Royalty of Love (RoL) // HunHan

Final

(17.06.1953)

Sevgili kurtarıcım,

Genellikle mektupları abim yani Sehun yazardı çünkü bunun ikinizin arasında ve özel olduğunu biliyorum. Ancak bugün ben, Min Seok, buradayım sana cevap vermek için hyung. Çünkü abim mektubunu aldıktan üç gün sonra askerlik için adını yazdırdı. Bunu yapacağını düşünmezdin değil mi?

Daha sonrasında evi telaş aldığı için sana cevap verme fırsatı bulamadı. Ben onun kadar uzun yazamasam da en azından sana bilerek yazmadığını ya da senden kaçtığını düşünmemen adına yazıyorum bu mektubu.

Normalde Sehun hyung gitmek istemiyordu, senin tavsiyelerini dinleyip evde kalacaktı fakat Kyungsoo hyungun adını yazdıracağını öğrenince ve onun hakkında ettiğin büyümesi ile genç adam olmasıyla ilgili laflarını görünce ailesi için bir şey yapmak istediğini söyledi bana.

Adını yazdırdıktan sonra tek benimle konuştuğundandır belki de sana bu mektubu yazışım. Sana teşekkür ediyor çünkü onun gerçek kimliğini bulmasını sağlamışsın. Korkak bir çocuk gibi yaşamak istemiyormuş artık.

Abimle gurur duyuyorum. Bunu sana neden söyledim bilmiyorum ama seninle tanıştıktan sonra nasıl da mükemmelleştiğini izledim hep. Tek başına başarmadığını biliyorum bunu, beraber başardınız çünkü siz birlikte mükemmelsiniz benim gözümde.

Daha önceki mektuplarını okudum hyung. Açıkçası bana para gönderdiğini biliyordum ama yazdıkların... Ben söz vermediğime göre ağlayabilirim değil mi? Gerçekten birinin, beni tanımayan ya da görmeyen birinin, hakkımda bunları düşünmesi o kadar etkiledi ki ruhumu!

Abim haklıymış Lu hyung. Sen gerçekten bir melek olmalısın. İçinde yaşadığın çelişkileri bir kenara bırakıp yaptığın işin ne kadar kutsal olduğunu görmelisin. İnsanlar hakkında düşüncelerinin ne kadar saf ve temiz olduğunu görmelisin. Asla kendini kötü olarak düşünme çünkü bu yapacağın en saçma şey olur.

Neyse seni övme işini Sehun hyung kendi geldiğinde yapar. Şimdi benden de kıskanmasın seni. Hiç uğraşamam onunla.

Bu arada Tao ve Yi Fan kim bilmiyorum ancak onlar adına çok sevindim. Umarım ileride mutlu olurlar. Ayrıca Jong Dae ve benim hakkında yazdıklarını görünce kızarmaktan kendimi alamadım. Gerçekten ona aşığım ama nasıl açıklayacağımı bilmiyorum. Beni sevmeme ihtimali beni kahreder sanırım. Küçük yaşta aşık olmak cidden zor!

Tahmin edebileceğin üzere Kyungsoo hyung gitmedi fakat çok pişman. Neden bu kadar çok beklediğini söyleyip kendine kızıyor. Ona göre Sehun hyungun askere gitmesi bir suç ve suçlusu da kendisi. Jongin hyung onu sakinleştirmeye çalışsa bile hiçbir işe yaramıyor.

Haftalarca uyuyamadı. Arada bir koltukta uyuya kalıyordu ancak Sehun diye sayıklayıp ağlayarak uyandığı için annemle onu uyanık tutmaya ve bu tarz düşüncelerden uzak tutmaya çalışıyoruz.

Aslında sana daha önce yazacaktım. Ama bekledim. Abimin gelip kendi cevaplamasını istedim sorularını. Halbuki savaş bitmeden gelemeyeceği aklıma hiç gelmemişti. Bu yüzden üzülme diye ben yazmaya karar verdim. Mektup nasıl yazılır bilmiyorum ve gördüğün üzere cümlelerimle yazım da biraz garip çünkü tam olarak öğrenemedim yazmayı. Savaş bitsin ilk işim okuma yazmayı adam gibi öğrenmek olacak.

Sanırım artık mektubu bitirmeliyim. Fakat hastalığımdan bahsetmeyi unuttum. Doktorlar çok iyiye gittiğini ve yaklaşık bir aya iyileşeceğimi söyledi. Umarım savaş erken biter de iyileştiğim ilk günlerde bütün ailem yanımda olur. Ayrıca artık mektup yazmana gerek yok. Sehun hyung savaş bittiği an yanına geleceğini söyledi. En azından o öyle olacağına inanıyor. Belki sen gelirsin, ne dersin hyung?

Son olarak teşekkür ederim Luhan hyung. Her şey için.

Sehun hyung seni çok seviyor.

Hep de sevecek.

*Bilgi: Kore Savaşı 27 Temmuz 1953'te fiilen bitti.*

-Azra

Ne demem gerektiğini bilmiyorum gerçekten. Bu okuduğunuz şey artık adına fic mi dersiniz yoksa hikaye mi işte her ne ise bu şey benim baş yapıtımdı. Kaç kişinin okuduğu umurumda değil sadece bunun benimiçin ne kadar özel olduğunu bilmenizi istiyorum.

Konusunu o sıralar dinlediğimbir haberden bulmuştum. Haber 2. Dünya Savaşında ülkemize sığınan bir Alman gemisiyle alakalıydı. Nasıl olduğunu bilmediğim bir şekilde o haberi duyunca aklıma Kore Savaşı ve bu tarz bir hikaye geldi. Birkaç araştırmadan sonra Çin'in Kuzey Kore'ye yardım ettiğini öğrendim ve bunu bir HunHan hikayesine dönüştürebileceğimi fark ettim.

Finalin bu şekilde olacağı bu mektupları daha yazmaya başlamadan belliydi. O yüzden lütfen kızmayın. Ayrıca bir özel bölüm var ve bir hafta içinde gelir yani klasik sözüm: Kadına şiddete hayır.

Eğer bu notu ve bu mektupları okuduysanız şu ana kadar yazıp yazabileceğim büyük ihtimalle en güzel şeye şahit oldunuz. Çoğu zaman kendimin yazdığını bile inanmadığım şeylere. Umarım beğenmişsinizdir. Lütfen özel bölümü bekleyin, diğer hikayem gibi geç gelmeyecek söz veriyorum.

Okuduğunuz ve hayal dünyama girdiğiniz için teşekkür ederim. Azra kaçar :*