Sarp...
Nasıl böyle olmuştu?
Kötü bir çocukluk? Zorba arkadaş çevresi? Kötü bir aile? Şiddet dolu bir hayat? Psikolojik bir problem?
Sebebi ne olabilirdi?
Bir insanın başkasının canını alacak kadar kalbini kurutan sebep ne olabilirdi?
Ya da bir sebebi var mıydı?
Ne garip değil mi? Yanımda kuzu kuzu patlamış mısırını yiyip film izleyen adam kim bilir kaç kişisinin gözündeki hayat ışığını söndürmüştü. Buna inanmak o kadar güçtü ki...
Daha 6-7 saat önce benim boğazımı sıkan adam şu an yanımda bana bunu telafi ettirmek için benimle kuzu kuzu film izliyordu.Ruh hastası
Ben nasıl buraya gelmiştim? Neden bendim? Sarp bunların hepsinin planlı olduğunu benim bir tesadüf olmadığımı söylemişti. Bunu derken ne demek istiyordu? Ben kimdim ki?
Ben sıfırdım. Benimle alakalı ilgi çekici bir şey asla yoktu. Normal bir hayatı olan normal bir kızdım. Ailemde aynı şekilde.
Nasıl onun ilgisini çekmiştik ki?
Amacı neydi 1-2 ay boyunca bu şekilde günlerini öldürmek mi? Eee sonra ne olacaktı? Ne yapacaktı?
Gerçekten düşüncelerimin içinde boğuluyordum ve işin içinden çıkamıyordum.Peki ya ben? Ben enayiydim gerçekten. Bana kötülük yapan birini başka bir gün kötü görsem gider yardım eder yine kötülük görürdüm ve aynı şeyi yeniden olsa yine yapardım... böyle bir döngüde döndüm hayatım boyunca. İyi davranışların iyi niyet olduğuna çabuk kanıyordum, manipüleye çok müsait bir insandım ve Sarp'ın sadece suratına bakmak bile manipüle olmama yetiyordu. Baksanıza her seferinde onun katil olduğunu kendime hatırlatmam gerekiyor.
Bu huyumdan nefret ediyorum ve bu nedenle ondan olabildiğinde uzak ve az muhattap olmam gerekiyor.
Sonuçta bu çocukta
Vicdan
Merhamet
Kalp
olmayan kavramlar.
Bende onun bu kocaman amacının ne olduğunu bilmediğim satranç masasındaki gözden çıkarılabilir piyonlarından biriyim.Ben düşüncelerimle boğuşurken Sarp'ın bana mısırı uzatmasıyla hayal dünyamdan sıyrıldım.
"Ister misin?"dedi ve tek kaşını kaldırarak bana mısır kasesini uzattı.
Mısır kâsesinden kocaman bir avuç aldım ve hepsini ağzıma tıktım."Yuh!Yavaş"
Omuz silktim ve sıkıcı olan korku filmini izlemeye devam ettim.
Korku filmlerini çok severim ama artık hepsi birbirine benzediği için artık eskisi gibi heyecanlı olmuyor. Hem zaten bu filmi daha önce izlemiştim. Fakat Sarp filmi seçerken bile bana sorma zahmetine girmediği için...Sarp sanki aklımı okumuşcasına konuştu;
"Ben sıkıldım"dedi ve birden televizyonu kapattı."Belki ben izliyordum?"
"Hayır,sen 1 saattir beni izliyorsun. Tabi bu anlaşılabilir bir durum ama bir yerden sonra rahatsız edici olmaya başlıyor"
Tam cevap verecekken telefon sesi tüm odayı kapladı.
Sanırım bu Sarp'ın telefonuydu.Çünkü benimkinin sesi böyle değil.
Sahi benim telefonum nerdeydi?Dün gece sandalyenin üstüne koyduğu kotunu aldı ve telefonu kotunun arka cebinden çıkarttı.
"Alo...Evet?.....Kısa kes...Şimdi olmaz" dedi ve bana ufak bir bakış attı "meşgulüm" dedi ve bi süre karşı tarafı dinledi "Kısacası bi sikim beceremediniz?...Tamam"dedi ve kapattı
Telefonu kapatıp bir hışımla bana döndü. Suratı az önceki gibi değildi daha sinirli ve korkunçtu.
Yutkunduğumda bana doğru ilerlemeye başladı
Koltuğun karşısına geçti ve bana elini uzattı
"Uyku saatin geldi de geçiyor bile. Yukarı çıkma vakti Minik Suçlu"dedi ve buz gibi bir gülümseme gönderdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seri Katil
Novela JuvenilEvde tektim,annem ve babam iş için tatildeydi. Saat gece yarısını çoktan geçmişti... O Sırada izlediğim program acil bir haber ile bölündü. "Evet sayın seyirciler,az önce aldığımız bilgiye göre,seri cinayet zanlısı SARP KUTLAY saat 22.00 sularında...