BambAŞKa

6.BÖLÜM

Multimedia :Burak gezgin

"Beni vurmayacaksın değil mi?"

Şaşırmış ve emin olamayan bakışlarımla karşımdaki kişiye baktım.

"Senin ne işin var burda" diye sesli konuşup cevap vermesini bekledim.

"Önce şu silahı bi çekte.Nolur nolmaz şeytan doldurur. "

Kendimden emin çıkan sert sesimle

"Zaten dolu"

"Tamam indir şunu öyle konuşalım?"
Her ne kadar kararsız kalsamda ondan zarar gelmeyeceğini düşünüp silahı yeniden belime yerleştirdim.

"Tamamdır ama önce şuradan bi çıkalım. "

Unuttuğum bir şeyi hatırlayıp

"Cezasını kesmeden olmaz bekle"

Sırt çantamın içinden çıkardığım jileti alıp buraģın yanına vardım.Yerde yattığı için bende eğildim. Açıkta kalan boynuna hafif kan akıcak şekilde 'Bedelin' yazdım.Yazdıģım yerlerden gelen sızıntılı kanlar boynunu kaplamaya başlamıştı bile.

Kafamı kaldırıp savaşa baktığımda dehşetle açılmış korku ve şüpheli bakışlarla beni izlediğini gördüm.Sanırım hayatında benim gibi birini ilk defa görüyordu. Nutku tutulmuş ,dili düğümlenmiş gibi bana bakarken

"Sen ne tür bi psikopatsın ezra''
dedi.

"Ezra değil canım ezran"

diyerek ona keyifle gülümsediğimde işte tamam dedim bu işte halloldu. Tabi bu salak uyandığında polise gitcek ama parmak izi ve ya başka bir şey bulamayacaklar. Çünkü giydiğim siyah deri eldiveni burdan çıktıktan sonra yok edecektim.

"Savaş sen şu yerdeki cam kırıklarını topla bende dağılan yerleri düzelteyim. "

"Tamam da elin kanıyor"

"Sonra hallederim hadi biran önce çıkmalıyız ."

Savaş hızlı bir şekilde başını aşağı yukarı salladı .Ardından çekmecelerden bulduğu bi poşete cam kırıklarını koydu. Bende bu sırada dağılan bi kaç yeri düzeltip işi bitirdim .Savaşa elimle işaret ettim çıkalım diye.
Ardından girdiğimiz balkondan geri inerek her şeyi olduğu gibi bıraktık.
Balkondan inerken bu sefer direk atladık zaten düstüğümüz yer bahçenin havuzuydu. Ama savaş benden farklı olarak çimlere düştü dört ayak üstü misali.İkimizde yara almadan inmiştik. Ben havuzdan çıkıp savaşın yanına geldim.Ardından birlikte evin büyük giriş kapısından çıkarak benim motoru park ettiğim yere geldik.O da motorla gelmiş ve benimkisinin yanında durdurmuştu.

Bana yapması gereken büyük açıklamaları vardı ve bunun için önce sakin bi yere geçmeliydik. İkimizde sahilde karar kılıp motorlarımıza binip sahile sürdük. Bütün vücudum ıslak olduğu için zaten dar olan kıyafetlerim ıslaklığın etkisiyle daha da daralmıştı. Süratli bir şekilde sürerken savaş da bana yetişmişti. Eliyle işaret yapıp dahada hızlandı.Demek benimle yarışmak istiyorsun ha savaş .Pekala sen kaybettin.

Elimle tuttuğum kola biraz daha abanıp sertçe çevirdim. Son gazda gidiyordum ve bu çok tehlikeliydi bir o kadar da güzel. Sahile yaklaştığımda müsait bi yerde durup motordan indim. Arkamdan savaşta hızlı bi fren yaparak yanımda durdu.
Motordan inip benim ilerlediğim banklara doğru peşimden gelirken

"Muhteşemsin. Ben benden iyi süreni görmemiştim. "

"İlk olmuş işte "
Dedim.

Sonra başımı ona çevirip "İlkler güzeldir."