Medya: Doruk Gençer
İyi okumalar.■ Efil'den Devam ■
"O yemeğe gelmeyeceğim anne!"
"Kızım bak bizim bir aile olduğumuzu belli etmek için bir şans işte. Efil lütfen beni üzüyorsun ama."
"Şimdi de aile mi olduk? Daha düne kadar babamın sevgililerini sayamiyorduk? Bunca yıl beni üzen sendin anne! Beni karşına oturtup, babamın nasıl biri olduğunu anlatırdin! O yasta ya! 4 yaşında bir çocuğa düşmanın bile yapmaz! Ama Simay'a bunları yapmana izin vermeyeceğim anladın mi! Hastaneye geldik diye değerli olduğunu sanma! Benim için annem olmasan bile lanet olsun ki, kimliğimde öyle yazıyor! Oraya sırf mecbur olduğum için geldim. Peki ya senin değerli arkadaşların neredeydi? Hani şu sırf onlar için kızını karşına aldığın arkadaşların!? Simay ile ilgili bir konu olmadığı sürece beni arama! Anladın mi? Arama!"
Telefonu kapatıp yatağa atmistim. Bu nasıl hayatı böyle? Zil çalınca söylene söylene aşağı indim. Tamam kabul. Karşımda Doruk, Yalın, Caneser'i görmeyi beklemiyordum. Kızlar zaten geliyordu onlar meraklı Melahatlar çünkü. Bir şey dememe fırsat vermeden hepsi mutfağa gitti. Bilin bakalım kim hariç? Doruk tabii ki! Sümük!
"Geç artık. Piknik yeri değil burası."
"Merhaba."
"Çocuk kıt misin! Gececeksen geç. Yoksa kapıyı kapatacağım."
Bir şey demeden yüzüme baktı.
"Yok valla kıt!"
Bu sefer hızlıca salona gitti. Bu salonda neyse. Mutfağa gidip bizimkilere baktım. Yani kızlara. Dördü de masaya oturmus pizza yiyorlardi .
"Oh oh! Allah pizzanizi artırsin."
Tabii kimse beni takmadi. Telefonum çalınca geri yukarı çıkmak zorunda kaldım. Bu sefer arayan Simay idi.
"Efendim ablam?"
"Abla yalvaririm nerede olduğunu söyle. Bu aksam ben o yemeğe gitmem diyorum anlamıyor ya! Taksiye binip sahile geldim şimdi. Neredesin sen?"
"Sahildeki evdeyim. Ona hesap vermek zorunda değilsin. Kızlarla seni bekliyoruz. Acele et tatlım."
"Tamam."
Telefonu yanıma alıp aşağı inmiştim. Bu sefer salonda yemek için beni bekliyordu. Kızlara dönüp konuşmaya başladım.
"Simay geliyor."
"Aksam ki yemek yüzünden mi?"
"Kadın anlasa bu kadar aksiyona gerek yok. Kıt işte ne yapacaksın?"
Mislina kikirdayip yemegine döndü. Herkes kendi halinde takılırken 4 dilimde Simay'a bırakmıştım. Kapı çalınca bu sefer Mislina açmaya gitmisti. Simay sinirli idi. Bu da demek oluyor ki, annem gelene kadar onunla kavga etmişti.
"Ben o kadını öldürecem bir gün o olacak! Allah bir çene vermiş gerisini koy vermiş!"
Salona girer girmez, sesli bir şekilde bağırmaya başlamıştı. Daha sonra Yalın, Caneser ve Doruk'u görünce düşüncelerini okumaya başlamıştım. Şuydu: "bu taşlarda kim böyle? Ama ben rezil oldum. Salak Simay Salak!!!!!!"
Elinden tutup oturduğum yere oturmasını sağladım. Pizzayi görünce kimseyi takmadan yemeğe başladı.
"Simay benim kardeşim. 14 yaşında."
Gerekli açıklamayı herkes duyduktan sonra, geri işlerine döndüler.Gönderen: Taner Abi
"Senin Jillian otelin orada bulunmuş. Depoya aldım şimdi. En gec yarım saate burda ol. Kız fena deli."
Mesajı okuduktan sonra, odama çıkıp pantolon tişört giymistim. Ayakkabımi da giydikten sonra arabanın anahtarını almıştım. Geri salona dönerek "Jillian" deyip arabaya doğru yürümüştüm. Ne güzel gidiyordum, ta ki yan kapı açılana kadar. Platin civciv gelmişti. Doruk işte!
"In arabadan."
"Hayır. Sür."
"In arabadan."
"Jillian deyipte öyle çıkmana izin veremezdim. Sür artık."
"Lan sen kimsin lan! Ne hakla bana karısiyorsun? İyiki bir buluştuk abi. Ne bu havalar? İn diyorum kardeşim. Bak şöyle söyleyeyim. Senle ben asla sevgili olamayız anladın mi? İstersen iki kardeş gibi oluruz. Ama senle asla sevgili olmam!"
"Bir gün bu lafını hatırlatacagim."
Arabadan sonunda inmişti. Hızlı bir şekilde sürüp depoya gelmiştim. Arabanın anahtarını Selim'in verip, içeri girmiştim. Jillian sandalyede bağlı bir şekilde oturuyordu. Adeta kızgın bir boğa. Bu güzeldi. Tam önünde de Taner Abi telefonu ile oynuyordu.
"Taner Abi!"
İşini bırakıp bana dönmüştü.
"Efil! Bunu yaptıranin sen olduğunu bilmeliydim çöz beni seni iğrenç şey!"
Taner abi kolumdan tutup camlı odaya götürmüştü. Kapıyı kapatıp konuşmaya başladı.
"Kız hiç bir şey söylemiyor. Üstelik o kız mafya da değil. Efil söylememe gerek yok herhalde?"
"Kız çok eski bir dost."
"Ee ne istiyor senden? Telefonunu açmadığın için mi?"
Eski anılar aklıma gelince, başımı geriye doğru atmistim.
"Evet evet o yüzden."
Taner Abi tabletini açtı. 5 dakika birseyle uğraştıktan sonra tableti bana verdi.
" Ünlü is adamı Salton Safford kızı, Jillian Safford kayıp! 1 haftadır aranan kızının başka bir ülkede olduğu öne sürüldü. Safford konu ile ilgili şu açıklamayı yaptı : Kızım Jillian, her genç gibi tatile çıkmak istemiş ve çıkmış. Kızım en gec 1 aya evine dönecektir. Buna inanıyorum."
"O kız bu kız Efil! Ne demek böyle bir kızı kaçırmak ne yapmaya çalışıyorsun Efil!"
"Kız beni öldürmek için Türkiye'ye geldi. Ne yapmamı bekliyordun? Karşısına çıkıp * Hadi beni öldür * dememi mi?"
"Şimdi burdan git. Ve sakin kafayla geri gel. Kız benle."
Odadan çıkıp beni tek bırakmıştı. Çantami alıp arabaya doğru yürüyordum. Kapının önündeki arabaya binip sürmeye başlamıştım. Nereye gittiğim hakkında ne ufak bir fikrim bile yoktu. Telefonuma mesaj gelince arabayi kenara çekmiştim.
Gönderilen: Özel Numara.
"Leave my daughter alone!
~G."
Neydi bu? Jillian annesinin adı Sarah idi. Gizli "G" kimdi peki? Holding sürmeye başlamıştım. Semih bilirdi. Teknoloji Semih. Her neyse. Holding önüne gelince hızla Semih'in yanına gitmiştim. Holding bana kafa tutan tek kişiydi. Bu yüzden herkese karşı ayrı bir havası vardı gözlük adamın. Beni görünce ayağa kalkmıştı. Elimde olan telefondan gizli mesajı bulup ona vermiştim.
"Kim bilmiyorum. Sende kim olduğunu bulacaksın."
"Birtanem zaten özel numaralar bulunmamak için vardır."
"Semih!"
"Tamam az bekle."
Bu sırada 5 soda bitirmistim. Bir tane daha söylerken konuşmaya başladı.
"Amerikadan gönderilmiş. Gönderen kişi erkek değil. Bayan. Çok zengin biri değil. Orta gelirli. İsmi Gabby."
Telefonu alıp arabaya binmiştim. Kimdi bu Gabby? Ben neden tanımıyorum. Ki o nasıl beni tanıyor? Telefondan babamı aramıştım.
"Bana yarın için Amerika'ya ucak bileti al. Hangi saat olursa olsun."
Telefonu yüzüne kapatmıştım. Arabayi çalıştırıp eve doğru sürmeye başlamıştım. Tam da tahmin ettiğim gibi kimse gitmemişti. İçeri girince beni ilk fark eden Mislina olmuştu.
"Kızlar! Yukarı!"
Üçü de bunu bekliyormus gibi ayağa kalktı. Onlar gelmeden yukarı çıkıp minik bir çanta almıştım.
"Yarın Amerika'ya gideceğim. 2 günlük bir iş sadece."
"Bende gelirim abla."
"Tek gideceğim Simay."
"Abla! Ne işlerin olduğunu tahmin edebiliyorum. Bırak bende geleyim."
"Simay! Tek dedim!"
Yaptığı tek şey kapıyı sert bir şekilde açıp yine aynı şekilde kapatmak olmuştu. Ergen! Şimdi de Mislina ile Iğıl'a durumu açıklamam gerekiyordu.
"Özel numaradan mesaj geldi. Jillian ile ilgili bir tehdit olabilir. 2 günlüğüne Amerika'ya sırf bu yüzden gideceğim."
"Bak Efil. Bu kız sağlam yani kızın arkasında onca adam var. Amerika'ya tek gidiyorsun ayrıca."
"Annesi daha doğrusu ailesi Jillian ile aramda ki sorunu bilmiyor. Bu işime geldi. Yoksa kendimi tehlikeye atacak kadar salak değilim Mislina."
Bir şey demek yerine Igıl gibi, beni izlemeyi tercih etti. Çantanın içine iç çamaşır pantolon ve tişört koymuştum. Fermuari çekerek yere bırakmıştım. Telefonuma gelen mesajla kilidi açmıştım.
Gönderilen: Kendini babam sanan şahıs
"Yarın sabah saat 5:37 uçağın kalkıyor. Bileti Semih kaldığın eve götürecek. Adresini o biliyor ama ben bilmiyorum. Garip." (19:45)
"Sadece insan olan kişilere adresi verdim. Bunun için kusura bak."(19:47)
Beklemek yerine telefonu şarja takmistim. Birde ergen gibi mesaj mı bekleyecektim? Yok daha neler (!) Çantayı odada bırakmaya karar verdikten sonra aşağı inip su içmiştim. Doruk meraklı bir şekilde bana bakıyordu. Hayır ne alaka ona hesap vereceksem? Kendini ne sanıyordu nu Platin ördek?
"Hadi artık kalkın da gidelim. Yeteri kadar rahatsızlık verdik zaten."
Doruk'un bu sözü ile Yalın ve Caneser anında ayağa kalkmışlardı. Mislina ve Yalın'in cici cici aşk gösterileri bittikten sonra gitmişlerdi.
"Kızım bir ugurlasayadin Doruk Beyi."
Mislina'nın dediğini duymadan gelerek salondaki koltuklardan birine oturmustum. Mislina telefonu çalınca başka odaya gitmek zorunda kalmıştı. Iğıl'a dönmüştum.
"Sen bugünlerde pek bir suskun oldun şeker inek."
"Annemi düşünüyorum Efil. Nasıl böyle bir şeyi yaptı hala aklım almıyor. Şimdi de Emir'i aldı ya tek hedefi ben. Babam da kalmamı istemiyor. Kendi başına yaptı ya beni!"
Bir şey demek yerine ona bakmayı tercih ettim. Annesi ile uğraşıyordu şimdi de. Hiç bir zaman aklına gelmezdi ki böyle bir şey olacağı. Saat on bir olunca odama çıkıp uyumaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızlar Mafya Olursa?
ChickLitHer zaman sevdiği kadınları kaçıran mafya erkekleri okuduk. Peki ya bu sefer sevdiği erkekleri kaçıran mafya kızlar olursa? ~ Kızlar Mafya Olursa? ~