İçerdeki sessizlik biraz daha heyecanlanmama ve meraklanmama sebep oldu.Biraz daha ilerlediğimde artık nerdeyse odanın içindeydim.Onu görmeme engel sadece bir duvardı.
O duvarı döndüğümde yatakta uzanmış,yüz hatlarından gergin olduğunu anladığım genç adam ani bir hareketle bana döndü.
Bakışlarından mı bilmem ama kendimi yere çivilenmiş gibi hissettim.Ama bu sayede yüzünü inceleme fırsatım olmuştu.Keskin yüz hatları onu daha gergin bir insan gibi gösteriyordu.Belkide normal hayatında öyle değildi bilemiyorum.Üstünde oduncu gömleğine benzer kırmızı kareli bir gömlek vardı.Altında gayet eski görünümlü bir pantolun vardı.Saçları dağınık bırakılmış ve fazla özenilmediği belliydi.Beş saniye süren incelemeden sonra eski pozisyonuna geri döndü.Ama bu sefer bir bacağı kalçasına çekip diğer bacağını üstüne attı.Bu hareketine karşılık kafamı hafifçe yana eğip bu rahatlığın nerden geldiğini sorgular gibi yüzüne baktım.Sanırım beni hiç takmamış olucak ki havadaki ayağını sallamaya başladı.Sinir bozucu bir şekilde güldüğüm de bakışları tekrar beni buldu.Yüzümdeki sırıtış kaybolurken iki saniyelik bakışmadan sonra havadaki gerginliği dağıtmak için boğazımı temizleyip konuşmaya başladım.
"Farkında mısınız bilmem ama burası bir hastane."Pencereye bakarak konuştuğum için ne tepki verdiğini göremedim.Açıkçası merakta etmiyordum.Çünkü bu saygısızca davranışları oldukça sinir bozucuydu.
"Sizin işiniz burada ki hastaların ne yaptığını sorgulamak mı yoksa onları iyileştirmek mi?"diye sordu alaycı bir tavırla.
Cevap vermek için ağzımı açmıştım ki benden daha tok bir ses söyleyeceklerimi ağzıma tıkdı.
"Bak şöyle yapalım.Sen o çok değerli olan işini yap ve bugün bir hayat daha kurtardığın için kendine pasta falan al.Bende bu hastaneden bir an önce kurtulacağım için sana minnettar kalayım.Anlaştıysak bir an önce şu işi bitirelim."dedi oldukça net bir tavırla.
"Pekala o zaman şu üstündeki gömleği çıkar da o çok değerli işimi yapabileyim."dedim ve yan tarafdan şırınga ve ilaç dolu cam tüpü aldım.Seri hareketlerle ilacı şırıngaya çektim.Bu arada oda itiraz etmeden gömleğini çıkarmıştı.Gözlerim yarı çıplak vücudunu bulduğunda gözlerimi kaçırıp arkamı döndüm.Cam tüpü masaya bırakıp elime iğneyi aldım ve tekrar ona döndüm.
Bu sefer sırtını yatağın baş tarafına yaslamış bacaklarını uzatmış bir şekilde oturuyordu.Gözlerinden bu işin hemen bitmesini istediği anlaşılıyordu.Neden bir an önce burdan gitmek istiyordu bilmiyordum ama merak ettiğim bir gerçekti.Ama yinede bunu ona sormadım çünkü beni ilgilendirmezdi.
İğneyi havaya kaldırıp bir kaç kez sıktıktan sonra omzuna yöneldim.Oda bana uyumlu davranak yana döndü.
"Derin nefes al ve kendini sıkma tamam mı?"dediğimde kafasını olumlu anlamda salladı.Yandan morfinli pamuğu alıp iğneyi vuracağım yere sürdüm.Derin nefes alıp iğneyi morfinli bölgeye batırırken oldukça narin hareket etmeye çalıştım.İnsanların canını yakmak pek hoşuma gitmiyordu.İlacı sıkmaya devam ederken kasıldığını hissedebiliyordum.
Sonunda şırıngadaki ilacı tamamen sıktığım da yavaşça iğneyi çıkardım.Yan taraftan pamuğuda alıp omzuna bastım.Pamuğu basılı tutmasını söyleyip elimi omzundan çektim. Artık işim tamamdı, diklenip iğneyi masanın üstüne koydum.
"Geçmiş olsun."dedim."Bu arada ayın 3,7,14 ve 28. günlerinde tekrar bu iğneyi olmalısınız."
"Hayır bir daha buraya gelmicem." dediğinde yatakta diklenmiş gömleğini ilikliyordu.
"Ama böyle yaparsanız sağlınızı tehlikeye atarsınız."
"Sağlığımı tehlikeye atmam çok mu umrunda işini yaptın ve bitti gerisi seni ilgilendirmez !"deyip yataktan kalktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Sek Hali
RomantikHiç tanımadığım bir şehirde,hiç tanımadığım insanların arasındayım... Karanlığımın içinde yalnız başıma oturuyorum...benim karanlığım. Hiç kimse burada olduğumu bilmiyor,hatta yaşadığımdan bile habersiz.Her gün tek tek izliyorum yüzlerini. Her gün b...