Kabinden çıktıktan sonra Defne hemen koltukların oraya doğru koştu. Hem annesinin hemde Defne'nin ağzı açık kalmıştı. İkiside aynı anda aynı şeyi söylemişlerdi.
"Harikasın!"
Bayılmışlardı anne-kız Duygu'nun gelinliğine.
"Sizce bu gelinlik iyi mi?"
"İyi ne demek kızım süper!"
Gerçektende bir gelinlik bu kadar güzel olabilir. Balık modelinde gelen gelinlik alt tarafta abartmadan bir kabarıklıydı. Gelin tacı ise papatyadandı.
"İyi o zaman Anıl alalım bunu."
"Sen ne istersen canım."
Kasaya gidecekleri anda Defne ayağının burkulduğunu unutup hızlı adım attığı anda bir çığlık attı.
"Ahh!"
"Bu sefer ne var kız?"
"Ayağımın burkulduğunu unuttum. Seni kimse taşıyamaz tek başına git arabaya."
"Açık zaten baldız." Dedikten sonra göz kırptı Anıl.
Gıcık şey ya bildiğin beni götürmediği için sevindi. Baldızmış. Sen onu benim kulağıma anlat.
Seke seke ilerliyordu arabaya doğru. Kendi kendine arabaya bindi. Oturdu onları bekletti. Geldiklerinde Anıl bagajı açmamı rica etti.
"Sen açarsın damat. Altında açma yeri var."
Ohh canıma değsin. İçimin yağları coss diye eridi içimde.
Belli Anıl'da sinirlenmiş olacak ki dudaklarıyla bir şeyler mırıldanıyordu.
"Ya abla neden böyle davranıyorsun?"
"Duygu! Gelinlikçide ne dedi? Dellendirme beni dön önüne bak işine."
Anıl zorda olsa tek başına bagajı açıp gelinliği yerleştirdi. Arabaya sanki taş taşımışcasına nefes nefese bindi.
"Eve gidiyoruz de mi annecim? Başka işiniz varsa onlarıda halledelim."
Iyy yalaka! En sevmediğim insan türü.
"Yok oğlum eve götür bizi yeter."
Defne içerisinden asansörün bozuk olması için dua ediyordu. Herkesten önce apartmana girdiği anda hayal kırıklığına uğramıştı. Asansör çalışıyordu. Duygu müstakbel kocasıyla dışarıda öpüşüp koklaşırken Defne ile annesi eve çıktılar.
"Ayy çok iyi çocuk. Duygu turnayı gözünden vurdu. Düğünüde yakın bir tarihte yapacaklar. Ohh harika."
Beraber sohbet ede ede eve çıktılar. Annesi kapıyı çalmayıp anahtarla açmayı tercih etti. İçeri girdikleri anda Nimet Hanım gelinliği yere düşürmüştü. Defne gördüğü manzara karşısında kendini yere atmıştı. Annesi Hasan'ın yanına gidip tokadı geçirdi.
"Defol git! Öpüştüğün kızıda al. Utan be kendinden Defne kadar kızla öpüştün. Allah seni bildiği gibi yapsın." deyip hıçkırıkla karışık ağlamaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sorunlu Aile
Teen Fiction-Defne'nin Ağzından- Biliyorum. Evde kaldım. Ama gene bir ümit ha. Olmaz dediğini duyar gibiyim. Kocasız mı kaldım ben!? Gönlümün baharında. Şimdi diyeceksiniz yaş 20. Yok öyle bir hayat yaş olmuş 30 geçmiş olsun artık. Resmen evde kaldım...