### Selam arkadaşlar okuduğunuz için size çok minnettarım lütfen bunu sessiz yapmayın sizin yorumlarınıza ve votelerinizede ihtiyacım var :-D :-D :-D ♥♡♥♡
Girdiğimde karşımda ablam dikilmiş bana meraklı gözlerle bakıyordu. Bana "hoşgeldin kardeşim "dedi bende ona " hoşbuldum"dedim. Ailemin diğer üyeleri salonda oturmuş televizyon izliyorlardı. Annemle babam bana bakıp "geldinmi kızım ?"dediler. Bende onlara "evet "deyip ve beden hocasının ismimi verdiği koşu yarışını onlara söyledim "anne, baba beden hocamız benim okullar arası koşu yarışmasına katılmamı istedi. Bende olur dedim. Siin için bjr sakıncası yok dimi ?"dedim. Annemle babam birbirlerine bakıp gülümsediler onlarında mutlu olması beni daha çok sevindirmişti. Babam bana bakıp "çok sevindik kızım inşallah okulunh çok iyi şekilde temsil edersin"dedi. Onlara "teşekkür ederim babacığım , anneciğim ama önce bazı evraklar var onları onaylamanız lazım"dedim. Bana verilen iki kağıdı çantamdan çıkartıp onlara imzalattırdım. O sırada abim bana "hayırlı olsun umarım hayırlısı ile birinci olursun kardeşim"dedi. Bende abimin o güzel yanağına bir öpücük kondurup "inşallah abicimm" sondaki m'leri uzatarak dedim. O da beni öpüp kağıtları toplayıp odama çıktım. Odamdayken ablam odama girip hemen konuşarak "yanındaki kimdi ? Yoksa sevgilinmiydi ?"dedi. Bende şaşkın bir şekilde "hayır abla ne sevgilisi ? Sınıf arkadaşım"dedim. Yağmur ablam bana inanmamıştı. Ela gözlerini bana dikmiş gözlerinde haps olmamı bekliyor gibi bir hali vardı bana "gözlerin hiç öyle demiyor valla" göz devirip ablama bakmaya devam ettim o da konuşmaya "siz dışardayken bende balkondaydım. Sizi duydum çocuk sana seni seviyorum dedi. Sende onu seviyorsun gözlerinden belli, bana yalan söyleme Nurcan ablanım senin anlatabilirsin"dedi. Ablam çok kurnaz biri ondan ne zaman birşey saklasam hemen anlar bu yüzden ondan hiçbirşey saklayamıyorum. Uzun sarı saçları öne gelmişti. Saçlarını arkaya attı ve bana meraklı gözlerle "hade canım herşeyi anlat"dedi. Bende ona Egenin bana karşı hissettiklerini anlatmaya başladım ablamda beni izlemeye. Ablam bana öyle derin bakıyordu ki insan huzur buluyor böyle içindeki tüm şeyleri dökmek istiyor ona. Gözleri ile insanı adeta büyülüyordu. Yaradan onu özene bözene yaratmış sanki. Zaten uzun hafi dalgalı sarı saçları varya işte ben onun saçına hayranım. Aslında benimde saçlarım yağmur ablamınki gibi olmasada benimkide kumral ve biraz uzundu. Ablamın saçı dalgalı ama benimki düz ve onunkine göre biraz daha inceydi. Ablama tüm olan biteni anlattım. Sözümü bitirdikten sonra bana bakmaya başladı. Nedeninide merak ediyordum. Her an kalbimi kırar bana kızar diye çok korktum. Içimden keşke anlatmasaydım diye geçirdim. Ablam söze giril bana "sende ona aşıksın. Egeden bahsettiğinde yüzünde gülücükler oluşuyor. Kalbin başka birşey söylüyor, kafandaki düşünceler ise ayrı birşey. Canım kardeşim bence sende onu çok seviyorsun ama inkar ediyorsun. Eğer seviyorsan çocuğun kalbini daha fazla kırma"dedi. Bende ablama "bilmiyorum ne yapacağımı ama eğer uygun bir zaman bulursam belki söylerim"dedim. Ablam beni öpütü ve "iyi geceler tatlım"dedi. Bende onu öpüp "sanada iyi geceler"dedikten sonra ablam çıkıp odasına gitti. Ablamın söylediklerime anlayış göstermeyip kızacağını sandım biran. Ama tam tersi olduğu için çok mutlu oldum. Her insanın böyle bir ablası varmı bilmiyorum ama benim var ve çok şanslıyım bana abladan yana çok bir arkadaş gibi davranıyor. Çok sıcak kanlı ve çabuk iletişim kurabilen biri onunla gurur duyuyorum. Abiminde ondan çok farkı yok ikiside aynı özelliklere sahip. Bazen abim yatarken onun yanına usulca sukulup çocuk gibi yatıyorum. Çok güzel bir duygu. Insanin ailesi olduktan sonra o insanın aşamayacağı engel kalmıyor. Hep kendini güçlü hissediyor benim gibi. Bazen odamın bir köşesine oturup Allaha elimi açıp ona dua ediyorum. Bana ailemle mutlu olmamıda gösterdinya bunlara şükürler olsun. Biliyorum dörtdörtlük değilim ileride kör olucam, beni sonsuz bir karanlığa gömecek bir hastalık vermişsin bana işte buna çok üzülüyorum. Ve iyileşmem için dua ediyorum. Bazen okulda hocaların tahtaya yazdığı yazıları çok görmüyorum ama etrafımdakilere bakınca hemen yazmaya başlıyorlarya hiç bir sorunları olmadan işte bu beni çok kırıyor. Geride kalmak işte böyle kötü bir duygu Allahım işte o an gururum inciliyor, hayata bir sıfır yenik olarak başlamak çok kötü bazen kendi kendime hep bu hayata bir yanım eksik olarak devam edecem diyorum. Yaşayacam ama yaşadıkça kahrolacam. Hayata kör gözlerle bakmak istemiyorum Allahım diyorum. Dua edip ona beni iyileştirmenin bir yolunu göster yarabbim, sen büyüksün dermansız dert vermezsin Allahım lütfen benim derdiminde dermanını ver fiyorum. Ve on gözyaşlarım durmaksızın ardı ardına yağıyor hıçkırıklar arasında. Böyle düşünürken saat gece yarısı olmuştu bende ışıkları kapatıp uyumaya çalıştım.
♡♥♡♥♡♥♡♥♡♥♡♡♡♥
Sabah olduktan sonra annem odama gelmişti. Yatakta uzanıyordum yanıma oturdu ve beni alnımdan öperek "hadi kalk kızım okula geç kalacaksın" dedi. Anneme sarıldım ve onu doya doya öptüm "günaydın dünyanın en güzel annesi" dedim. Annem bana "hazırlan kızım bende mutfağa gidip kahvaltı hazırlayacam"dedi. Yatağımdan kalkıp anneme "tamam anne"dedim. Annem odadan çıkarken bende hazırlanmaya başladım. Dolaptan üniformamı çıkartırken gözüm lacivert ince hırakma deydi. Bende üniformamı giyip hırkamı üstüne giydim. Aynanın karşısına geçtim ve kendime baktım üstümde çok güzel duruyordu. Beyaz renkli saatimide koluma taktım. Ayakkabılarımın arasından da lacivert spor ayakkabımı da çıkartıp giydim ve tekrar aynanın karşısına geçtim saçımı taradım. Saçımı uzun ve düz görünüyordu, kahkülümüde çıkartıp hafif sol yanıma çevirdim ve hafif sade bir makyaj yapıp çantamı da aldım kahvaltı yapmak için aşağı indim. İnerken babamla karşılaştım bana "uyandın mı prensesim? Bu ne şıklık bugün daha bir güzel olmuşsun"dedi. Bende "günaydın babacığım" biraz bekleyip tekrar " şıklığımla sana benzemişim, sende bugün herzamankinden daha çok yakışıklı ve şık olmuşsun"dedim. Beni kollarının altına aldı ve beraber kahvaltı yapmak için aşağı indik. Hep birlikte oturup kahvaltımızı yaptık. Bende evden çıkıp durağa doğru yürümeye başladım tabi etrafıma bakınarak. Yoldan geçen arabaların sesi, kaldırımda konuşup yürüyen çiftlerin gülüşmeleri, havada uçan kuşların sesi ve dahası bana çok hoş ve huzur verici geliyordu. Durağa vardığımda minibüste gelmişti. Bende binip bir yere oturarak burdakilerin neler yaptığını izlemeye başladım. Herzamanki gibi değişen tek şey insanların yüzü. Kimileri konuşuyordu kimileri ise elindeki telefonla uğraşıyordu. Minibüste okula varmıştı. Bende inip okula doğru gittim.Üstümde herzamankinden daha farklı bakan yüzler vardı. Elif okulun bahçesindeki bankta oturuyordu. Bende onun yanına gittim. O da bana şaşkın bir şekilde bakıyordu. Biraz endişelenmiştim. Bana böyle bakmalarına alışkın değilim sonuçta. Elifin yanına oturdum ve ona "bu öğrenciler ve sen niye böyle garip bakıyorsunuz ?"dedim. Elifte bana "ya kızım bugün her zamankinden daha güzel ve şık olmuşsun. O uzun saçların muhteşem kız halimle hayran kaldım gerçekten"dedi. Bende "gerçekten mi? O kadar da göz kamaştıracak bişey yapmamıştım canım " dedim Elif te söze girerek " Ege için mibu şıklık ?"dedi. Bende derin bir nefe alıp "evet dün çok düşündüm galiba bugün ona karşı olan hislerimi söyleyecem"dedim. Elifte gözlerimi kendi gözleri ile keletleyip ok gibi olan kaşlarını biraz çatıp bana birkaç saniye baktı sonra gülümseye başladı. Güldüğü zaman yanağında oluşan gamze çok güzeldi onada çok yakışıyordu. Allah onu yüzünü hep güldürsün. Elif çok iyi ve anlayışlı biri bende ona çok değer veriyorum. O benim candostum onunla derdimizi, kederimizi paylaşıyoruz. O da bana "canım sen doğru olanı yapıyorsun inşallah onunla mutlu bir ilişkin olur"dedi bende Elife bakarak gülümsedim ve "darısı senin başına tatlım"dedim. Bana komik bir şekilde "daha beyaz atlı prensimi bulamadım"dedi. Bende ona gülerek "inşallah biran karşına çıkar"deyip oturduğumuz banktan kalkıp birlikte sınıfa gitmek için yürüdük. Yürürken aklıma Engin hoca geldi Elife dönüp "benim Engin hocanın yanına gitmem lazım. Bana verdiği evrakları teslim edecem istiyorsan sınıfa git ben vereyim daha sonra gelecem "dedim Elifte "tamam ama bence Engin hoca şimdi spor salonundadır, öğretmenler odasına gitmeden önce oraya git orda bulursun"dedi bende "tamam"dedikten sonra spor salonuna gitmek için hızlı adımlarla yürüdüm. Oraya vardığımda Ege ve Engin hoca birlikte potaya basket atıyorlardı. Bende biraz daha yaklaştım orda olduğumu daha farketmemişlerdi. Ege o kadar güzel top atıyordu ki sanki ağırçekim de izliyordum. Oyla top çok güzel bir uyum içindeydi. Onlar devam ederken top biran ayağımın dibine geldi. Ege ve Engin hoca bana bakıyorlardı. Ege "burdamıydın farketmemişiz topu atsana buraya"dedi. Bende yere uzanıp topu aldım ve potayı isabet alarak attım ve tabiki sayı oldu. İkiside beni alkışlayıp "bravu"dediler. Bende Engin hocanın yanına gittim, ona "bana verdiğiniz kağıtları doldurdum ve ailemde yarışma için bana onay verdiler"dedim. Engin hoca da bana "tamam o zaman seninle bu hafta çok antıreman yapacaz zaten haftayada yarışma var. Kendine dikkat et sana güveniyorum"dedi. Egede hocaya "Nurcan güveninizi suistimal etmez o çok hırslı biri ona güvenin"dedi. Bende egeye bakıp sıcak bir şekilde gülümsedim. Beni övdüğü için çok mutlu oldum. Bende Engin hocaya "güveninizi boşa harcamayacağıma söz veriyorum yarışmada birinci olup okula gelecem"dedim. Engin hoca topu kolunun altına alıp benle Egeye "tamam o zaman hade siz dersinize gidin geç kalacaksınız sonra görüşürüz"dedi ve spor salonundaki odasına gitti. Ben ise Egeden önce spor salonunda çıktım Egede arkamdan geliyordu. Yürürken elimde Egenin ellerinin sıcaklığını hissettim. Kalbim hızla atmaya başladı. Beni döndürüp kendine doğru çekti dudaklarımızın birbirine değmesi için bir santim kalmıştı resmen. Gözlerim Egenin yeşil gözlerinde kenetlendi, utanmak ve heyecanlanmak iki duygu aynı anda baskı uyguluyordu. Ege tam dibimde gözlerimin içine bakıp beni dahada çok heyecanlandırarak "ben sende müebbetim, kader seni anlıma yazmış"dedi..........#@#@#okuduğunuz için çok teşekkür ederim lütfen yorumlarınızı ve votelerinizi eksiltmeyiniz ♡♥♡♥♡♥♡♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-de hayat
Roman pour AdolescentsBaksana şu hayata şakaya gelmez, beş dakikada insanın tüm mutluluğunu insana zehir eder.Peki niye o kadar insanın arasında benim mutluluğuma engel oldu, peki niye hep ben? Niye bana mani oldun hayat? Kafama silah sıkıp ölmek istedim bugün. Ne günah...