Gelen çağrı;GİZEMLİ
Uykusuz gözlerimi güçlükle açarak telefonu elime aldım.
-Nehir,oh be açabildin sonunda.Napıyorsun nerelerdesiniz?
-İyiyim tatlım yaklaştık sanırım.ESNEME.Annem bir saat önce öyle demişti.ESNEME.Sen.ESNEME.ne yaptın.ESNEME.Dün akşamdan beri ?
-Hiç sorma.Tarık dün seni bırakıp eve geldiğimde bizdeydi.Esip gürledi.Bugün gidiyor olduğunu bilmesem meydanda idamını izlerdik heralde.Gururuna yediremedi tabii yerin dibini sıyırmak.
İkimizde kahkahayı patlatmıştık.Ama ben hala gizemin ne yapacağını düşünüyordum.
-Ona az bile.Benim tek aklımı karıştıran seni orada bırakmam.
-Hadi ama yine başlama Nehir.Keşke gelse de bir çatsa gör bak neler oluyor.
-Hah bu arada.Gizem.. dün sorup üstüne gelmek istemedim ama çok merak ediyorum ne yapayım.Hani Tarığa babamın beni hırsız olarak bilmesini mi sağlarsın yine demiştin ya.Orada ne demek istediğini hala anlamadım.Eğer sizin aranızdaki meseleyse anlatma tabi ama anlatmak istersen...
-Benim o zeka gerisiyle ne meselem olabilir allasen?? Sadece kızgınlıkla söylenmiş bir söz işte benimki.Boşver sen beni de ee yarın okuluna başlayacaksın heyecanlı mısın bakalım?
-Bilmem.okul işte niye heyecanlı olayım.
-Orası gerçekten de çok güzeldir.Hem bak benim orada k...............istersen onunla............alo duyuyo.....Nehir??
-Gizem,alo Gizem.
Babam burada telefonun çekmeyeceğini söyleyen bir işaret yaptı.Ah tanrım nereye gidiyorduk biz böyle!
-Canım telefon çekmiyor.Ben seni daha sonra arayacağım tamam mı? Kendine iyi bak.
Telefonu arabanın bir köşesine bıraktıktan sonra anneme daha ne kadar kaldığını sordum.Cevap tanıdıktı.
-Yaklaştık tatlım.
Araba yavaşladığında bende gözlerimi aralayıp etrafı seyretmeye başladım.Yeşil kocaman sarmaşıklarla kaplı duvarların olduğu sokaktan geçtikten sonra nihayet araba durmuştu.Waow! Havuz annemin anlattığından daha da büyüktü. Yemyeşil bahçesi ve tüm gün dışarıyı seyredebileceğim boy boy camdan duvarları vardı.Burası ilk defa hayalimin gerçekleştiğini gösteriyordu.Küçükken hep böyle bir ev hayal ederdim çünkü.
-Eee tatlım. Nasıl buldun yeni evimizi?
Babamın tereddütlü bakan gözlerine kocaman gülümseyip içeriye doğru birkaç adım attım.
-Burası cennet gibi.Gerçekten de çok güzel.Hah anne şuraya bak.Güllerin rengine bak.
-Hayatım keşke sana evin fotoğrafını önceden gösterseymişiz.Baksana.Bu kadar çok seveceğini bilseydim..
-Sevmez miyim çok sevdim hem de.
Babam içeriden seslenip bir el hareketiyle bizi yanına çağırdı.Dışarısı böyleyse kim bilir içerisi nasıldır..
-Şimdi geldik en güzel kısma.Tatlım şu odanın kapısını açar mısın lütfen.
Üst kata çıkan tavandan aşağı kadar sarkan kalın iplerle asılmış merdiveni hızla çıktıktan sonra tam karşıdaki odanın kapısına yöneldim.
-Ba..a.ba.ba bu.ra.s.ıı.çok..
-Güzel değil mi ?
Her yer bembeyaz kaplanmış büsbüyük bir genç kız odasıydı burası.bembeyaz bir yatak,beyaz ve fuşya rengi perdeler.Her şey tam da hayal ettiğim gibi..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUNCU #Wattys2015
Teen FictionAnne sevgisinden yoksun,hayatın tokadını küçük yaşlarda yemiş,hırçın,şaşırtıcı derecede yakışıklı ve yalnız bir genç. ŞAFAK ASMİR .. Kendini en iyi olarak tanımlayan...