episode 4

117 13 4
                                    

Boş bulduğumuz bir banka yerleştikten sonra yanımıza sarı saçlı bir kız geldi ve Dylan'ın yanağına bir öpücük kondurup yanına oturdu. Kızım sen hayırdır? Ben kaşlarını çatmış onlara bakarken Dylan huysuzca kıpırdandı. "Gider misin?" Dedi Dylan sakince ama bu sefer kız daha çok yapıştı. Bir bana birde kıza bakarak konuştu "Seninle işim yok benim şimdi sevgilimle oturmak istiyorum, git" dedi. O az önce sevgilim mi dedi? BANA SEVGİLİM Mİ DEDİ? Şu an şu bankta nasıl sakince oturuyorum bilmiyorum ama eve gittiğimde halay çekeceğim kesin. Ben zaferle gülümserken sarı çiyan bana 'sen bittin kızım' bakışı attıktan sonra hızlıca masadan kalktı. "Özür dilerim ben, şey..." O doğru çümleyi bulmaya çalışırken ben "Tamam önemli değil sonra ödeşiriz canım" dedim. Canım mı? Tamam Gizem her şey iyi hoşta canım ne? Dylan sırıttı ve konuştu "Canım mı?" Al işte şimdi sıçtınız Gizem hanım. Domatese dönen yüzümü saklamaya çalışırken "O lafın şeyi şey olmuştur, laf şey olurken şey olmuştur. O şeyden şey oldu o" sanırım kurduğum en saçma cümle bu. Heyecanlanınca genelde böyle olur. Sakin ol Gizem daha ilk günden bu ne hız kızım. "Ben anladım o şeyi" dedi ve bi kahkaha patlattı. Kahakası bile güzel. Sakin olmak için napmam gerek benim? Müdür yardımcısı'nın yanımıza gelmesiyle Dylan susarken hoca konuştu. "Gizem gitme vakti, annen gelmiş" dedi. Hayır anne neden şimdi geliyorsun ki. "Tamam hocam da şey, telefonumu alabilir miyim?" Şansımı denemekte fayda var tabii. "Sadece ailene verebilirim ve bir daha olursa biliyorsun" yemin ederim iyi atlattım. Oturduğum banktan kalktığımda Dylan da kalktı. "Senin gelmene gerek yok ben giderim" dedim sevimli sevimli. "Zaten sana değil sınıfa gidiyorum." Al işte. Salak Gizem. Gözlerimi kısıp ona baktım ve gülmemek için çenesini sıktığını fark ettim. Ah olum ben ne yapacağım seninle?

Eve geldiğimde çantamı girişe fırlatıp odama koştum ve kendimi yatağa attım. Şimdi o çocuğu düşünmemeliydim. Ona aşık falan da olmayacaktım, olamazdım. Aşk bana iyi gelmiyordu. Durmadan saçma hareketler yapıp duruyordum. Aslına bakarsanız ben sadece bir kere aşık olmuştum ama o sayılır mı bilemiyordum. Ne yani anasınıfından bi çocuğa aşık olan tek ben değilimdir herhalde. Hem ben biliyorum o da bana aşıktı, evcilikte kocam olurdu. Anasınıfındaki çocuklarda çocuklarımız olurdu. Ama başka şehire taşınınca benim için hiçte iyi olmamıştı. Depresyona girmeler, yemek yememeler ve benim için o zamanlar en kötü olan şey minişlerle oynamamıştım. Çok iyi bi miniş koleksiyonum vardı, aslında hala var. Konu nerden minişlere geldi bilmiyorum. Bu çocuk benim bütün düzenimi bozacak onu biliyorum. Belli değil mi zaten bir günde ne hale geldim ben. Belki İnternet'e 'ultra yakışıklı çocuğa aşık olmamak için neler yapmalıyım' yazabilirdim. Saçmalama Gizem. İç sesimde ben de kafayı yedik. Telefonumdan gelen mesaj sesiyle irkildim.
Bilinmeyen numara:
"Selam ben Dylan tanıdın dimi?"
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM. Numaramı nerden bulmuş. Telefonumu tamamen kapatıp açtım ve mesajlara bir daha girdim. Gerçekten oydu. Şu an sabah kendime söylediğim şeyi yapıp halay çekmeye başlıyabilirdim. Ayağa kalkıp halay çekmeye başladığımda bir mesaj sesi daha geldi.
Bilinmeyen numara:
"Mavi tik sevmiyorum ya ben, tenime pek uymuyor"
Kahkaha attıktan sonra yazmaya başladım
Gizem:
" 1. si mavi sana yakışabilir 2. si numaramı nerden buldun?"
Mesajıma saniyeler içinde cevap geldi, bende bu arada numarasını kaydetmiştim.
Dylan:
"Bu bir sır, her şeyi merak etmemelisin"
Ne demek merak etmemelisin.
Gizem:
"Sen söyleyene kadar susmam ve meraklı bir Gizem kötü oluyor bilmek istemezsin he birde sinirlenirsem hiç susmam"
Birkaç saniye sonra cevap geldi
Dylan:
"Ben dinlerim sen merak etme"
Çok erken konuştun delikanlı.
Gizem:
"Gerçekten kötü oluyorum zaten uyuyacağım söyle de rahat uyuyabileyim"
Mesajı attığım anda görmesi sıçramama sebep olurken mesaj sesi sessiz odamı doldurdu.
Dylan:
"O zaman sen dinlen ve bilmediğin bir numara mesaj atarsa bana numarayı at olur mu?"
Ne numarası be
Gizem:
"Ne numarası ve sen okulda mısın? Numaramı kimden bulduğunun hesabını sonra soracağım"
Bu daha ilk günümüzdü ve neden onu yıllardır tanıyormuş gibi hissediyordum.
Dylan:
"Numara işte sen bana at ve evet okuldayım şimdi git ve uyu iyi geceler sana"
Gülümsedim ve yazmaya başladım
Gizem:
"Bunların Hesabını sonra soracağım iyi geceler skjwsjah"
Birkaç dakikalık sevinç dansından sonra kendimi yatağıma firlattım...

SPRING ||| o'brien Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin