Çin Malı Sevgilim

☆34☆

"Bırak ! "

Sesim olduğundan biraz daha yüksek çıkmasına rağmen yüzünde hiç bir değişim olmamıştı. Bir mimiği bile oynamamıştı.

"Ne yaptığını zannediyorsun Asya ?Nerden geldin de nerden kovuyorsun? Ya sen hangi hakla Dorukla evlenirsin? Ya kim veriyor sana bu hakkı ? "

Hiç durmadan Cevabımı yapıştırdım.

"Bana bu hakkı ben veriyorum . Anladın mı ben ! Ben Doruğu kendimden çok seviyorum. Ve o da beni seviyor . Biz evleneceğiz. Bu böyle olacak . Hiç bir şey hatta hiç kimse bunu değiştiremeyecek! Biz birbirimizi sevdikten sonra bunu sen bile değiştiremeyeceksin. Her ne kadar Doruğun eski sevgilisi olmana rağmen hiç bir şey yapamayacaksın. Hiç bir şey değiştiremeyeceksin. Bu kadar güvenme kendine ! Bu dediklerimi de unutma !. "

Derin bir nefes alarak sağımda duran dev cüsseli adama baktım.

Buraya geldiğimden beri beni kesiyordu. Ve çok rahatsız oluyordum. Onun bana bakmasından.

Dayanamayıp "Yeter , ne bakıyorsun? Dönsene önüne! " dedim.

Ona bir anda böyle çirkefleşmeme şaşırdı ve sırıtarak önüne döndü .

Ama yandan bakışlar atmaya devam ediyordu bu sefer.

Tamam sakin olucam.

"Asya bana baksana sen ! Kızım sana ne oluyor ? Ne oluyor ? G**tün havaya kalkmış bakıyorum . "

"Bana hiç bir şey olduğu falan yok ! Asıl sana ne oluyor ? Beni bayıltıp bu depoya getirmek falan ne ? Ne yapacaksın ? Amacın ne ? Beni korkutmaya çalışıyorsun aklınca. Ama yanılıyorsun. Asıl sen korkuyorsun. "

Bu seferki dediklerime karşı kaşlarını hafif bir şekilde çatarak "Ne diyorsun lan sen ! " dedi. Beni korkutmaya çalışıyordu. Bağırarak . Ama korkmuyordum. Aksine gülesim geliyordu. Cirtlak sesi ile avazı çıktığı kadar bağırmak için bir yerini yırtacak. Yazık acıyorum ona .

"Acıyorum sana . Cidden çok yazık . Çok yazık . Çok. "

Sinirli olduğu her halinden belli olurken dişlerini sıktı ve

" Şimdi gör sen kim kime acıyormuş? "
Yanımda duran adama işaret ederek bana baktı .

"Alın bunu. Götürün . "
Daha deminkine bakılırsa çok sakindi. Bu sakin oluşu beni şaşırmıştı . Kim bilir ne düşünüyordur. Böyle sakin oluşu hiç de iyi bir şey olacağa benzemiyor. Neyse göreceğiz en sonunda.

Adam ilk gözlerimi daha sonra bağırmama izin vermeden ağzımı bağladı ve oturduğum sandalyeden kaldırarak beni sırtına aldı .

Elim, ayağım ,ağzım ,gözüm her yerim bağlı. Hiç bir şey yapamıyordum. Korktuğum dan değil. Korkmuyordum. Selinin yaptıklarından ve yapacaklarından değil de amacını merak ediyordum. Böyle yapmasının amacı neydi ? Ne değiştirecekti?

Tabiki de hiç bir şey değişmeyecekti. Kendi kendine havalara giriyordu .

Soğuk bir yere geldiğimizde beni sırtından yere doğru sertçe attı dev cüsseli adam.

Popom sert bir şekilde yere atıldığım için çok acımıştı. Ama dayanacaktım. Yapacağı her ne olursa olsun dayanmalıydım. Güçlü olacaktım. Kendimi ezdirmeyecektim.

Sonuçta kazanan ben olacaktım . Kendime güveniyordum. O Selin denen kız hiç bir şey yapamayacaktı. Yapsa bile acımayacaktı canım. Çünkü ben güçlüyüm. Yani güçlü olmam lazımdı .

"Bitirin işini hemen ! "

Selin 'in sesi ile dev cüsseli adam 'ın bana doğru yaklaştığını duydum . Gözlerimde ve ağzımda bağlı olan şeyi çözerek bana pis pis sırıttı .