Multide Beste Güngör var.
Vote ve yorumlarınızı bekliyorum.
**KEYİFLİ OKUMALAR**
* * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *
Nehir. Bana Nehir demişti. Peki benim ismimi nerden biliyordu? Oha yani bu beni önceden de mi tanıyordu? Yuh yuh yuh. Belki ben söylemişimdir. Evet evet kesin ben söylemişimdir. Baştan sona kurduğum cümleleri gözden geçirdim. Tabiii yaaa.
'O mağazadan çık Nehir bu mağazaya gir. Sonra da diğerine....'
Şimdi hatırlamıştım mal gibi ismimi söylediğimi. Demekki arabadan çıkmadan önce beni dikkatlice dinliyordu. İsmimide aklında tutmuştu.
Şu an da arabadayım. Evime gidiyordum. Sürekli de aynadan arkaya bakıyordum. Arabasıyla beni takip ediyor mu diye. Ama neyseki etmiyordu. Son söylediği cümle beynimde sürekli yankılanıp duruyordu.
Benimle uğraşmanın bedelini ödeyeceksin Nehir.
Bedelini ödeyeceksin Nehir.
Neyin bedelini ödeyecek mişim ya? Off off. Nerden bulaştım ben bu çocuğa?
Ama o kadar yakışıklıydı kii.... Gerçekten fazlasıyla yakışıklıydı. Gereğinden fazla. Çok çok fazla. Anlatamam. Ya da denemekten zarar gelmez.
Şöyle başlıyım.
Öncelikle ;
Gözleri. Gözleri ela renginde. Ama elanın en güzel tonunda. Kimsede olmayan bir göz rengi. Sinirlendiği zaman gözleri koyulaşıyor. Bu gerçekten muhteşem bir şey.
Yüzü. Sert yüz hatlarına sahip. Hiç bir kusur yok. Yüzüne bakmaya doyamıyorsunuz. Oturup 5 saat boyunca izlenebilecek bir yüz. Tamamiyle mükemmel.
Fiziği. Gerçekten fiziği de harika. Bir erkek fiziğine göre en mükemmeli. Kasları var ama abartılcak derecede değil. Zaten abartıları çok kötü görünüyor.
Daha başka ne söyleyebilirim ki?
Ha birde siyahı çok seviyor galiba. Çünkü
üstünden tut ayakkabısına kadar her şeyi siyah. Bir de saçları. Özenle hiç bir şey yapmamış. Dağınık bırakmış. Bu da onu daha erkeksi yapıyor. Oooooff çok yakışıklı. Neden yakışıklı biriyle kavga ediyorum ki sanki?
Ne ?Sakın yolun ortasında arabamı durdurup onu düşündüğümü söylemeyin. Çünkü ben böyle bir şey yaparım. Off inanmıyorum. Araba kornalarını da nasıl duymadım. Bugün rezil olmakta üstüme yok. Bana madalya takmaları gerek ,çünkü rezillikte birinciyim.
Daha fazla rezil olmamak için hemen arabamı çalıştırdım ve evime doğru yol aldım.
Sonunda evin önüne geldim. Bugün çok yorulmuştum. Hemen poşetleri eve taşıyıp uyuyacaktım. Sonuçta yarın okul var.
Arabamı evin önüne park ettim. Arabadan indim ve bagajımı açtım. Ben bu poşetleri nasıl taşıyacağım?
Diye düşünürken birden ne olduysa oldu.
Biri eliyle ağızımı kapattı. Elinde de bir bez parçası vardı. Onun ne olduğunu adım gibi biliyordum. Beni bayıltmak içindi. Nefesimi tuttum tutabileceğim kadar. En sonunda bırakmak zorunda kaldım. Ve derin bir nefes aldım. Nefes almamla göz kapaklarımın çökmesi bir oldu. Artık her şey kararmıştı. Derin bir uykuya daldım.
*******
Göz kapaklarım kendiliğinden yavaş yavaş açılmaya başlamıştı. Gözlerim tam net açılamadığı için nerede olduğumu tam kestiremiyordum. Etrafıma bakınmaya başladığımda buranın benim evime çok benzediğini anladım. Hatta aynısının tıpkısıydı. Sonra yerden destek alarak kalktığımda kafama bir tane geçirdim. Burası zaten benim evimdi. Gerçekten bu aralar iyice kafayı yemiştim. Etrafıma biraz daha bakındım. Yerde benim marketten aldığım poşetler vardı. İyide bu kadar poşeti kim buraya taşımıştı?
En son ne olmuştu?
Birinin ağızımı kapatması.
Burnuma dolan koku.
Bayılmam.
Eeee bana neden bir şey yapmamıştı?
Beni kaçıran kimdi?
Gerçekten kafayı yiyeceğim. Bu oyunu bana kim oynuyor? Belki hala evdedir diye bütün evi alt üst ettim. Ama hiç bir yerde hiç bir şey bulamamıştım. En sonunda pes ederek poşetlerdeki malzemeleri yerlerine yerleştirdim. Yarın okul vardı ve ben hala ayaktaydım. Saate baktığımda 01:37 olduğunu gördüm. Çüş yani bu saate kadar buradamıydım ben?
Hemen yukarı pijamalarımı giymeye çıktım. Tam pijamamı elime aldım. Giyecektim. Fakat bir şey fark ettim. Pijamalarımı zaten giymiştim. Nasıl yani? İyide ben buraya geldim ve gözümü daha yeni açtım. Ben bunları giymiş olam ki. Peki o zaman kim giydir-
Allah kahretsin. Beni buraya getiren kişi. Offf. Ya bana bir şey yaptıysa?Tamam tamam sakinim. Ne yapıyoruz? Olaylara iyi yönden bakıyoruz. Peki bunun iyi yönü ne?
Tabikide poşetleri taşımamış olmam. :) :)
Çok zekiyim biliyorum.
Bugün çok yorulmuştum. Hemen yatağımın içine girdim. Başımı yastığa koyar koymaz göz kapaklarım ağırlaştı. Tabi alarmımı da 07:00'ye kurmayı unutmamıştım.
*********
Uyandığımda oda kapkaranlıktı. Perdesini açtığımda biraz da olsa güneş vurdu odaya. Hemen banyoya girdim ve elimi yüzümü yıkadım. Cumartesi günü banyo yaptığım için tekrar yapma gereği duymadım.
Alt kata indim dolaptan süt ve coco-copsu çıkarttım.
Bir kaseye koyup yemeye başladım. Bu tattan asla vazgeçemem.
Yemeğimi bitirdikten sonra tekrar odama çıktım. Hemen okul formamı giydim. Saçlarımı açık bıraktım. Zaten düzdü. Yanıma cep telefonumu, arbamın anahtarlarını, sırt çantamı aldım. Arka cebime de bir miktarda para sıkıştırdıktan sonra ayakkabılarımı giydim. Artık hazırdım.
İnşallah okuldaki ilk günüm güzel geçer (!)
**********
Okula ulaştığımda arabamı okulun otoparkına park ettim. Arabadan indim ve ne yapacağıma karar vermeye başladım. Müdüre sormak en iyisiydi. Etrafımdakilere baktığımda bazı gözlerin benim üstümde olduğunu gördüm. Bankta cep telefonuyla ilgilenen kıza müdürün odasını sormaya karar verdim. Çok tatlı bir kıza benziyordu. Yanına yaklaştım ve konuşmaya başladım.
"Pardon "dedim. Kız kafasını kaldırıp bana baktı. Sıcak bir gülümse gönderdikten sonra
"Efendim "dedi.
"Şey müdürün odasını soracaktım da. Nerede olduğunu söyler misin?"dedim en sevecen halimle.
"İstersen ben seni götüreyim. Ne dersin?"dedi.
"Tabi olur. "dedim. Okuldan içeri girerken konuşmaya başladık.
"Adın ne ?"diye soru sordu.
"Nehir Dinçer. Seninki?"
"Beste Güngör. Tanıştığıma memnun oldum Nehir. "
"Bende"dedim. O sırada müdürün odasının önündeydik.
"Gel birlikte girelim. "dedi. Ben de kabul ettim.
Kapıyı tıklayarak içeri girdik. Müdür gözlüklerinin üstünden bize baktı.
"Evet ne istemiştiniz?"diye sordu.
"Adım Nehir. Okula yeni geldim. Annemin sizi aramış olması gerekiyordu. "dedim. Müdür gözlerini kıstı ve beni baştan aşağı süzdü.
"Aaa. Evet Nehir. Annen bir yılın parasını verdi. Şimdi senin sınıfını bulalım. " dedi. Ben de içimden dua ediyordum. Beste'yle aynı sınıfa düşeyim dıye.
Müdür gözlüklerini düzeltti ve önündeki dosyaları incelemeye başladı. Bir tarafatan da mırıldanıyordu.
"Eveet. Nehir.... Nehir.... Hah buldum. Sınıfın11/E. Buda haftalık ders programın. Sınıfa sağ taraftaki merdivenleri kullanarak çıkabilirsiniz. " dedi.
Gerçekten mi? Sen söylemesen uçarak gidecektik.diye geçirdim içimden. Birden Beste bağırmaya başladı. Niye bağırıyordu acaba? Benin jeton sonradan düştüğü için geç anlamıştım. Beste'yle aynı sınıftaydık. Olley bee. Beste bana sarılırken bende ona sarıldım. Müdürün odasından çıktığımızda sınıfa doğru ilerledik. Sınıfta herkes bana tip tip bakmaya başlamıştı. Aldırış etmedim ve Beste'yle cam kenarından 3. sıraya geçip oturduk. Zil çalmıştı. Ben de sınıfın kapısından giren kişilere bakıyordum. Herkes gelmişti sanırım.
Birden kapı açıldı ve içeriye benim donup kalmamı sağlayacak biri girdi. İşte şimdi sıçmıştım.
*************
Yeeeeeehhuuuuuu. Sonlarını heyecanlı bitirmeye bayılıyorum. Biraz merakta kalın ama dimiiii??
*_* *_* *_* *_* *_*
*Nehir'i kim kaçırarak evine getirdi?
*Sınıftan içeri kim girmiş olabilir?
