[The Flash] Mini seri (1/4)

151 8 1
                                    

İstek üzerine Flash'ın tek bölümlük kurgusu yerine dört bölümlük bir mini serisini yapacağım. Flash sevenlere müjde!
O kadar hızlı koşmuştum ki toplantı yapan mafya üyeleri elli metrekarelik odanın bir köşesinden diğer köşesine geçtiğimi anlamamıştı. Tam onlar gemi ile uyuşturucu nakliyatı sözleşmesini imzalayaccakken, hızla koştum ve imza atmak üzere olan adama bir yumruk atıp, kağıdı yırttım. O sırada jeton düştü ve adamlar korkuyla "Flash, burada!" dediler. Birkaç saniyede hepsini yere serdim. Memnuniyetle başımı salladım ve kapıya yöneldim.
Bir anda silahlı polisler içeri girdiler ve o sırada içlerinden birinin "Kim bu nöbetçileri bayılıttı!?" dediğini duydum. Beni pek sevmeyen Komiser Krenky beni gördü ve "Tahmin etmiştim. Geri dönüyoruz, çocuklar! Birileri ekmek paramızı elimizden aldı." dedi. Polisler homurdanarak dışarıdaki arabalarına yöneldiler.
Bu benim suçum değildi! Hızlıysam ne olmuş? Sorunları çabucak çözebiliyordum! Bu düşünceler denizinde yüzerken dışarı çıktım ve kara binanın girişindeki merdivenlere oturdum.
Hızlı olabilirdim ama Gotham çok zorluydu. Batman, New York da birleşmiş Penguen ile Joker'i durdurmaya gitmişti. Neden Yeşil Fener'e veya Aquaman'dan istememişti ki?
Ayağa kalktım ve normal yürümeye başladım. Bazen bu da iyi geliyordu. Tek kötü yanı vardı. Normal yürüdüğümü görüp benimle yarışa girenler. İlerlediklerinde geri bakıyorlar ve ben çoktan onlardan on kilometre uzaklaşmış oluyordum.
Bir markete girdim ve kendime cips ile kola aldım. Yolda ilerlerken bu ikisini tükettim.
Çok garip... Beş dakikadır hiç suç olmamıştı. Normalde hemen aranır; organize suçlar, uyuşturucu, taciz veya hırsızlıklar asla bitmezdi. Şu önümdeki dakikalar altın değerindeydi.
Bir çeşme, iki bank ve üç ağaçtan oluşan bir parka oturdum. Tam kolamdan bir yudum daha alacakken, kutu bir anda çalıların arasında yok oldu.
Hızla çalılığa atladım ve nasılsa havada kaldım. Gümüşten bir çocuk çalıların arasından çıktı. Bir eli havadaydı ve o eli her oynatışında ben havada hareket ediyordum. Çocuk "Ben Elements! (Kızıl Titan kitabınındaki karakter) Flash seni öldüreceğim. Bu bana verilmiş en önemli görev!" dedi. Elini hızla sağa kaydırdı ve çeşmeyi paramparça ederek yüz metre ötedeki binanın içine girdim. Kahvaltı eden aile çığlık attılar ve onları selamlayıp, "Manyetizma" olduğunu tahmin ettiğim gücün beni yakalamasına izin vermeyerek zikzaklar çizerek, çocuğun yanına gittim. O hiçbir şey yapamadan yüzüne yumruğu yapıştırdım. Sonra o geri sendeleyince, arkasına geçtim ve kafasının arkasına diz attım. Havada döndüm ve kafasına hızlı bir tekme attım. İyice sersemleyince "Finish Him"i yaptım. Karnına yüzlerce yumruk attım ve zıplayıp, ayakkabının tabanıyla burnuna tekme attım.
Burnu kanamıştı. Sinirlendi ve suya dönüştü. Yere gömüldü ve onu aramaya başladım. Aniden arkamda belirdi ve beni koltuk altlarımdan tutup, artık sadece etrafa su saçan çeşmeye attı. Suları büktü ve bütün suları etrafımda büyük bir baloncuk yapacak şekilde ayarladı. İlk üç dakika dayandım ama boğulmaya başlamıştım. Aklıma bir fikir geldi. Tehlikeli ama tehlikeli bir fikirdi!
Yerimde titremeye başladım. O kadar hızlı titriyordum ki hızımın ısısı, suyu buharlaştırmaya başlamıştı. Daha hızlı titredim ve tum su aniden buharlaştı. Hazır, o hızdayken Elements'e doğru atıldım ve içinden geçip, onu patlattım! Etrafa milyonlarca su damlası saçıldı ve tüm damlalar birkaç saniyede yeniden Elements'i oluşturdu. Elements "Sen çok aptalsın, Flash!" dedi. Dumana dönüştü ve havada uçup, hızla arkamda belirdi. Sayamayacağım kadar eli oluştu ve çok can acıtıcı bir şekilde saldırmaya başladı. Havaya uçtu ve demire dönüşüp üstüme düşmeye başladı. Sersemliğin etkisinden hemen çıktım ve kenara çekildim. O yere düşünce yine saldırdım ama demir canımı acıtıyordu. Tek yumruğu ile aynı binada açtığım, delikten girdim ve delik için usta çağırmış adamları selamladım.
Hemen oradan çıktım ve daha iyi bir taktik uygulamaya karar verdim. Elements'in etrafında hızla dönmeye başladım. Bana vurmaya çalıştı ama yarattığım rüzgar yumruğunu engelliyordu. En sonunda bir fırtına oluşturdum ve ellerimdeki kinetik enerjiyle onu yumruklamaya başladım. Demir vücudu kırıldı ve acıyla bağırdı. Sonra o bir anda rüzgara dönüştü ve gözden kayboldu. Bana karşı eserek, beni yavaşlatmaya başladı. Yani başarabildiği kadar! Havada koşarken, tekmeler atmaya başladım ve ne şanslıyım ki, hepsi ona geldi.
En sonunda pes etti ve yere düştü. Normal kıyafetleri, tişört ve şorttan oluşuyordu. Bana baktı ve "Flash... Ateşe, ateş ile karşılık vermek gerekir!" dedi. Aniden yerden kalktı ve önümde belirdi. Yüzüme çok hızlı yumruklar atmaya başladı. Demek hız elementini kullanmıştı. Yalnız bir fark vardı. O hızı kullanıyordu, ben ise hızdım.
Yumruklarına karşılık vermeye başladım. Hatta aralarda çok hızlı yumruklar bile atıyordum.
O beni böyle yenemeyeceğini anladı ve sese dönüşüp, tüm gücüyle bağırdı. Aynı binaya tekrar girdim ve bu sefer ev sahibi olduğunu tahmin ettiğim adam küfür etti. Sinirlendim ve ayağa kalkıp, kolaysa sen yen!" dedim. Adam, yerde bulunan levyeyi aldı ve bana fırlattı. Tek parmağımla levyeyi delikten aşağı attım. Koşarak tekrar aşağı indim ve bağlanıp, çoktan yakalanmış Elements'e baktım. Karanlıkların içinden Batman çıktı ve "Belki de görevi Aquaman'e vermeliydim!" dedi. Öfkeyle acıyan burnumu tuttum ve "Bence de!" dedim.

Birinci Bölüm Sonu


[Marvel and Dc Comics]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin