Selaam! Yeni bölüm geldi. Oy ve yorumlarınızı bekliyoruz ve Yetoanalar olarak sizi seviyoruz...
Sonunda son derse girmişlerdi. Ekin yapacağı şakanın sadece 10 dk uzağında olduğu için tenefüs boyunca sırıtmıştı.
Sonunda Okyanus dayanamayıp sordu.
"Ne sırıtıyon lan gebermiş kelle gibi? Gözlerime yazık!""Oğlum bugün üçüncü götmenliğini yapman gerekebilir. Bizim Ferdi Hoca geçen ki matematik sınavında, notumdan 95 puan düşürmüş, çiğköfteler aşkına! Ben de intikam alıcam şimdi."
Sınıfa nefes nefese giren Doğukan Yeto Birliğin dikkatini çekmişti.
"Bir kız gördüm geçen, tuvalete girdi tenefüs boyunca çıkmadı. Naptı orda lan! Dövdüler mi acaba?"Ares sonunda dayanamayıp sıraya yasladığı başını kaldırdı.
"Lan sizi amcanız mı doğurdu! Ne yapabilir sence hıyar herif? Bi rahat vermediniz! Şakanıza beni falanda katmayın daha fazla uğraşamam sizinle."Başı kapıya dönükken arka taraftaki kızları kesebilen Akın kısaca "Makyaj yapıp saçını falan düzeltiyordur." dedi.
Doğukan onun bu söylediğine yüzünü buruşturup "O öyle bir kız değil. Yani sizin bildiğiniz kızlardan değil. Ayrıca ne yaptıklarını sen nerden biliyosun ki?"
Ekin pis pis gülüp "Evet o bizim bildiğimiz kızlardan değil kanka çünkü onun çükü var." dedi. Ama Doğukan'ın sert bir şekilde kafasına geçirmesiyle sustu.
Akın "Bi keresinde yanlışlıkla(!) girmiştim. %98 lik kısım makyaj ve saç yaparken, %2 lik kısım da içindeki kötülükleri boşaltıyor." dedi.
"Yani sıçıyordur, merak etme. Lütfen birisi şu espri yeteneğine karga sıçmış çocuğu camdan atsın." dedi konudan sıkılan Okyanus.
Ares, Okyanusun sözüne hak verip "Seve seve yaparım. " diyip neredeyse ilişkiye girdiği sırasında kalktı ve Ekin'ni kucakladı. Ekin zilin çalmasıyla Ares'in kucağından inip heyecanla çantasından beyaz ipleri çıkardı.
Herkes ona şaşkınca bakarken o ipleri sıraların ortalarına bağlayıp geriyordu. Öğretmen içeri girdiğinde Ekin işini bitirmişti.
Selamlaşmadan sonra Ferdi hoca tahtaya dönüp birşeyler yazmaya başladı. O sırada Ekin de marketten aldığı kahkaha tozunu masada duran kahvenin içine boşalttı.
Öğretmen tahtadaki işleme birini kaldırıp sandalyeye oturup kahvesinden içti.
Kız işlemi yapıp yerine oturduğunda gözlerini öğrencilere çevirdi. Kitabını alıp arka tarafta uyuyan çocuğun yanına gitmek için sıraların arasından geçerken ayağı Ekin'in aralara gerdirdiği iplere takıldı ve yere düştü.Kahkaha tozuda etkisini göstermişti. Ferdi hoca yerde uzanıp kahkahalarla gülerken tüm sınıfta kahkahalara boğulmuştu
Ferdi Hoca şaşkındı. Ne olduğunu anlayamamıştı. Içinden sadece yerde yatarken gülmek geliyordu. Kendini durduramıyordu. Gülmeye devam ederken sınıfın kapısı açıldı ve içeriye müdür girdi.
Müdür "Bu sesler de ne böyle hocanız nerede sizin terbiyesizler !?" diye bağırdı. Bütün sınıf parmağıyla yerde yatan ve kahkahalarla gülmeye devam eden Ferdi hocayı gösterdi.
Ekin içinden '95 puanımı Allah da böyle cezanı verir Allah vermezse bile Ekin verir' diye geçirdi. Sonra da intikam almanın verdiği rahatlıkla sırıtmaya başladı.
Müdür, Ferdi hocanın yanına gidip "Hocam iyi misiniz? Neyiniz var böyle? Neden gülüp duruyorsunuz? Kendinize gelmenizi emrediyorum! "
Ferdi hoca gülmeye devam etti. İçinden 'şimdi sıçtım' diye düşünürken dışından gülüyordu. En önemlisi de bunu durduramıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YETO BİRLİK
Random10 yılı aşkın süredir birbirlerini sadece "Yetimhaneki Oğlanlar" olarak tanımlamışlardı. Taa ki kader onları bir kavgada buluşturana dek. Kim bilebilirdi ki birbirlerine canını feda edebilecek kadar çok değer vereceklerini? "Yetim olduğumuz kimsesiz...