Yakalandım-3-

200 7 0
                                    

...•••Bıçak gibi keskin kan kokusu•••...

Kızlarla yemekhanede otururken o siyah gözlü Adam'ı düşünmeden edemiyordum.
Yemeğim ot gibi geldiğinden oynayıp duruyordum. Sedanın bakışlarını Üzerimde hissediyordum ama başımı kaldırıp bakmakta istemiyordum. Kendimi hasta ve halsiz hissediyordum. Yavaşça ayağa kalktığımda adamlar hazır ola geçtiğinde kızlar bana çevirdi bakışlarını yavaşça girdiğim kapıya yöneldim adamlar önümde durduğunda" sadece yatakhaneye gitmek istiyorum" dediğimde birbirlerine bakıp biri önüne geçmem için işaret edince yürümeye devam ettim koridorlarda sessizce ilerlerken "patron da kaç gündür keyif yapıyor ne zaman gelecek?" derken geçen adamalara kulak misafiri oldum odaya girip kapıyı kapattığımda yatağa yatıp dinlenmeye çalıştım.

Böyle olmayınca ayağa kalkıp kapıyı açtım etrafta kimse görmeyince kapıdan çıkıp siyah gözün olduğu odaya girdim kabuk bağlayan yaralı parmağım yine kanamaya başladı dikkatsiz olduğum için kendime kızdım.
İçeri girdiğimde kapalı sandığı açtığımda gözlerini açmayan buz gibi bir vücutla karşılaşınca kaşlarımı çatıp dolan gözlerimi geri itmeye çalışmadan öfkeyle ağlamak istedim.

Ben isyanıma sırf onun için ara vermişken o uyanmayan uykusuna geri mi dönmüştü?

İçimi yakan his çok canımı acıttı.
Gözümde biriken iki damla kaslı göğsüne değdiğinde elini boğazıma sarması göz kapadığım saliselerde oldu açılan siyahlar bana baktığında
" benim" dediğimde elini çekti elini gövdesine götürüp göz damlalarımı parmağıyla silip " bu sıcak şey de ne?" Dediğinde ağzım açık onu izledim parmağını diline götürüp göz yaşımın tadına bakıp yüzünü ekşitmeden "garip bir tat, su değil" dediğinde gülümsedim.
"O göz yaşı" dediğimde bana baktı gözlerimi gösterip "burdan akıyor" dediğimde parmağını ondan beklenmeyecek şekilde yumuşak şekilde elini gözlerime değdirdi gözümde gezen iri parmakları  yüzüme indiğinde " yumuşak" dediğinde gülümsedim" senin aksine" dedim yavaşça içeri girip karnına oturdum yatarak bana bakarken "Can'ın yanmıyor mu?" Dediğimde "hayır" dedi sadece " Ayrıntı verir misin ne hissediyorsun?" Kendini analiz eder gibi bakıp " hissetmiyorum" dediğinde kaşalarımı çattım " bir şeyler hissediyorsundur söyle bana" dediğimde "olumsuz" deyince sessiz kalıp onu inceledim bir insanı nasıl bu hale getirdiklerini düşündüm.

Yüzünde ki acımasızlığın Altın'da ki şefkati hissetmek ona dokunmak istiyordum ama o bana nasıl bakıyordu hiç bir fikrim olmadığı için ona dokunmuyor , sarılamıyor Hayat'la ilgili bildiklerimi anlatamıyordum.
Sadece her geldiğim gibi birbirimize bakıp gözlerimiz de bulamadığımız bir şeyler arıyorduk.
" gitmeliyim benim yokluğumu fark ederler" üzerinden kalkıp " kimseye uyandığını belli etme" diyip tabutu kapatmadan önce elimde ki parmağın ucunu Öpüp yanağına koydum geri çekilip kapağı kapattım.

Etrafa bakmadan çıkacaktım ama bu gizemli yer beni kendine çekiyordu.
Buğulu camın arkasına tekrar baktım.

Yemekhaneden beni zorla çıkaran Adam'ı gördüğümde camın arkasında buz dolabı gibi şeyin arkasında duruyordu.
Elimi cama koyup " canavar değilsin" "sana bunu yapanlar canavar"dedim sadece
Elimi geri çekeceğim sırada gözlerini aniden açmasıyla bir kaç adım geri gittim.

Gözlerini kırpmadan bana baktı hareket etmeyince bende bir kaç Adımda cama yaklaşıp elimi soğuk cama tekrar değdirip buğulanmış camın üzerine Canavar emir aldıkların, sen değil yazıp yanına kalp yaptım Gözlerine baktım vaktim olmadığı için daha fazla bakamayıp odadan çıktım.

Haftalardır sorun çıkarmazken her fırsatta siyah gözün yanına gidiyordum kardeşimin bedeninde daha morluk görmüyordum ama kekelemesi hala duruyordu.

İtaatkar DeneyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin