Unutkanlık

34 0 0
                                    


Aklım pek yerinde değil, günde üç kere ''bugün günlerden ne'' diyorum. Sanki beynim unutmak için gerçekten çaba sarf ediyor. Neyi olduğunu da bilmiyorum. Galiba unuttum. Bu yazıyı yazmaya ihtiyaç duydum ama yazdıklarımın %70'indeki o ''birileri okur'' düşüncesiyle değil. %30'luk bir ''umurumda değil'' düşüncesiyle. Yayınlayıp yayınlamayacağımdan da emin değilim. Uzun süredir hiçbir şey yazmıyorum çünkü. Son hikayemin en az 70 bölümünü yazdım ama blogda yayınlamadım. Sebebini de bilmiyorum. Aşırı umut bağlayıp gerçekten ısındığım ve araştırma yaptığım bir hikayeydi. Aslında sebebini biliyorum, kendime yalan söylememe gerek yok. Sebebi benim ''ben'' olmam. Her şeyden çabuk sıkılan, hevesi çabuk kaçan ben... Yine yapamadım. Başladığım şey sadece hikayeydi evet, yani bitse ne olur bitmese ne olur yayınlansa, okunmasa kimin umurunda problem o değil. Problemlerden kurtulma amacıyla girişilen bir şeydi, en başta işe yaramıştı da sonra yine kaygı gütmeye başladım. Her konuda olduğu gibi. Böyle ota boka stresleniyorum, üzerine düşünüyorum. Sanki her şeyi, her detayı hesaplamak planlamak zorundaymışım gibi davranıyorum ve bu kendimi öldürmek istememe sebep oluyor. -tıpkı geriye kalan milyonlarca özelliğimin bu isteği yeniden canlandırması gibi-


Yıllardır bu durumda olan bir insan olarak gerçekten şunu söylemeliyim ki her ne kadar basitmiş gibi gözükse de insanlardan nefret etmek çok zor bir şey. Yani insanlardan nefret etmek zor dediysem öyle değil nefret etmek kısmı kolay, problem bunun verdiği yorgunluk. Kendi kişiliğini, kötülüğünü sindirme durumu zor olan. Bunun daha da kötüsü ise kendinden nefret etmek. Çünkü ne kadar fazla olurlarsa olsunlar nefret ettiğiniz insanları -her gün görmek zorunda olsanız bile- hayatınızdan çıkarmanın yolunu her zaman bulursunuz. Anaokulu fikri gibi ama görmezden gelmek bile işe yarayabilir. Ama kendinizden nefret etmek? Sürekli berabersiniz yani hiç kaçışı yok. Hiç. Böyle sıfır yani. Tamam diyelim mesela aynı evde yaşadığınız birinden nefret ediyorsunuz, eşiniz olsun bu kişi.

Bilinmeyen Hikayeler YasıyorumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin