden kaşlarını çattı ve dudaklarını ısırdı. ''Sehun dün gece kendinde değildi. '' Luhan fısıldamıştı ama Chanyeol çok net duydu. '' Nasıl kendinde değildi ? '' Chanyeol ağzında gevelercesine sordu.

''Evine gittiğimizde kanlar içinde baygın bulduk. ''

Chanyeol derin nefes alırken, Luhan devam etti.

''Biliyorum neden kanlar içinde sormak isteyeceksin. '' Kris sorduğunda Chanyeol kafasını salladı. '' Yerde parçalanmış bardağın yanında kanlar içinde bulduk. '' Kris sözlerini bitirirken yanında Luhan ağlıyordu, Chanyeol ise sessiz kalmayı tercih etti. Sehun'un arkadaşlarından duyduklarına inanmıyordu.

''Niçin şimdi ? Benden nefret ediyordu... Beş yıl önce beni reddetti. Sen bile telefonunla kaydettin . '' Chanyeol'ün dudakları ağlayacakmışcasına bocaladı , o zamanlar nasıl utandığını hatırladı. Luhan'da yaptığı şeyle suçluluk duydu. Gözyaşlarını silerken içini çekti.

''Özür dilerim onun hakkında Chanyeol fakat o gerçekten seni seviyor. Sen Kore'den ayrıldıktan iki ay sonra bunu farketti. ''Luhan inanmasını sağlayacak şekilde Chanyeol'ün ellerini sıktı. Luhan'ın söylediği kelimlere inanmıyordu, kaşlarını çattı. Luhan'ın tutuşundan yavaşça ellerini çekti..

''Üzgünüm, ama şuan ona sahibim diye mutluyum.'' Endişeli düşünceler eşliğinde çifti yalnız bırakarak ayrıldı.

Onlar biliyorduki küçük bedenin bu konuşmayı dinlediğini...

Minyon çocuk zafer kazanmışcasına sırıttı. 

Love me, Please ? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin