Bölüm - 7

9 5 0
                                    

( Eski Bir Dost )

14.Haziran.2015

Biz böyle gülerken, Kafeteryaya bir adam girdi. Siyah takım elbiseli genç gösteren ama gözlerinde yaş almış bilgeliği taşıyan bir adamdı. Dikkatimizi çekmemişti. Taa ki yanımıza gelip konuşana kadar;

- Rüzgar Bey, Yağmur Bey!

İkimiz kafalarımızı kaldırdık adama baktık. Rüzgar hemen ayağa fırladı. Adama sarıldı.

Bu Yağız'ın Şoförüydü.

Şaşırdım kaldım. Aynı zamanda da utanmıştım.

Yağız'ın ailesini ziyaret edememiştik ne zamandır.

- Yağız Bey'in babası sizi görmek isterler müsaitseniz... dedi.

Rüzgar bana baktı.

- Şu an daha müsait olamazdık. Hatta uzun zamandır hiç bu kadar müsait olmamıştık. Mükemmel zamanlama!

Kalktım yerinden ben de elini sıktım adamın. Adamı sevmiştim ben eskiden, unutmazdım sevdiğim insanları.

Çağan adama elini uzattı,

- Havuç suyu var mı, havuç suyu dedi...

Üçümüz birden gülmeye başladık. Adam şaşırmıştı. Garson çocuk tezgahın arkasından içinde milk-shakeler olan tepsiyle çıktı.

- Abi yok dedim ya! İsterseniz, ben gideyim şurdan alayım havuç geleyim sıkayım, napayım? dedi.

Fırlama! Bizi neşelendirmek için yapıyordu artık bu belliydi. Hayatımda manasız bir şeye hiç bu kadar gülmemiştim! Hatta durun durun hayatımda hiçbir şeye bu kadar gülmemiştim ben.

Milk-Shakeleri aldık. Rüzgar elini cebine attı!

- Eee bende para yok!

Çağan bana bakmayın beyler, üstüme başıma bakın, darmadağın ve pisim.

Ben de elimi cebime attım, milk-shake leri ödedim.

Garson çocuk yine adamlığını yaptı.

- Abi sorun olmaz paranız yoksa sonra hallederiz.

Sanki dükkanın sahibi.

- Al sen paranı başını belaya sokma.

Şoföre döndüm,

- Eve gidebilir miyiz önce, arkadaşımız okulda bir kaza yaşadı da! Üstünü değiştirmesi lazım.

Adam saatine baktı.

- Sanırım acele edersek sizi yetiştirebilirim... dedi.

Biz çıkarken hepimiz garson çocuğa veda ettik.

- Görüşürüz!

- Abi bir dahaya söz havuç suyu!

Puhahahahahahahahahaa artık o da gülüyordu bizimle.

Çıktık dükkandan üst-baş dağınık, Çağan leş gibi.

Kapının önündeydi Yağız'ın arabası.

Görünce büyük siyah arabayı, durakladık içim burkuldu yine! Sessizce sordum;

- Ben öne oturabilir miyim?

FIRTINA, Sezon IIIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin