2-Şok

111 13 3
                                    

Merhabar
Umarım beğenmişsinizdir çünkü sizin beğenip arkadaşlarınıza önermeniz benim için çok fazla önemli desteğinize ihtiyacım var.
Sevgilerle...
Multimedia:Karakterler❤
İyi okumalar⭐

Bu oydu.Şuan Şoka girmiş bir vaziyette ağzım 5 karış açık bekliyorum inanamıyorum ya şansıma tüküreyim ben.Ben gözlerimi kırpıştırıp bunların hepsinin kabus olmasını dilerken bizim dağ ayısı ise pis pis sırıtıyordu ahh Çınar bu senin arkadaşın mı? Çınar'ın sesiyle irkildim "Heyy siz tanışıyormusunuz?"dedi.Gözlerimi Savaştan ayırmayıp "Gelirken kendisi Sayın Savaş Soylu kırmızı ışıkta geçip az daha beni eziyordu üstelik özür bile dilemedi.Sanırım ehliyetini manavdan almış"dedim bilmişçe Dağ ayısı ise "Ben kimseden özürdilemem küçük,ayrıca bence benle iyi geçinmelisin bundan sonra grubunuzun 5.canın arkadaşınızım"dedi ukalaca 'Canın batsın 'diye mırıldandım Savaş bunu duymuş olucakki "Aaah Alya Kayaya hiç yakıştıramadım"dedi gülerek pis!!
Savaş devam etti "Ayrı sende dalgın dalgın yolda yürüyordun Aşıkmısın ne?"dedi.Tamam artık bu son raddeydi ona haddini bildirmemem için bir sebep yoktu Çınar sinirlendiğimi anlayacakki "Oo dostum bunu demicektin"dedi.Beni tanıyorlardı nasıl bir tepki vereceğimi biliyorlardı.Savaşa 2 adım gelip sabah aynı onun yaptığı gibi aramıda 5 santim kala durdum,onun mavi gözleri benim denizlerimle buluştu salak kalbimin bu denli hızlı atmasını umursamadan "Bana bak Savaş Soylu ben asla ama asla Aşık olmam bir daha sakın bilmediğin konulara o salak burnunu sokma bir dahaki sefere seni pişman ederim"dedim.Savaşın cevabını dinlemeden yanında geçip hızlıca okul kapısına doğru yürümeye başladım.Arkamdan seslenen Gamzeye sırtımı dönmeden cevap verdim."Heyy Alya nereye?" "Cehennemin dibine"dedim."Bugün felsefe sınav-" Gamze lafını tamamlayamadan araya girdim "Umrumdamı?Değil bugün derslere girmicem eve gidip zıbarıcam"dedim.Ve okul kapısına yol aldım yanımdan geçen Cenk bana pisçe sırıtarak göz kırptı kendisi okulumuzun gözde zengin züppe yakışıklılarındandır,ama benim sadce miğdemi bulandırıyor "Defol Cenk"diyerek okuldan çıktım şimdi eve gidip zıbaracaktım ama sonra bunun iyi bir fikir olmadığını kafamdan şu salak düşünceleri atmak için Cennet'e gidip 2-3 tekila atmanın daha mantıklı olduğunu düşündüm.Cennete sürekli giderdik Tarlabaşın'da bir mekandı it kopuk yerine Istanbul'un sayılı mekanlarındandı.Bizimkilerle sürekli giderdik.
Aklım o salak dağ ayısındaydı sinirin önde gideniydi şu lanet dünyada güçlü olamaya mecburuz.Sadece 3 erkeği sevdim bu hayatta Çınar ile Kaan abim gibiydiler onları çok severdim.Birde dedem Semih Kaya'ya rağmen beni çok severdi ve hep biricik torunum diye çağırırdı.Taksicinin sesiyle düşüncelerimden sıyrıldım."Evladım geldik"50 -55 yaşları arasında olan amcaya baktım bana "Evladım" demişti.Öz ve öz babamın demediği lafı benin daha tanımayan birisi demişti.Cebimden buruşuk bir 50 lira çıkartıp Taksici amcaya uzattım"Teşekkürler,iyi günler"diyerek taksiden indim.Bar'ın kapısının orda güvenlik Mustafa vardı sürekli geldiğim için beni tanırdı."Merhaba Alya Hanım,buyrun" diyerek yol verdi.Koca cüppesiyle o kapıdan geçmek hayli bir zordu zaten başımla selam verip içeri her zamanki yerime oturdum.Barmen arkadaşımdı İhlas ayrıca annesi bizim holdigte sekreterdi.İhlas beni görünce yemyeşil gözleri mutlulukla parladı "Oo Deniz gelmiş"dedi.Benim Deniz lakabımı samimi olduklarım bilirdi ben İhlası bildim bileli bana Deniz derdi."Uzun zamandır yoksun?"dedi."Bir şey olduğu yok sıkıcı finaller"dedim sıkıntıyla "Ban ordan bir tekila atsana"dedim."Galiba depresyondasın?"dedi."Hayır canım sıkıldı o yüzden,yine çok mereklısın bugün"dedim.Kısa bir kahkaha attıktan sonra İhlas bana "Seninkilerde geldi ama su mavi gözlü çocuk kim"dedi.Anlamsizca İhlasın baktığı yere bakınca bizim grubun geldiğini gördüm İhlas Savası soruyordu,İhlasa dönüp "Gereksiz"dedim umursamazca oda 'tamam' anlamında başını salladı.Gamze beni görünce koşar adımlarla yanıma geldi sarı saçlarıyla kusursuz gözüküyordu,İhlasa bardağımı işaret ettim "Biraz hızlı gitmiyormusun?"dedi."Sen işine bak "dedim.Bugün oldukça huysuzdum önüme gelen herkese tersliyordum.Gamze bana "Hani zıbarcaktın"dedi gülerek,"Vazgeçtim"dedim omuz silkerek Savaşa baktığımda ifadesizce bana bakıyordu gölerimi devirerek Çınara döndüm"Nerden tanıyorsun sen bu Dağ ayısını?" "Spor klubünden" dedi."Ahh sporun canı cehenneme"dedim.Çınar ise gülerek karşılık verdi saat öğle olduğu için ço kalabalık değildi,asıl eğlence gece yarısı başlıyordu.O sırada yanımıza 1.80 boylarında esmer,kirli sakallı bir çocuk geldi,gerçekten yakışıklıydı.Bana dönüp "Alya Kaya yine nefes kesici gözüküyorsun"dedi sırıtarak.Pis kadın düşmanı,yalaka.Ama bana eğlence olabilirdi biraz danstan zarar gelmezdi.Adını bile bilmediğim çocuğun elini tutp piste doğru yürümeye başladım."Gamze arkamdan "Seni sürtük"dedi gülerek,alınmıyordum çünkü Gamze beni bilirdi daha önce biriyle yatmamıştım ama erkeklerle oynamayı seviyordum.Hep erkekler mi biz kadınları altına alıp oynayacaklardı??
Gamzeye doğru kafamı çevirirken gözüm Savaşa takıldı mavi gözleri koyulaşmışti ve beni izliyordu,umursamadan Gamzeye "Siz takılın biraz eğlenip geliyorum"dedim.Pisçe sırıtarak,Kaan ise "Canı sıkıldımı can yakan tipik Alya"dedi.Doğru söylüyordu canım sıkkınken erkeklerle zaman geçirirdim.Ya dans eder, onlarla gezer,içki içer bu tarz davranırdım.Daha önce bir erkekle uyumamıştım mesela ahh kimin umrunda karşımdaki sarhoşla dans etmeye başladım,piz kokan ağzıyla kulağıma doğru fısıldadı "Benii bitiriyorsun Kaya"dedi.Salak onla eğlendiğimi bilmiyordu,gülerek dans etmey başladık şarkının ritmine göre kalçalarımı hareket ettiriyordum.Bu sırada gözüme bir şey ilişti Savaş bir kızı dudağından öpüyordu.Tiksindim miğdem bulanmıştı ve işin garibi kan ponpalayan kalbime topu iğne batırılıyormuş gibi hissettim,Dans ettiğim çocuk"Nereye bakıyorsun?bebeğim"dedi,sırnaşık"Ellerimi çocuğun göğsünden çekip "Bitti,yeter bu kadar dans"dedim ve vericek cevabını dinlemeden bizimkilerin yanına gittim.Dağ ayısı benim geldiğimi fark etmemişti bile önündeki sarışın çıtırı halletmek ile meşguldü,kızın platin sarısı saçları,biçimli kalçaları,büyük dolgun göğüsleri ile bir erkeğe göre çekici duruyordu.Normal her yerde bulabileceğiniz kadın türüydü.Savaş beni sonunda fark edebilmişti,gözlerimiz buluştuğunda,Sarışın kıza "Git"dedi.Kadın çresizce baktı Savaşa aslında yaptığının ne kadar yanlışolduğunu kadının çaresiz gözlerinde anladım.Belki bende erkekler yatmıyordum ama en azından Umut veriyordum,duygularıyla oynuyordum.Ab unutun ben en azından öpüşüp,oynaşmıyordum.İçimden değişen ruh halime küfrettim.Kafam allak bullak olmuştu.Savaşın bakışlarını üzerimde hissettim.Oraya doğru baktığımdabher zamanki duygusuz bakışlarıyla,beni delip geçiyordu.
Elimdeki kol saatine baktığımda 16:28'di "Ben kaçar"dedim."Nereye?"dedi Kaan,"Eve gidip be sefer gerçekten zıbarıcam"dedim muzipçe sırıtarak,Gamzeye dönüp "İstersen bana gelirsin akşam"dedim.Ben tek yaşıyordum yani Benim evin anahtarı Gazmede,onunli ise bende vardı istediğimiz zaman girip çıkıyorduk."Bakarız"dedi Gamze, İşaret parmağımı Gazmeye doğru salladım "Gelirden sakın beni uyandırma"dedim ve devam ettim"Evde kahve bitti,gelirsen mutlaka al"dedim.Üşeniyordum markete gitmeye zaten evimin yakınında market yoktu."Tamam,kahveci seni"dedi gülerek.
Gamzeyi yanaklarından öptüm,sulu sulu nefret ederdi sulu öpücüklerden"Off Alya"dedi. Kaanı öptüm,ve ardından Çınarı,onlar benim dostlarımdı ve ayrıca benim gibi çekilmez bir kıza katlanıyorlardı,yani o öpücükleri gereğinden fazla hak etmişlerdi.Sıra Savaşa gelince..Ahh durun tabiki o dağ ayısını öpmeyeceğim,Savaş bana sırıtarak "Bana öpücük yok mu ?"dedi.Sesli bir kahkaha attım "Çok beklersin bence az önce gereğinden fazla öpüldün"dedim.Az önceki sarışın kızı ima ederek."Peki öyle olsun"dedi muhteşem gülüşünü o kirli sakallı yüzüne yerleştirerek,Aaa lanet lanet düşünceler.Bir şey demeden kendimi bardan dışarı attım,temiz bir havayı içime çektim.Taksi gelince adresi verip evimin yolunu tuttum.
Eve geldiğimde güvenliğe selam verdim. Evim,tek katlı babçesi olan şirin bir evdi,evimi seviyordum dedemin doğum günü hediyesiydi havuzu'da vardı.Dedemin bir çok düşmanı olduğu için 'Güvenlik tutmakta fayda var'demişti.Canım dedem bana bir şey olucak diye çok korkardı,dedemi bu aralar çok boşladığımı en yakın zamanda onu ziyaret etmem gerektiğimi aklımın bir köşesine not ettim.Eve girdikten sonra karnımın gurultusunu dikkate alarak amerikan tarzı mutfağa doğru yol aldım mavi tonlarındaydı mutfağım kendim dayayıp,döşemiştim maviyi gerçekten çok severdim,evimin çoğu yerinde mavi hakimdi.Mutfağ girdiğimde buzdolabını açtığımda suratımı huysuzca ekşittim.İçi bomboştu cebimden telefonumu çıkartıp Gamzeye 'Evde hiç bir şey kalmamış gelirken alışverişte yapmayı unutma,yoksa açlıktan ölebiliriz' yazıp gönderdim.Kahvede bitmişti,sıkıntıyla ofladım.Ve yatak odama doğru yürüdüm,odaya geldiğimde hiç düşünmeden direk kendimi uykunun kollarına verdim.


Kapının adeta kırılacak bir şekilde tıklanması ile uyandım saate baktığımda 19:00'di.Muhtemelen Gamzenin elleri dolu olduğu için anahtarı çıkartamamıştı.Kapıyı açtığımda gördüğüm manzara ile şoka uğradım.

Semih Kaya gelmişti bir şey demeden içeri girdi,"Neden geldin?"dedim,sinirle bu adam sürekli beni sinir etmek zorundamıydı?
"Aah canım kızımı ziyaret edemezmiyim?"aah yeter piskin pişkin kızım diyordu,rehabilitasyon merkezinde bir kere bile ziyarete gelmemisti kesin işi düşmüştü."Bir kızın olduğunu hatırlamayacağına göre ne istediğini söyle ve buradan hemem git!"dedim yükselen sesimle."Doğru sen benim kızım değilsin o o***** annenin kızısın artık bu son raddeydi hıçkırıklarımı kontrol edemiyordum."Yeter sen benim anneme hakaret edemessin!!,burdan şimdi hemen gidiyorsun hemen!!""Tamam sakin ol istediğim şey söyleyip gidiyorum."Krizim yine tutmuştu şuan kendimi kontrol edmiyorum,ellerim,ayaklarım titriyordu "Git,istemiyorum seni bir daha sakın karşıma çıkma!"dedim.Bir şey demeden hızlıca çıkmıştı kapı sesi gelmemişti,aralık bırakıp gitmişti demekki.
Hıçkırıklarımı kontrol edemiyordum,ayak sesiyle irkildim kesin diyecek bir şeyi kaldı diye geri dönmüştü."Git,girme evime Semih Kaya" diye bağırdım,ses tellerimi zorlayarak,kafamı kaldırdığımda gelen kişinin Semih Kaya'nın olmadığını gördüm.
Gelen kişi Savaştı,ellerinde poşet vardı hızlıca onları mutfağa bırakarak yanıma geldi,hemen ellerini bedenime sardı ve kafamı göğsüne gömmemi sağladı,bir yandan beni sakinleştirmeye çalışıyor, bir yandan da kısa siyah saçlarımı okşuyordu."Neden geldin?"dedim cılız sesimle,"Gamze'nin işi çıktı banada alışveriş yapmamı rica etti bende yaptım,Çıkarken babanı gördüm o beni görmedi ama onlamı kavga ettin küçük?"dedi."O benim babam değil!"diye bağırdım.Kafamı göğsünden kaldırıp gözlerimin içine baktı,gözlerinin rengi koyulaşmıştı,bir çok ifade geçiyordu ama ben anlayamıyordum."Bana acıma!"dedim bağırarak zayıf halimi insanların görmesini istemezdim heleki Savaşın görmesini,Savaş yavaşça elini yanağıma koydu,sakince beni korkutmadan,dokunişu içimi ısıtmıştı,elini yanağımda gezdirerek okşuyordu,göz yaşlarımı sildi."Ağlama,sana acımıyorum,acıncak halde olan sen değilsin"dedi.Bu Savaşmıydı ilk defa özenle ördüğüm duvarlarımı birine karşı yıkıyordum,Alya Kaya'nın aşılmaz duvarları burukça gülümsedim bu Savaş'tı işte Kendi Karanlığına gömdüğü mavi gözlü küçük bir çocuk.Savaşa"Tamam,sağol"dedim ve ellerinin arasından kurtuldum."Ben bir lavaboya gidiyim"dedi. "Koridorun sonundaki 2. kapı"dedim göz yaşlarımı silerek sakinleşmiştim,Savaş beni sakinleştirmiş bana iyi gelmişti,muhtemelen yarın bu yaşananları unutacaktık olması gerekende buydu.Yavaş koltuğa uzandım be kendimi uykunun kollarına bıraktım,tabiki bu yaşananları unutmam dileğiyle...

Merhabalar!
Uzun bir bölüm oldu okuyanlardan ricam arkadaşlarınıza lütfen önerin sizleri seviyorum Küçükler :))

İHANETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin