Bölüm - 4

22 5 1
                                    

(Ockham'ın Usturası)

07.Haziran.2015

Elini uzattı!

- "İsmim Çağan!"

Önce bacağımı onun bacağının altından çektim. Sonra onu biraz iter gibi yaptım. Ona doğru döndüm.

Havada ki elini sıkıca kavradım.

- "Adım Yağmur!"

- "Selam Yağmur! Yağmur kız ismi değil miydi ya?"

- "Olsa ne olur, olmasa ne olur?"

- "Sinirlenme Şampiyon! Muhabbet kurmaya çalışıyorum."

- "Neden muhabbet kurmaya çalışıyorsun, hem ben seni hiç görmedim bu okulda?"

- "Yeni transfer oldum. Yeni taşındık, hatta iki hafta oldu henüz. Apar-topar beni buraya yazdırdılar bizimkiler. Hem sen ne yapıyordun ki burada? Gözlerin falan kapalıydı, yüzünde saçma bir gülümseme vardı! Biraz araştırma yaptım sınıfta, araştırmalarım halen devam ediyor ama seni herkes seviyor. Herkes senle sohbet edermiş, derdini sana açarmış!"

- "Sen kiminle konuştun yada araştırdın bilmiyorum ama kimse bana gelip derdini falan anlatmaz. Sevilip-sevilmediğimi de hiç düşünmemiştim yada daha doğrusu çok umurumda değil."

- "Yağmur! Neden gerginsin? Neden bu kadar rahatsız oldun?"

- "Meditasyonumun ortasına sırt-çantanı fırlattın, üstüme başıma oturdun, seni hiç tanımıyorum, ben herkesle, hemen ve içli dışlı samimi olan birisi değilim."

Omzumdan kolunu da çektirttim ona.

- "Ne kadar gergin bir çocuksun sen ya? İçeride olanlara mı kızdın, onu mu düşünüyordun?"

İşte bazen böyle, siz bir sürü eğitimler alırsınız, bilgilerle donatırsınız kendinizi. Bütün gayeniz bazı şeyleri tam ve zamanında anlayabilmek için donanımlı olabilmek, hazırlıklı olabilmektir. Bunun yanında bazıları vardır, hiçbir eğitim almamışlardır, donanımları yoktur ama şak diye size ne yaptığınızı, ne yaşadığınızı yüzünüze böyle pat diye söyleyiverirler.

Bunun adı tam olarak, "Ockham'ın Usturası" teorisiydi. Temel olarak "her şeyin birbirine eşit olduğu bir ortamda, en basit açıklama doğruya en yatkın olandır" felsefesi üzerinde şekilleniyordu.

14. yüzyıl filozofu Ockham'lı William tarafından ortaya atılmıştı.

Latince "Entia non sunt multiplicanda praeter necessitatem" olarak ifade edilen ilkeye göre zorunlu olmadıkça varlıkları çoğaltmamak gerekirdi.

Bilimsel düşünüşte bu teoremin çok önemli bir yeri de bulunmaktaydı.

Başka bir deyişle şöyle özetlenebilir:

Bir olayı yada fenomeni açıklamak için kullanılacak olan, iki açıklamadan daha basit olanı, yani daha az varsayımda bulunanı her zaman öncelikli olarak tercih edilmelidir.

Söz gelimi dünyanın uzayda ki hareketini açıklamak için, daha önce geliştirilmiş olan genel cisim hareket yasalarını kullanmak bu duruma özgü yepyeni varsayımlar geliştirmeye çalışmaya kıyasla daha makbul bir çözüm olarak görülmektedir.

Bu çocuk Ockham'dı!

- "Evet, içeride olanları düşünüyordum. Sanırım Müdür Yardımcısı ile başım derde girecek! Onun risk hesaplarını yapıyordum."

FIRTINA, Sezon IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin