medyadaki Sedef
Bazen sadece sevmek yetmeyebilir, aynı şekilde sizinde sevilmeniz gerekir...
Sevilirsin engel olurlar, karşı çıkarlar ama eğer aradaki sevgi gerçek sevgi ise aradaki bağ asla kopmaz.Karşımda duran siyah ve kırmızılara bürünmüş Sedef ve Koray'ın arkasında siyahlar içinde, yüzü gözükmeyen biri.
Sedef üzerime doğru yürüyordu. Koray'ın arkasında duran siyah giyimli biri. Kim bu? Bizden ne istiyor?
Sedef tam karşımda durdu, Koray'ın da kollarından tuttular. Sedef'in kısa kabarık saçları, bembeyaz teni, sürdüğü kırmızı ruj birbirinden çok ayrık dursa da çok hoş bir şekilde bir araya getirmişti.
Sedef: Ne o bensiz kutlama mı yapıyorsunuz?
Koray: Lan Sedef senin burda ne işin var? Nasıl geldin buraya?
Sedef: Hatırlamıyor musun? Anahtarları sen vermiştin bana. Bu ev bir gün ikimizin olacak demiştin.
Işıl: Koray ne diyor bu kız ne evi? Ne anahtarı?
Sedef: Oyy yazık kıyamam hiçbir şeyi öğrenemeden defolup gideceksin.
Işıl: Burda gidecek biri varsa o da sensin kız-Sözümümü biriremeden burnuma dayanan bir kumaş parçasıyla kendimden geçtim. Duyduğum son ses Koray'ın bağrışıydı.
***
Birinin kolumdan çekiştirmesi ve bana seslenişi ile uyandım. Yatak odası gibi bir yerdeydim. Beni sandalyeye bağlamışlardı tam karşımdaki sandalyede de Sedef oturuyordu. Şaşırdığım nokta ise bana zarar vermemişti, hırpalamamıştı bile. Acaba bana değil de Koray'a mı zarar verdi?Işıl: Bizden hala ne istiyorsun?
Sedef: Sence bunu anlamayacak kadar aptal mısın?
Işıl: Koray nerde?
Sedef: Koray bu saaten sonra seni ilgilendirmez.
Işıl: Hayatımıza müdahale edebilme hakkını nerden alıyorsun?
Sedef: Kızım sen aptal mısın? Koray'ın evindesin, onun odasındasın ve ben seni bağladım o da buna izin verdi. Seni ne kadar sevdiği belli oluyor.Sedef haklı olabilir mi? Gözlerim doldu ve yanağımdan bir damla yaş düştü. Sedef kollarımı çözünce orayı terk ettim. Yağmur yağmasına rağmen yürüyordum, yürüyordum çünkü bu olanlara inanmak istemiyordum. İnanırsam kendimi toparlayamazdım ve toparlayamazsam kaçıp gidecektim.
Yeterince ıslandığımı düşündüm ve Masal'ı arayıp nerde olduğumu söyledim Masal'da beni almaya geleceğini söyledi. Acaba Kerem ile araları nasıldı? Ben kendi dertlerimle uğraşmaktan Masal ile vakit geçirememiştim ne zaman bir araya gelsek ya benim sorunlarım oluyor ya da kendisinin. O gün bu gündü felekten bir gece geçirmenin günü...
Yarında okula giderim diye düşünüyordum bu aralar çok fazla eksiğim vardı ve sınıfta kalmak istemiyordum.
***
Masal gelip beni almıştı eve gidip üstümü değiştirdim siyah opak bir çorap üstünede gri bir tunik giydim, ayakkabı olarakta siyah ve beyaz taş detayları olan botumu giymiştim. Evden çıkıp arabaya bindik.Işıl: Nereye gidiyoruz?
Masal: Sakin ol baby yeni bir yer keşfettim oraya gidiyoruz.
Işıl: Nasıl bir yer?
Masal: Gidince görürsün. Şimdi sen bana herşeyi anlatmaya başla.Kafeye girdiğimizde Masal'a herşeyi anlattım. Masal siparişleri verirken bende etrafı incelemeye karar verdim. Garip bir dekorasyonu vardı, duvarlarda sözler ve garip fotoğraflarla doluydu. Garip olmasına rağmen çok hoş görünüyordu. Masadan kalkım duvarların birinin önünde durdum ve sözleri okumaya başladım.
"Sevdiğin bir söz varsa yazabilirsin."
Ses tam arkamdan geliyordu. Arkamı döndüğümde uzun boylu, beyaz tenli, siyah saçlı ve yeşil gözlü bir çocukla karşılaştım. Hafif sakalları ve yan gülümsemesiyle oldukça hoş görünüyordu. "Burdaki sözleri müşterilere mi yazdırıyorsunuz?" dedim masum göründüğümü umarak. Bu sefer içten bir şekilde gülümsedi ve elini uzatıp konuşmaya başladı.Gökhan: Adım Gökhan.
Işıl: Benim ki de Işıl.
Bende elimi uzattım tokalaştık.
Gökhan: Burdaki sözlerin hepsini müşteriler yazdı. Sende yazmak ister misin?
Işıl: Çok isterdim ama benim öyle şeylerle pek alakam yok.
Gökhan: Peki sen masana geç bende siparişlerinizi alıyım.Masal'ın yanına gittiğim zaman bana yan yan bakıp gülmeye başladı. Neden güldüğünü anlayınca aklıma gelen fikirle bende gülmeye başladım. Aklımdan geçenler fikir olarak kalmamalıydı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kusursuz cinayet
Romanceilk ve son olmak işte bu sözün anlamı bu hikayede bir insanın yaşam sebebini öldüren hikaye