İncir Ağacı "Başlangıç"

407 5 0
                                    

         Daha beş yaşındaydım. Geceleri küçük tuvaletim geldiği zaman dışarıya yapardım. Bunu alışkanlık haline getirmiştim. Bir gün yine tuvaletim gelmişti. Bizim bahçede bir dalı ağacın gövdesi kadar kalın, köprü gibi kenara uzanmış bir incir ağacı vardı. Ağacın dalı o kadar kalındı ki  salıncak yapıp sallanabilirdin. O incir ağacıyla çok anım geçmişti. Bir keresinde ablamla birlikte film izlemiştik. Filmdeki adam kendini asıyordu. Birden ablam "Bende kendimi asacağım. Bana yardım et asılacağım bir ağaç bulalım." demişti. Bana saçma da geliyor olsa daha çocuk olduğumuz için akıl erdirememiştik. Daha sonra ablamın anneme kızgın olduğu için yaptığını öğrenmiştim ama iş işten geçmişti bile...
         
        Çok aradık nihayet en sonunda evimizin bahçesinde ki o bahsettiğim incir ağacını bulmuştuk. Ablam sandalyeye çıkarak "Bu ağaç olur" demişti. Bende gülmüştüm. Ben gülerken ablam çoktan ipi ağacın dalına bağlayarak boynuna geçirmişti bile...              
        Sandalyenin durduğu zemin toprak ve engebeli olduğu için biranda sandalye ayağından kayıvermişti. Ablam gözlerimin önünde asılmış bir şekilde can çekişiyordu. Kendini o incir ağacına asmıştı. Küçük bir çocuk  olduğum için ablamı kurtarmaya gücüm yetmiyordu. Aslında ayağının altına sandalyeyi koysaydım kurtulabilirdi. Ama o korkuyla aklıma gelmemişti. Bende ağlayarak anneme koşmuştum. Ablamada "Annemi çağıracağım" diyerek koşarak eve gitmiştim. Evin kapısına geldiğimde içerden kahkalar geliyordu. Kapıyı hızlıca çalarak açılmasını beklemiştim. Ardından hemen kapı açılmıştı. İçeriye baktığımda ev tıklım tıklım doluydu. Herkesin keyfi yerindeydi. "Anne, ablam kendini astı.Kooş!!" demiştim. O mutlu surat ifadeleri biranda kaybolmuş yerini şaşkınlığa ve korkuya bırakmıştı. Herkes dışarıya doğru koşmaya başlamıştı. Annem ve misafirler dışarıya koşmuştu ama bir gariplik vardı. Ablam kaybolmuştu. Hiçbir yerde yoktu. Bahçede biraz aradıktan hemen sonra ablamı ağlayarak saklanırken bulmuşlardı. Ben ayağının altına sandalyeyi koyarak kurtaramamıştım ama annemi çağıracağım dediğimde annemin döveceği korkusuyla boğazından ipi çıkararak saklanmasını sağlamıştım. Bir nevi yine benim sayemde kurtulmuştu. Ablamı gördüğüm zaman üzülmüştüm. Kendini astığı halat boğazını boylu boyunca kesmişti. Ablamın canı çok yanıyordu. Bunu suratına bakarak anlayabiliyordum. İşte gel zaman, git zaman yine birgün gece vakti bu meşhur incir ağacına işedim. Tabi ki bunu bilerek kasıtlı birşekil de yapmamıştım. Amacım ablamın hıncını almak için falan değildi yani ...

        Bir daha ki bölümde yavaş yavaş bir takım olaylar olacaktır. Sakın bu yazdıklarımı hafife almayın çünkü yazdığım herşeyi bizzat kendim yaşadım.

Korkuyla BeslenenlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin