BEKLENMEYEN TEKLİF!

148 8 4
                                    

Multimedya; John Legend - All of Me


Eren uzun boylu, hafif cüsseli, kumrala kaçan saçları ve kendinden emin duruşuyla her zaman dikkat çekmiştir. Zamanın da benim de az dikkatimi çekmemişti. Onunla tanışmamız aslında tamamen yanlış anlaşılmadan dolayı olmuştu. Aslında bu yanlış anlaşılma sayesinde güzel günler geçirmiştik, ona aşık olduğumu sanıyordum ama zamanla bunun aşk değil de arkadaşlık sevgisi olduğunu anlamıştım. Şefkatliydi onun şefkati beni şımartıyordu, sarıp sarmalıyordu.  Eren benim ilk heyecanımdı öyle ki ilkler hiç bir zaman kolay unutulmaz benim de ereni unutmam ve bunu kabullenmem  bir hayli zamanımı almıştı. Alışkanlık kötüydü bir insana alışmak, bağlanmak. Bir insanda takılı kalmak tüm özgürlüğünü kısıtlıyordu. Her şeyinizi ona göre ayarlıyorsunuz bir kere o istemezse arkadaşlarınızla bile görüşmüyorsunuz bazen öyle anlar oluyor ki anlık sevgi için sevdiğiniz şeylerden vazgeçmek zorunda kalıyorsunuz. Benim gibi özgürlüğüne düşkün insanlar bu gibi kısıtlamalara gelemezdi hiç bir zaman, bende gelememiştim.  Eren bu semtin en yakışıklısı diyebilirdim,  bir motor kullanışı vardı geçerken kaldırdığı tozlar tüm genç kızların gözlerini kamaştırırdı.  Arkadaşlarım arasında sürekli muhabbeti döner olmuştu. Aramızda ki kızlardan bir tanesi alttan alttan hoşlanıyordu ama belli etmiyordu benimde sanırım o gün iyilik meleğim üzerimdeydi.  Erenin yakın arkadaşı olan Yusuf mertle de aram çok iyiydi o zamanlar onun yanına gidip motorcu çocuğun sevgilisi olup olmadığını öğrenmesini istedim. Tabi bizim Yusuf mertte gidip çocuğa direkt benim ondan hoşlandığımı ve sevgilisinin olup olmadığını sormuş, bunu öğrendiğimde bir hafta boyunca dışarıya çıkmamıştım. Dışarı çıkmayı bırak camı açıp hava bile alamıyordum. Bir haftanın sonun da ananeme ilaç yazdırmak için sağlık ocağına gitmiştim ve daha sonra da yazdırdığım ilaçları almak için eczaneye. O zamanlar erenin eczanede çalıştığını bilmiyordum tabi ki. Eczaneye girdiğimle yüzümün şeklinin değişmesi bir olmuştu, ben bilerek bayanın yanına gittiğim de bayanın kulağına bir şeyler deyip bayanın yerine benimle o ilgilenmişti. Eczane de ki iki bayan ikide bir bana bakıp bakıp gülüyorlardı ilk başta eren kesin anlattı benim salaklığıma gülüyorlar sanmıştım. Ah keşke de öyle olsaymış, o gün yengemin bana aldığı hamile tişörtünü giymişim meğer hani şu üstünde kırık yumurta olanlardan. Hayır o zamanlar daha çocuğum nereden bileyim o tişörtün hamile tişörtü olduğunu buda böyle bir anımdı işte.  Ben o heyecanla tabi ki ilaçları eczane de unutmuştum.  Eve giderken motorla önümü kesip ilaçları teslim etmişti o andan itibaren konuşmaya başlamıştık işte. İlişkimiz 6 ay sürmüştü. Bu dönem sürecin de beni ne çok üzmüştü ne de övülecek derecede anılarımız olmuştu. Benim aradığım kesinlikle böyle bir ilişki değildi bunu üzerinden bayağı bir zaman geçtikten sonra anlamıştım ama ne derler. Geç olsun güç olmasın.

Erenin konuşmasıyla tüm anılar beynime hücum etmişti sanki, onunla yaşadıklarımız film şeridi gibi gözümün önünden geçerken eren yanıma doğru yaklaşıp ''Seni rahatsız mı ediyor bu herif yağmur.'' iğneleyici ses tonuyla Umut'u sinirlendirmeyi başarmıştı. Ben elimi erenin göğsüne koyup ''Sakin ol eren ben iyiyim kimse beni rahatsız etmiyor Umutta şimdi gidiyordu değil mi umut ? '' İsmini ilk defa ağzıma almıştım. Umut ne de güzel bir isimdi. Gelecek vadeden,  yeni güne uyanmamıza sebep olan şeydir umut, sabırdır, bekleyiştir, hayalini kurduğumuz her şeyin bir gün gerçekleşeceğini ümit etmektir umut. Böylesine karanlık birisinin isminin Umut olması da ironik bir durumdu tabii.  Umut ''Bir yere gitmiyorum yağmur beraber arkadaşının nişanına gideceğiz.'' Emir vermeyi ne kadar da çok seviyordu ben onun kölesiydim sanki ''Ben seninle hiç bir yere gelmeyeceğim umut daha fazla zorluk çıkarma lütfen.'' Eren benim önüme geçmiş bir şekilde ''Yağmuru duydun şimdi bas git buradan.'' Umut ellerini cebinden çıkartıp durduğu rahat pozisyondan ayrılmıştı.  Ne olduğunu anlamadan erenin Umut'un attığı yumrukla yere savruluşunu gördüm ufak çapta bir çığlık atarak ellerimi ağzıma götürmüştüm. ''Benimle bu şekilde konuşmamanı tavsiye ederdim ama bana zaman bırakmadın çocuk.'' Bir şeyler yapmalıydım ama ne ?  Erenin yanına gidip yere eğildim elimi yüzüne yerleştirip ''Eren iyi misin dudağın kanıyor.'' Eren gözlerini Umut'a dikmiş nefret dolu gözlerle bakan ben ayağa kalkıp hayatım da sesimi hiç yükseltmediğim kadar yükseltmiştim. '' Sen benim hayatıma müdahale etmekten ve bir şeyleri mahvetmekten ne zaman vazgeçeceksin? Ben senin sevgilin falan değilim sadece küçük bir anlaşmaydı ve burada bitti, senin gibi kötü, anlayışsız, her durumu şiddetle çözmeye çalışan birisiyle nasıl olabilirim bunun şakası bile kaldırılamayacak kadar ağır. Sevgiline dön ve benimle uğraşmaktan vazgeç.'' Bunları söylerken Umut'un yüzünde hiç bir mimik oynamamıştı. Arkamı dönüp erenin kalkmasına yardım ettim kolunun altına girip bana tutunmasını sağladım. Arkadan cam kırılma sesi duyduğum da duraksadım bana olan öfkesini kendisinden çıkartıyordu, kesinlikle öfkesini kontrol altında tutamıyordu onun yanındayken korkuyordum. Bir anı bir anını tutmuyor, sürekli her olayda adını birinci sıraya yazdırmayı başarıyordu. Elinin durumu berbat olmalıydı fren sesi geldiğin de arabasını bindiğini anlamıştı. Yürümeye ağır adımlarla devam ettik Eren'e dönüp sıkıntılı   ve mahcup bir ifadeyle ''Can'ın çok yanıyor mu istersen bir doktora gidelim ha ne dersin ?'' Soru işareti şeklini almış gözlerle ona doğru bakarken ''Sende bizi iyice hafife aldın he ufaklık.'' sinirinin hala geçmediğini anlamıştım bu sözleriyle daha fazla üstelemek istemedim. ''Sen araya girmeseydin bilirdim ben yapacağımı.'' Kafamı yana doğru yatırıp gülmüştüm.  Umut bu zamana kadar lüks spor salonların da spor yapmıştı büyük ihtimal o kadar kası mahalle kavgasında yapmamıştı herhalde. Erenle Umut'u kıyaslamayacaktım tabi ki ama eren bu kavganın sonucunda büyük hasara uğramış olurdu buna emindim. Eren ile caddede ayrılmıştık eve gidip gömleğini değiştireceğini söylemişti kan sıçramıştı gömleğine. Bende nişan yerine doğru yol almaya başladım. Olanları düşündükçe hem kendime şaşırıyor hem de inanamıyordum.  Salondan içeri geldiğim de müzik sesleri geliyordu içeriden arkadaşlarım müziğin ritmine kaptırmış bir şekilde dans ederken, hasretin yüzünde ki mutluluğa şahit oldum. Sevdiği adamla birlikte hayatlarını birleştirmeye dair bir adım atmışlardı, dünyada ki en güzel duygulardan bir tanesi olmalıydı. Masaya oturduğum da fecii derecede yorulduğumu hissettim. Bıraksalar bir hafta uyurdum. Arkadaşlarım ellerimden çekiştirmeye başladığın da nişanın gerçekten başlamış olduğuna inandım. Piste doğru çıktığımda bütün kızlar toplanmış oynamaya başlamıştık ne yalan söyleyeyim bende güzel oynardım. :D Sakin ruhumun altında yatan eğlenceli kişiliğim kendini göstermişti.  Hasret ile karşılıklı oynarken yanıma yaklaşıp kulağıma '' Yağmur bizim dans şarkımızı sen söyler misin.'' hiç sanmıyordum ben yapamazdım kesinlikle gözlerimi büyütüp kafamı olumsuz anlamda salladığım da, pist kararmıştı tekrar ışık açıldığın da sadece benim üzerime yansıtılan ışığı fark ettim. Arkadaşlarım ve hasret el çarpıp '' Hadi yağmur, hadi yağmur'' Diye ritim tutuyorlardı.  Lise dönemin de yaseminle az şarkı söylememiştik. Hocalarımız, arkadaşlarımız hepsi bize desteklerlerdi. Elime Mikrofonu aldığım da bütün gözler üzerimde toplandı. Gözlerimi kapatıp şarkıya odaklandım en büyük hallerimden birisiydi sahneye çıkıp şarkı söylemek, garip bir şekilde bana kendimi özgür hissettiriyordu bütün hücrelerim müzikle bütünleşmiş bir şekilde hareket ederken. John Legend- All of me şarkısına başlamıştım. ''What would I do without your smart outh. Drawing me in, and you kicking me Out. Got my head spinning, no kidding, I can't pin you down.  What's going on in that beautiful mind.  I'm on your magical mystery ride.   And I'm so dizzy, don't know what hit me, but I'll be alright. My head's under water . But I'm breathing fine. '' Nakarat kısmına geldiğim de herkesin eşleriyle birlikte pistte dans ettiklerini gördüm, birbirlerinin gözlerinin içine bakıp güldüklerini, aşklarını bu şekilde kanıtlarken onları hayranlıkla izledim. Nakarat kısmına girdiğim de gözlerim bir çift karanlık gözle buluştu pür dikkat beni izliyordu gitmemişti. Bunun verdiği heyecanla şarkıya devam ettim gözlerimi gözlerinden ayırmadan '''Cause all of me, Loves all of you Love your curves and all your edges  All your perfect imperfections, Give your all to me,  I'll give my all to you.   You're my end and my beginning, Even when I lose I'm winning.  'Cause I give you all of me, And you give me all of you...

''Şarkıyı bitirmiştim. Islık ve tezahüratlardan gözlerim kamaşmıştı. Teşekkür ederken adamı gözümden kaçırmıştım arkalara doğru tekrar baktığım da orada yoktu. Hayal kırıklığıyla yüzleşirken yerime doğru geçip oturdum. Eren gelmişti ''Yine gösterdin mükemmelliğini ufaklık.'' Yine beni şımarttığı anlardan birindeydik. ''Abartma lütfen alt tarafı bir şarkı o kadar iyi olduğunu düşünmüyorum. '' Ayağa kalkıp elini bana doğru uzattı ''Bu dansı bana lütfeder misiniz ?'' Başımı öne doğru eğip bu nazikliği karşısında onu reddetmek istemedim.  Eline doğru uzanıp beni kaldırmasını müsaade ettim. Elim omzunda ki yerini almıştı, elini belimde hissediyordum. Gözlerini üstümden bir an bile ayırmadan beni izliyordu rahatsız olmuştum. ''Çok güzelsin yağmur.'' Garipsemiştim Erenden böyle şeyler işitmeyeli bir hayli olmuştu. ''Teşekkür ederim beyefendi.''  iyice yorulmuştum oturmak istediğimi söyleyecektim. Ben söze atılmadan Eren harekete geçmişti. Gözlerinde anlam veremediğim duygu yoğunluğu oluşmuştu korkuyordum ''Benimle tekrar birlikte olur musun yağmur ?'' Benden cevap bekleyen gözlere bakıyordum. Eren'i bunca zamandan sonra nasıl tekrar kabul edebilirdim. Onu seviyordum evet ama sadece arkadaşça. Dans durmuştu tepki veremiyordum daha doğrusu nasıl bir tepki vereceğimi kestiremiyordum. Hiç bir şey söylemeden masama doğru ilerleyip çantamı aldım,  hava kararmıştı biraz hava almaya ihtiyacım vardı, dışarı çıktım.  Olaylar çok hızlı bir şekilde gelişiyordu ve ben bu durumdan çok sıkılmıştım yetişemiyordum.  Kendimi pes edercesine rüzgarın verdiği esintiye bıraktım ve bundan sonra ne yapacağımı düşünmeye başladım. Erenin teklifini kabul etmeli miydim ?  



ADAMIM'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin