Söprüüüzz. Yeni bölüm geldiiiiiiii canlarım.
Doruk ilk ve son kez üzgün. -Multide - Bundan sonra hep gülecek ve güldürecek.
KEYİFLİ OKUMALAR
* * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *
Doruk'un anlatımından
"Hastaneye gerek kalmadı. " dedi Kuzey.
"Ne demek hastaneye gerek kalmadı? Siz mi baktınız? Doktor musunuz siz yaa? Öyle olmaz hadi hastaneye götürelim. "diyerek konuştu Beste.
Ne dediğimizi anlamamış gibi yaptı. Ama gayette iyi anlıyordu. Sadece. Sadece kabullenemiyordu. Ben bile kabullenememiştim ki....
"Beste anladın işte uzatma. Kabullen. "dedim. Bunları söylerken bile dayanamıyordum. O kelimeyi söylemek istemiyordum. Ama öyleydi.
Ölmüştü.
"Anlamadım. Tamam mı!?! Ben hiç bir şey anlamadım."dedi bağırarak.
"Benim için kolay olduğunu mu sanıyorsun kabullenmenin? Zor tamam mı çok zor. O benim canımdı ciğerimdi. Kardeşimdi!! Daha Istanbul'a geleli kaç gün oldu ki? 3 mü? Dört mü?! Babası öldü. O İstanbul'a mutlu olmak için geldi ama o da öldü!! Neden? "Kuzey'e doğru döndüm ve devam ettim. "Bir bedel uğruna. Sen ona bedel ödettirmedin!! Ödettirmedin lann!! Sen onun canını aldın. Onu sen öldürdün sen. O mutlu olacaktı lan mutlu. " dedim ve bir yumruk geçirdim suratına. Karşılık vermiyordu. Öylece yerde yatan Nehir'in ölü bedenine bakıyordu. Tekrar bir yumruk daha attım ne yaparsam yapayım hıncımı alamıyordum. Bir yumruk daha atacakken Kuzey durdurdu.
"Bir şey yapmıyoruz diye tepemize çıkma. "dedi.
Utanmaza bak ya tepemize çıkma diyor bir de.
Sonunda Kaan gelip bizi ayırdı. Oturup ağladığım. Ağacın gövdesine yaslanarak ağladım. Ben kendime söz vermiştim. Hiç üzülmeyeceğim. Hep gülüp güldüreceğim diye. Annem beni terk ettiğinden beri hiç üzülmemiştim. Şimdi benim Nehir'i güldürmem gerekiyordu. Hemen yanına gittim. Tam güldürmek için bir şeyler söyleyecektim ki. Öksürük sesi duydum. Çok kısık bir sesti ama.
" Ne...Ne...Nehir. Se..sen yaşıyorsun. "dedim. Herkes buraya bakıyordu, sonra yanıma geldiler. Nehir'in elini tuttum. Eli kımıldadı.
" su. "dedi. sesi o kadar kısık çıkmıştı ki zor anlamıştım.
"Su. Su getirin. Su istiyor. "dedim aceleyle.
"Çiftliğe gidelim. Orda veririz. "dedi Beste.
"Tamam hemen gidelim. "dedim.
"Ben kucağıma alırım. "dedi Kuzey.
"Sen bize sakın bulaşma. Yanımıza bile gelme. Bir de kucağıma alacağım diyor ya sabır. "
"Ben daha güçlüyüm. Hem daha hızlı oluruz."dedi. Ama haklıydı. Zaman kaybetmeden cevap verdim.
"Tamam. Çabuk ol. "dedim.
Kuzey Nehir'i sarsmadan kucağına aldı ve yavaş da olsa koşmaya başladı. Ben de yanında koşuyordum.
Biraz zor da sonunda çiftliğe ulaşmıştık . Beste hemen mutfağa gitti ve su getirdi. Ben de suyu Nehir'e içirmeye başladım.
"Hemen hastaneye gitmemiz lazım. "dedi Kaan.
" Hadi bir an önce gidelim o zaman. "dedim.
Hemen arabalara bindik. Ben arabayı kullanırken, Beste arkada Nehir'e bakıyordu. Diğerleri de kendi arabalarıyla gitmişti zaten.
