S~8

111 52 40
                                    

   Aslı'yı yanlız bırakıp odadan çıktık. Aslında bırakmazdık ama şuan yanlız kalmalı daha iyi olacak bu onun için. Deniz ile beraber asansöre binip benim odama çıktık. Saat geç değildi. Ama benim uykum olduğu için ben erkenden yattım. Deniz de netten birkaç video izleyeceğini söyledi.

***

Akşam erkenden uyuduğum için sabahda erkenden uyandım. Aklım Aslı da kaldı. Acaba ne yaptı? Ne yapabilir ki? Bunalıma girmiştir. Bi yanım keşke söylemeseydin Mert'e diyor, diğer yanım ise incelediği yerden kopsun. Ama bu benim hayatım değil karışmamalıydım belki de. Ama onlar benim arkadaşlarım.

Aklımda dönüp duran bu düşünceleri bir yana bırakıp Deniz'in yatağına doğru baktım daha uyanmamış. Tabi uyanmaz bu saatte benden başka kim kalkar? Elimi yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladıktan sonra ne yapsam diye düşünmeye başlamıştım ki en iyisi sabah sporu hem spor demek güzel gün demek. Dolabın karşısına geçip içinden şortumu ve beyaz askılımı alıp üzerime geçirdikten sonra saçımı sıkı at kuyruğu yapıp beyaz spor ayakkabılarımı giyip odadan çıktım. Asansöre giderken aklıma Aslı'yı da almak geldi. Hem dün çok zor bir gün geçirdi. Uyumamıştır o uyusa bile erkenden kalkar kendimden biliyorum. Asansörde Aslı'nın katına bastım.

Biraz bekledikten sonra asansörden indim. Odanın önüne geldiğimde ise ayaklarım birden geri gitti. Ya bana *Mert nereden öğrendi?* derse o zaman ben ne derim?? Ama şuan bencillik yapıyorum. Zor durumda kalmamak için Aslı'yı yanlız bırakıyorum hakkım yok.

Cesaretimi toplayıp kapıyı tıklattım. Biraz bekledikten sonra kapı açıldı.

"Aslı???"

Kapıyı açtığında karşımda sanki Aslı değil başka biri var. Yüzü şişmiş, saçları elektrik çarpmışa dönmüş, yüzünün çoğu yeri çikolata ve ağlamaktan + uykusuzluktan gözleri şişmiş.

"Aslıcım?"

Cevap vermeden kapıyı açık bırakıp adeta bir zombi havasında içeri gitti. Bende arkasından. Odaya girdiğimde yerler (cips, çikolata, çekirdek) ile kaplıydı. Bu kadarını beklemiyordum. Kendine bunu yapma hakkı yok. İyiki gelmişim. Dün onu yanlız bırakmamalıydık. Aslı yatağına oturmuş çikolata yiyor ve pencere ya bakıyor.

"Aslı hadi bi duş al. Bende bir görevli çağırayım."
"İstemiyorum."

Kolundan tutup aynanın karşısına çektim.

"Şu haline bak. Resmen çökmüşsün."

Elini saçında ve yüzünde gezdirdikten sonra etrafına baktı. Sonrada bana. Ama ne gülüyor, ne ağlıyor yüzünde hiçbir ifadeyle boş boş baktı...

"Ben odama."

Diyebildi doğru burası Deniz'in odası kendi odasına doğru ilerledi. Bende Deniz'in odası için görevli çağırdım sonra Aslı'nın peşine takıldım.

Odaya girince Aslı banyoya bende balkona çıktım.

***

Yaklaşık yarım saat sonra Aslı çıktı. Dolabın karşına geçip içinden siyah dar yırtık bir şortunu ve koyu yeşil askılı tşört aldı ve tekrar banyoya girdi. Birkaç dk. sonra açık bıraktığı saçı ve makyajsız yüzü ile banyodan çıktı. Yüzünde makyaj olmamasına rağmen çok güzel görünüyor.

"Aslı hazırsan gidelim."
"Nereye?"
"Buranın çok iyi spor salonu varmış. Oraya gidelim enerjimizi atalım."

Başını iki yana sallayıp onay verdikten sonra beraber odadan çıktık. Asansöre binip spor salonunun olduğu kata bastık. Birkaç dk. sonra oradayız.

UNUTMAK MI? ASLA (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin