Sessiz Çığlıklar

Geri Dönüş

     Bazen hatalar doğru gözükür fakat bilmeyiz sonunda nasıl bedel ödeyeceğimizi

Olayların şokuyla tekrar arabamı bindim
Nasıl olurda Esther'ın odasında kan lekeleri olmazdı katil önce öldürüp ardındanda kan lekelerini silmiş olabilirmiydi? hemen telefonumu elime alıp Bobby'yi aradım

Bobby telefonu her zaman ki gibi o kaba ve sinir bozucu sesi ile açtı
"Ne var James"

Bobby'nin Saçmalığına aldırmadan konuya girdim

"Adli Tıp örneklerine baktın mı?"

"Evet baktım"

"Sonuç ne?"

"O yerdeki kanlar Esther'a ait

"Peki Esther'ın odasında kan lekeleri varmıymış"

"Hayır o odada hiç kan izine rastlanmamış"

Bobby bir ara duraksayıp derin bir iç çektikten sonra konuşmasına devam etti

"Adli Tıp örneklerine göre evde hiç parmak izine rastlanmamış "

"Kimin parmak izi? Ester'ın mı?"

Bobby tekrar derin bir iç çekti bu sefer sıkılmışcasına bir iç çekişti
"Sence kimin olabilir tabiki katilin! "

Bobby oldukça ukala bir kişiliğe sahipti aslında sorduğum soru biraz ilginçti  daha fazla uzatıp Bobby'nin saçmalıklarını dinlememek için

"Tamam Bobby sonra görüşürüz" deyip telefonu kapattım

Tıpkı düşündüğümüz gibi olmuştu  odada hiç kan izi yoktu peki Esther nerede öldürülmüştü? 
Yarın Esther'ın ailesiyle görüşecektim Bay Jackson'a kızının ceset parçalarının olmadığını nasıl söyleyecektim ki?

Eve geldiğimde arabayı kapının önüne park ettim Evin kapısını açıp içeri girecekken çok uzaktan birinin beni izlediğini fark ettim hızla o tarafa doğru yürüdüm fakat etrafta kimse yoktu
Nasıl bir oyunun içindeydim?

Hızlı adımlarla eve doğru ilerledim içeri  girip yukarı çıktım
Yorgundum hemde çok yorgun ılık bir duş alıp aşağıya indim 

Cinayet dosyasını alıp kahverengi ahşap masanın üstüne koydum sandalyeyi geriye çekip oturdum dosyayı açıp sayfaları hızla çevirmeye başladım

Bay Jackson'la konuştuktan sonra aklımda kalan tek soru 'Esther neden ayrı bir evde kalıyordu?'
Bir baba nasıl olurda kızının ayrı bir evde yaşamasına izin vermişti?

Dosya yenilenmemişti ayrıntılar çok  kısa yazılmıştı bir türlü aklımdaki düşüncelerden kurtulamıyordum sorular beynimi kemirirken sadece düşünüyordum..

Aniden kapının çaldığını fark ettim gözümü dosyadan ayırıp ayağıya kalktım

"Müsaitmisin James" diyen Alice'ye baktım elinde bilgisayar ve telefon vardı

"Elbette müsaitim deyip Alice'ye içeri'yi işaret ettim"
Alice hemen içeri girdi bende kapıyı kapatıp yavaş adımlarla ahşap masaya doğru ilerledim

Alice elindeki bilgisayarı ve telefonu masanın üstüne koyup sandalyeye oturdu gülümseyerek

"Bilgisayarın ve telefonun şifresini kırdım " dedi

"Peki içine baktın mı?"

"Hayır ilk önce sen bak istedim"
Hemen masanın üstündeki  telefonu elime alıp açtım

Alice İşinde oldukça başarılı ve titiz çalışan biriydi
İlk önce Esther'ın mesajlarına girdim

Şüpheci ve şaşkın bakışlarla telefona bakıyorumdum çünkü gördüğüm şey çok ilginçti