UNUTMAK MI? ASLA (ASKIDA)

S~7

Söylediklerimin ardından Mert çok şaşırdı. Böyle birşeyi beklemiyordu anlaşılan ama nasıl olurda anlamadı bu zamana kadar?

Kızların yanına sahile gittim. Deniz kulaklığını takmış müzik dinliyor, Aslı ise denizi seyrediyor. Ortam çok soğuk.

Deniz'in kulağından kulaklığı çıkarıp

"Kızlar hadi denize"
"Off ver kulaklığımı beni müziğimle baş başa bırakın ne yaparsanız yapın."
"Deniz çok sıcak Defne haklı hem eğleniriz."

Deniz çoktan kulaklığını elimden çekip aldı.

"Aslı tamam ya bırak."

Aslı ile bluzlarımızı ve şortlarımızı çıkarıp denize doğru şehvetle koşmaya başladık. Evet çok komik ama çok eğlenceli.

"Aslı hadi yarışalım."
"Tamam.... Ben başladım bilee"

Arkama bakmadan yüzmeye başladım. Her ne kadar görmesemde kulağım çınlamaya başladı. Aslı'nın şuan içinden bana saydırdığını hissetti sanırım. Durup arkamı döndüğümde Aslı ya baya fark atmışım. Derin bir nefes aldım ve denize daldım. Aslı ile aramızda baya fark olduğu için bu anın tadını çıkarmalıyım. Yavaş yavaş denizde süzülmeye başladım. Su havaya göre sıcak değildi. Suyun vücuduma değmesini çok severim heleki deniz suyunu. Nefesim bitiyor nefes tutma konusunda iyi değilim. Nefes almak için su yüzüne doğru yüzmeye başladım. "Offf kafam ya" buda ne şimdi? Kafam sanki taşa çarptı. Su yüzüne çıkıp gözümü ovuşturdum. Nerdeyim ben?

"Napıyorsun kızım?"
"Abi deniz kızı masalı gerçek galiba denizden hatun çıktı."
"Dur ben seni tanıyormuyum?"

Yanlış tahmin etmişim kafamı çarptığım bi taş değil öküzmüş.

"Ne diyorsun ya?"
"Hee ne yani beni tanımadınmı?"

Ahh kahretsin ya bu ne şimdi insan bi özür diler. Hem nerden tanıcam? Bu öküz de değil bir zampara hemde şuan en ucuz numarayı deniyor.

"Tanımalı mıyım? Sen kimsin ki?"

ve yine o gülüş

"Uff seninle uğraşamam."

Kendini ne sanıyor bu. Lafımı bitirip arkamı dönüp kulaç atmak için kolumu kaldırdığımda kolumda bir ten hissettim. Arkamı döndünğüm de yine o kendini bilmezin gözleriyle buluştu gözlerim.

"Ne yapıyorsun? Bırak kolumu?"
"Ah pardon beni tanımadığına göre tekrar tanışalım. Ben Eren. Şimdi hatırladın mı?"
"Senin burada ne işin var? Beni mi takip ettin?"
"Evet. Nereden bildin seni iskelede gördüğümde çok beğendim bilerek yanına geldim zaten. Şimdi de senin peşinden gelip denize geldim."
"Ne?"
"Kızım iyimisin sen saçmalama seni neden takip edeyim. Tamam güzelsin ama sende beni hemen sapık yaptın resmen."
"Ne yani tesadüf mü?"
"Bilmem belkide tesadüf değil kaderdir. Kaderimiz beraberdir."
"Hiç sanmıyorum."

Arkamı dönüp yüzmeye devam ettim. Ortamdan uzaklaşınca durup gözlerimle Aslı'yı aradım. Kıyıdan baya uzaklaşmışım. Aslı da görünmüyor. Denizde değil sanırım. Bende kıyıya doğru yavaş yavaş yüzmeye başladım. Sahilde yoklar. Deniz de gitmiş. Nerede olduklarını öğrenmek için çantamdan telefonumu alıp Deniz'i aradım. Meşgule aldı. Şansımı Aslı'dan yana kullanayım bende...... Telefonu kapalı. Bende kurulanıp bluzumu ve şortumu giydim. Otelde olmalılar sanırım ama bana neden haber vermediler. Denizde beni göremediler sanırım. Nerdeyse akşam olmuş bende otele gideyim.

***

Otele vardığımda asansöre binip önce Aslı'nın odasının katına çıktım. Kapısına geldiğimde açan olmadı. Deniz'in odası Aslı'nın odasının hemen yanında Aslı'da orada olmalı. Deniz'in kapısına gelip 2 kez tıklattım. Kapıyı Deniz açtı.

"Kızım neredesiz? Beni sahilde nasıl bırakırsınız insan haber verirdi."
"Defne çok kötü şeyler oldu. Aslı çok kötü."
"Ne oldu? Neden kısık sesle konuşuyorsun?"
"Sen ve Aslı denizdeyken Mert yanıma geldi. Aslı'nın ondan hoşlanıp hoşlanmadığını sordu. Bende yok öyle birşey dedim. Ama nereden öğrendiyse herşeyi bildiğini, Aslı ile olamayacağını ona o gözle bakmadığını söyledi."
"Hadi ya kötüymüş. Peki Aslı neden kötü?"
"İşte Mert bunları ve daha fazlasını söylerken Aslı gelmiş. Herşeyi duymuş."
"Canım benim ya Mert onu gördümü?"
"Hayır duyduklarından sonra Mert görmeden koşarak gitti. Bende Mert'e çaktırmadan Aslı'ya yetişip onu benim odaya getirdim."

Hepsi benim yüzümden. Aslı benim yüzümden ağlıyor. Mert'e hiç bahsetmemeliydim bu konudan. Şimdi Aslı önceki halinden bile kötü durumda. Deniz olanları anlattıktan sonra beraber içeri girdik. Aslı yatakta bebeğine sarılmış ağlıyor.

"Aslıcım nasılsın?"

Hiç ses yok normal olarak çok kötü. Deniz'e umutsuzca bakıp Aslı'ya sıcacık sarıldım.

"Aslım Mert'in seninle ilgili bir sorunu yok onun sorunu kendiyle."
"Defo lütfen onun adını bile duymak istemiyorum."
"Tamam canım."

Aslı haklı ben bile o görduklerimin etkisinden çıkamamışken Aslı'nın bu hali...

"Defne biz senin odana geçelim. Aslı yanlız kalsın."
"Tamam"