Bölüm 7

12.7K 837 12
                                    

Multimedya: Bertan'ın sinirden ortaya çıkan kol damarla mı acaba? :D

İyi okumalar.

****2013*****

"Öyle bir dipte hissediyorum ki kendimi, önüm, arkam, sağım, solum çıkmaz sokak. Sana gelmek için adım dahi atamayacak kadar sıkıştım köşeye. Kalbim hissettiklerinden dolayı hissizleşti, ruhum karanlıkta. Kaybedemem seni de, bu kadar geç bulmuş az yaşamışken. Korkularım seni bile göremeyeceğim kadar dibimdeyken benden ilgi bekleme..."

  Ömür sırtını dayadığı yatak başlığına kafasını koymuş, nereye baktığı belli olmayan şekilde aynı noktaya kilitlenmişti iki saattir. Sertan gideli ne kadar olmuştu bilmiyordu ama, şuan en son istediği şey onu görmekti.

Durup dururken ağlıyor ve sonra yine aynı hissizliğine geri dönüyordu. Hissizliği hissettiklerindendi tabi ki. İçindeki kasırga öyle bir yıkıp geçmişti ki, genç kız düşünemiyordu.

Azıcık sıyrılsa o ruh kapanından belki de mantıklı olanı görebilecekti. Ama kaybetme korkusu bedenini ruhunu var olan olmayan her şeyini esir almıştı. Her hissi, her bakışı ve her nefesi bu korkuyla dolmuş, gözyaşları ve acısıyla da beslemişti.

Annesi ve babası kızlarını bu kadar içe dönük ilk defa görüyorlardı. Hastalığı atlattıkları için huzurlu ve mutlu olan ailesi, kızlarını başka bir çıkmazda gördükçe kahroluyordu. Hem de sebebi olmayan bir şey yüzünden.

Evet onu anlayabiliyorlardı çünkü kendileri daha yakın bir zamana kadar kızlarını kaybetme korkusuyla yaşamışlardı. Bu hissin yakıcılığını bilmiş tatmışlardı ve bu yüzden Ömür'e söyleyecek bir şey bulamıyorlardı.

Sertan birkaç saat önce geleceğim diyerek çıkmış ve dönmemişti. Bir an önce eski günlerine dönmek için dua etmekten başka yapacakları bir şey yoktu yaşlı çiftin.

Ömür iç fırtınasına gömülmüş kaybolurken, Sertan ise yapacaklarının hesabını yapıyordu. Arkadaşını aradığında ona' muhtemelen düşündükçe kendini korumaya almak için tüm hislerini kapatmış ve düşünce yetisini kaybetmiştir. Şokta olan bir insanı hayata döndürmek için uyguladığımız şok tedavisini düşün, öyle bir şey ona diğer hislerini ortaya çıkarma fırsatı tanıyacaktır ve sende bu arada diğer duygularına erişerek onu bu ruh halinden çıkarabilirsin. Ama dikkatli ol daha büyük bir bunalıma da sokabilir kendini, bu kişinin öz güçlülüğüne bağlı olan bir olay.' Demişti.

Bu yüzden her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünüyordu.

**

Dış kapının şiddetle vurulmasıyla uyandı genç kız. Saate baktığında gece yarısı olduğunu gördü, gelen her kimse iyi bir şey için gelmediği belliydi. Ama kendisini düşünceye kapatan genç kız bunun bile farkında değildi ve hızla üzerine kapıda asılı olan hırkasını geçirdi ve dış kapıya yöneldi.

Gelen klinikte çalışan Çağdaş'tı. Ömür onu nefes nefese ve kızarmış gözlerle kapıda görünce dondu kaldı. Ne olmuştu? Gözlerini irice açmış Çağdaş'a bakıyordu. Anne ve babası da hemen yanında yerini aldı ve genç çocuğa bakıyorlardı onlarda. İlk konuşan babası oldu.

"Oğlum ne bu halin, birine bir şey mi oldu?"

Kime ne olabilirdi ki? Anlamıyordu Ömür.

"Sertan..." dedi ve sustu.

Ne demek ti Sertan. Sertan onu mu çağırıyordu da Çağdaş'ı gönderiyordu?

"Sertan abi..." yine sustu. Nefes alamıyor gibi bir hali vardı ama Ömür'ün onun nefes almasını bekleyecek hali yoktu.

ÖMÜR "Tamamlandı"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin