5.bölüm

64 7 2
                                    

Ekin'le konuşmamızın ardından 1 gün geçmişti. Konuşmamızın ardından bana düşünmem için zaman vermişti. Düşünmüştüm. Ne kadar istemesemde...
Evet onlara inanıyordum. Bunu dediğim için bile şaşırmıştım. Ama başka çarem yoktu. Ne olduğunu bilmediğim bir dünyaya gidiyordum... Kendiminde ne olduğunu bilmiyordum. Kurtarıcı mı kurban mı... Değişik bir şey vardı. Bu yola çıkarken korkmuyordum. Bu delilik gibi gelebilirdi. Buna sebep olan Ekin... O yanımdayken korkmuyorum. Dün odadan çıkarken "Asya sana bir şey olmasına izin vermem."dedi. Ona güveniyordum. Bu benim için çok büyük bir şey... İnsanlara güvenmekte hep sorun yaşarım. Ama Ekin farklı... O benim hayatımı kurtardı. Bir sebebi bu...Asıl sebebe gelirsek...Sanırım onu bende bilmiyorum.

Odadan çıkıp babamın yanına gittim.

"Ne yapmam gerekiyor?"dedim.Babam şaşkın şaşkın bana baktı.

"İnanıyor musun bize ?"dedi. Yüzünde öyle bir endişe vardı ki... İnanmadığımı söylesem daha mutlu olurdu.

"Siz bana ne zaman yalan söylediniz? Tabi ki inanıyorum"dedim. O anda aklıma dedemin öldüğü yalanını söyledikleri geldi.Ama bunu yüzlerine vurmak istemiyordum.

Babam bahçede oturuyordu. Yanına bir sandalye çektim."Baba bir sorun mu var"dedim. Yüzüme çok masum bakıyordu. Ailem benim için çok değerliydi. Onlar için her şeyi yaparım. Ama babamın içinde bir şüphe vardı. Tam olarak korku da diyebilirim. Bunu yapamayacağımı düşünüyordu. Başka çaremiz yoktu. Bu cümleyi o söylemişti. Konuşmaya başlayacağı sırada Ekin'in bize doğru geldiğini gördüm. Bir sandalye çekip yanımıza oturdu.

"Bakıyorum odadan çıkmışsın."dedi

Gülümsedim. " Hayatımın geri kalanını odada geçirmeyi düşünmüyorum "dedim.

"Dün öyle gözüküyordu."dedi. Alay mı ediyordu?Onu neşeli görmek güzeldi. Ama aklım babamdaydı. Bir problem vardı. Ekin'in yüzüne bile bakmamıştı.

"Ekin"dedim. Babamın dikkatini çekmeye çalışıyordum. Ekin ne olduğunu sorar
gibi bakış attı.

"Ben size yardım edeceğim."dedim. Babama bakıyordum. Beni dinlemiyor gibiydi. Hadi ama ne olmuş olabilirdi?

"Ben de bunun için gelmiştim. Asya artık eğitime başlamalıyız. Çok yakında buraya gelecekler."dedi.

Bir aksilik vardı. Babam niye böyle bakıyordu. Annem... O neredeydi?
O sırada annem yanımıza geldi. Ağlamış gibiydi.
"Anne ne oldu?Ağladın mı sen?"dedim.

"Asya bunu yapmak zorunda değilsin."dedi. Ne demek istiyordu şimdi?
Dedemi yalnız bırakamam ki... Hem onlar istedi.

"Anne yapmam gerekiyor. Ne oluyor size?"dedim.

Bir sessizlik oldu. Ne oluyorsa Ekin bunu biliyordu. Bana söylemesi için baktım. Ama gözlerini kaçırdı. Bir araba sesi duydum. Araba bizim bahçenin önüne park edildi. İçinden benim yaşlarımda bir kız indi. Yanımıza geldi.

"Merhaba. Ben Efsa"dedi. Konuşmasıyla çevresini sakinleştirmeyi başarabilen insanları hep sevmişimdir. Bu kız da öyleydi. Gergin havayı değiştirmişti.

Elimi uzatıp "Asya"dedim. Gelip sarıldı. Çok sıcakkanlı bir kızdı.

" İyi ki geldin. Çok sevindim. Her şey güzel olacak"dedi Efsa.

Gülümsedim. O da karşılık olarak gülümsedi. Sonra babama dönüp arabayı gösterdi."Bu arabayı size getirdim. Artık gitmeniz gerekiyor"dedi.

"Kim gidecek?Baba bunu yapamayız. Dedemi bırakamayız. Yardım etmek zorundayız."dedim. Gözümden yaşlar akmaya başladığının farkında değildim.
Babam yanıma gelip gözyaşlarımı sildi.

AYNI AMAÇ UĞRUNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin