-de hayat

4

Bu hayatın insanlara yaptığı adalet mi? düşünü verirken,güneşin doğuşunu fark ettim ve güneş tam odamın penceresine yansıyordu.Balkona çıkıp elimi güneşe doğru uzattım ve ellerimi uzatırken bulanıklaştığını fark ettim. Ne tuhaf dedim.Cesaretimi toplayıp etrafıma baktım.Her yer sessiz,bir an ıssız bir adaya düştüğümü zannettim. Bunu düşünürken yavaş yavaş insan sesleri gelmeye başladı.Herkes sabah erkenden işlerin başına dönüp hiçbir şey olmadan hayatın geri kalanına devam ediyorlardı.Buda doğanın bir kanunu işte hiçbir şeyi değiştirmeye gücümüz yetmiyor.Hiçbir şey değişmedi ki bu da hayatın bir oyunu.Hayat şimdi hangi inanın hayallerine engel olup karşısında dikilecek.Bir an içimden "Allah'ım sen beni bu dertten kurtar"dedim.İçeri girdim okul üniformamı giyip mutfağa doğru gittim. Annem kahvaltı hazırlıyordu beni görüp "günaydın kızım"dedi.Bende anneme"günaydın dünyanın en tatlı annesi"dedikten sonra kahvaltımı yapıp dışarı çıktım.O sırada durağa doğru yürümeye başladım. Minibüs geldi.Binip okula giderken minibüsteki insanlara baktım. Kimisinin gözü elindeki telefonda kimileri ise birbirleriyle konuşuyor kimisi ise kulaklık takmış müzik dinliyordu.Hiç kimse farklı bir şey yapmıyordu.Herkes kendi hayatını yaşıyordu.Kimileri mutlu kimileri ise mutsuz.Hayat bu işte ya birilerini mutlu yapacak yada birilerini mutsuz.Ama hiç kimseyi aynı anda mutlu etmiyor.Dünyanın bir tür eşitsizliği derken minibüs okulun önünde durdu.Bende inip okula girdim.Çevreye göz attım ama değişik hiçbirşey yoktu her zamanki gibi çantaları sırtında olan okul öğrencileri.Dalgın bir şekilde sınıfa doğru yürüdüm.O sırada Zafer bunu fırsat bilip ayağıyla bana çelme taktı.Ben yere düşeceğim diye korktum ve bir an kendimi Zaferin kullarında buldum.Göz göze geldik, anlamı çok büyük bakışlarla bana saniyelerce baktı ve bana "dikkat etsene az kalsın düşüyordun ufaklık"dedi.Çok korktum ve bir o kadarda utandım.Zafere "sen de çelme takma'saydın bunların hiçbiri olmazdı"dedim.Zafer beni dün çok merak etmişti bana "dün biz okuldan çıkmak üzere iken sen düşüp bayıldın, şimdi daha iyi misin ? ufaklık"dedi.Sonra "dün için teşekkürler Zafer sende benim yanımdaydın, dün beni yine şu anki gibi tutmasaydın belki kafam hasar görebilirdi, sana borçlandım"dedim.Bir an gözüm kapıya takıldı, orada Ege ve arkadaşları durmuş bana ve Zafere tip tip bakıp yumruğunu tüm gücüyle sıkıp her an gelip ikimizi öldürecek gibi bakıyordu.Yüzümü onlardan çevirip Zaferle konuşmaya devam ettim.Zafere "borcumu sana nasıl ödeyeceğim ?"dedim.Zaferde "kantine gidip birlikte bir çay içersek ödemiş olursun"dedi.Bende "tamam gidelim" dedim.Çok mutlu oldum Zafer iyi yürekli gibi hem yakışıklı bir o kadarda gururlu tamam serseri ama Egeye göre biraz daha kibar.İçimden "serseriler de demek ki kibar olabiliyormuş"dedim.Kantinde Zafer'e çay ikram ettim. İçerken dün gece iç uyumadığım'dan dolayı başımı kantindeki masanın üstüne koydum.Uyumaya çalışırken birden Zafer kabalığını yaparak masanın altına bir tekme attı.Korkudan başımı kaldırıp "ne oluyor ya"dedim.Zafer "senle çay içmeye geldim sen uyuyorsun daha ne olacak ,sen dün uyumadın mı?"dedi. Bende baygın gözlerle "ne yalan söyleyeyim hiç uyumadım"dedim.Zaferde "niye uyumadın"diye sordu.Bende "hiç öylesine uykum gelmedi.Şimdi çok yorgunum"dedim.Zafer "iyi yapmışsın gece uyumazsan olacağı bu, ha de derse gidelim ufaklık"dedi.Bende ona "bana ufaklık deme boyumun kısa olması benim ufaklık olduğumu ifade etmez"diyerek ona dilimi çıkarttım.Oda benim ufaklık kelimesini sevmediğimi bildiği halde yine "ufaklık " diyerek gülümseyip "hade sınıfa ufaklık" diyerek sınıfa doğru gittik. Sınıfa girerken yerlerimize oturduk.Elif o sıra da bana "nasılsın ? Daha iyi misin?"dedi.Bende "evet canım çok iyiyim"dedim.Elifte "beli iyi olduğun , Zaferle birlikte ne konuştunuz ?"dedi."Hiç, dün için teşekkür ettim" diye karşılık verdim.Elif "hmmmm tamam o zaman herşey yerinde olduğuna göre okul çıkışı senle beraber ayakkabı bakmaya gidicez itiraz istemem "dedi. Bende "çok iyi fikir benimde ihtiyacım vardı ayakkabıya. Diğerinin altı kayganlaşmış yenisine ihtiyacım olacak"dedim.Elif "güzel o zaman gidiyoruz "dedi.O sırada hoca derse girdi.Dersini anlattı zamanın nasıl çabuk geçtiğini farketmedim.Çok sevdiğim Tarih dersi çabuk bitmişti.Teneffüs zili çaldıktan sonra sınıftan çıktım.Merdivenlerden aşağı inerken saçlarımı sıkı bağlamamıştım.Arkamdan gelen Ege tokamı saçımdan çekip onun o hareketiyle bende arkama dönüp "ne oluyor ya ?"dedim.Egede "hiçbir şey saçın açıkken daha güzel oluyorsun " dedi. Bende ona "sanane benim saçımdan bağlı yada açık seni ilgilendirmez"dedim. Egede dalga geçer gibi "canım böyle istedi. Ne yapacaksın? Dövecek misin beni ?" dedi. Bende "gerekirse onuda yaparım. Herkes senden korkabilir ama kusura bakma ben herkes değilim. Anladın mı beni ?" dedim.Ege "gerçekten böyle mi düşünüyorsun ?" dedi. Bende " ya sen ne zannettin.başka birşey mi düşüneceğimi zannettin ?"dedim. Egede "yok....ne düşüncem. Ama kendine fazla güvenme heran kalbini kurabilirim"dedi.bende onunla alay edecek şekilde "Çok korktum" diyerek dilimi çıkarttı.Egede bana kızıp yanımdan ayrıldı. Ama onun kalbini biraz kırdım. Aslında Egeye duygularımı anlatmış olsam onu övecek olurdum. Çok yakışıklı...duygularıma engel olamıyorum, bilmiyorum ama galiba Egeye çok aşığım. Duygularım karşılıksız değil diye düşünüyorum ama ne zaman onunla konuşmaya çalışsam Egenin kalbini kırıp yanımdan gitmesine neden oluyorum.Ne yapayım benide her seferinde kızdırıyor. Tam bir maço. Okul çıkışı Elifle birlikte ayakkabı bakmaya gidecektik.Elifle beraber yolda yürüyorduk. Biraz ilerledikten sonra ortalık sessizleşti. İlerlemeye devam ederken o sırada küfür sesleri geliyordu. Seslerjn geldiği tarafa biraz daha yaklaşınca tam karşımızda Ege'nin grubu ve Zafer'in grubu kavga ediyorlardı. Onları ayırmak için yanlarına koştuk yumruklar havada uçuşuyordu resmen tam yaklaşmamışken Ege zaferin göğüs kısmına dileğiyle vurdu .Zafer nefes nefese kaldı.Bende tam onlara yaklaşmış birşey söyleyecekken zafer bilmeyerek beni çekip yere düştüm. Kolum biraz incilmişti. O sırada kavga durdu Zafer koşup beni kaldırmaya çalışırken Ege Zaferin kolunu çekip bağırarak "bırak zaten kız senin yüzünden düştü "dedi. Hala soluk soluğa kalmışlardı. Ege ile Elif beni ayağa kaldırdı. Bende onlara şaşkın bir yüz ifadesiyle "ya siz neyi paylaşmıyorsunuz ? Kafayı mı yediniz ?" Dedim. Ikiside kafalarını hafifte olsa biraz eğip birşey demeden her iki grupla beraber ordan ayrıldılar. Benle Elif yarım kalan işimizi bitirmek için mağazaya gittik. Spor bölümüne bakıp her ikimizde aynı ayakkabıyı seçtik. Birden gözüm sırtçantalarına takıldı. Elife " baksana bunlar yeni galiba alsak mı ? " Elif de "olur alalım" dedi.Alışveriş bittikten sonra ikimizde birlikte avm'nin karşısında olan dürümcüye gittik. Çocukluğumdan beri yerdim nede olsa babamın da vazgeçilmezi idi. Arkadaşlarım hamburger yerken bende dürüm yerdim. Yedikten sonra birlikte durağa gittik. Minibüs geldi bindik ve gitmeye başladık. Önce ben indim Elifle vedalaşıp "görüşürüz " dedim ve inip eve gittim. Bugün çıkarken evin anahtarını çalışma masamda unutmuştum. Kapı zilini çaldım.